Zeynep Boynudelik

SOĞUK BİR KUZ SOKAĞI!

Adı gibi soğuk Kuz sokağının güneşi, Gülben hanımın kabul günündeyiz.

Begonyalarla dizili ahşap penceresinin ardında, sakız beyazı tüllerinden lavanta kokular sarmış ,gümüşlükle dekor verdiği misafir odasına .Kağıt gibi incecik porselen tabaklarını çıkarıyoruz Leyla’yla. Özellikle gümüşlüğe sakladığı gümüş şekerliğe koyduğu ,küp şekerlere itinayla bakıyoruz. Hammaddesi aynı, tadı aynı olan bu şekerin sadece misafire has olmasının sebebinin ,misafire olan özel ilgiden olduğunu anlıyoruz. Başların tacı, gönüllerin ilacı olan misafiri, yediden yetmişe herkes çok seviyor. Her ayın onsekizini iple çekiyoruz . Leman teyzenin üçünde ,Zahide teyzenin beşinde olan kabul günleri önem arzetmiyor bizim için yani Leyla ve benim için.

Gülben teyzenin duruşundaki asalet, dilindeki zarafet ve davranışındaki nezakete bağımlı olmuşuz sanki.

Ağızdan ağıza dolaşan tüm varsayımlara yakıştırdığı iyi niyete,

‘Öküz altında buzağı arayanlara ‘ verdiği öğütlere

ve tüm suizanların üstüne çektiği hüsnüzan çizgilerine aşığız.

Şimdilerin ‘beş harfli ‘ dediği ergen çağımızda ,hal ve tavırlara da aşık olunabileceğini gösteren o derin insanla tanışmak, onur verici yine bizim için. Şehirli kadınların kaneviçeden seccade, iğne oyasından örtü yaptığı vakitlerde ,o,kurt olup kitap sayfalarının arasına girmeyi, satır aralarına yerleşmeyi tercih ediyor.

Kuz mahallesinden gözetlediği kalenin surlarında yaşıyor sanki o günleri. Kalenin ,ülkemin ikinci büyük kalesi olduğunu ondan öğreniyoruz ve ilk tıp fakültesinin de şehrimde açıldığını yine onun dilinden işitiyoruz.

Kitaplarla olan bağını sorduğumuzda;

Yaşadıklarıyla baş etmenin yolunu ,okumada bulduğunu söylüyor. Önce çok büyük biriyle izdivacını sonrasında kendinden iki yaş küçük biriyle ikinci izdivacını yaptığını anlatıyor. Kendisinin müdahil olmadığı kendi hayatına, çok da değinmek istemiyor .

Dışarıdan gelen kaymakamı ,valisi onun yemekleriyle ağırlanıyor. Rahmetli eşinin tarihe olan düşkünlüğü ona da sirayet ediyor.Lakin şehri için ne vakit bir katkıda bulunmak istese boş çıkıyor.

Hıdırellez günü bir telaş, bir heyecan mahallede. Nohutlu ekmeğin şefi olmuş annem .Güzide ablanın zeytinyağlı dolması. Feri ciciannenin yufka tatlısı. Öyle ün salmış ki memlekette, ikram ettiklerine, dil altından övünmeyi seviyor Feri;

“ Bu yufkayı Dereçay’da yeseniz ,Keşfi meydanından kıyırtısını duyarsınız!..”

Abartı mı abartı lakin kıtır kıtır sesi hakikaten var. Gülben teyzenin mısır böreği de olmazsa olmazlardan.

Bir grup misafir iniyor arabalarından. Bize oldukça uzak Aydın şehrinden gelmişler. Hayranlıkla inceliyorlar surları. Küçük tüpte demlediğimiz çayla ,ikramlarımızı sunuyoruz. Zihinlerine takılan tüm sorulara ,cevabı hazır Gülben teyzenin.

Pers kökenli Pontus krallığı zamanında yapıldığını ve asıl adının Kaberia olduğu Niksar kalesinin ,Roma döneminde eklenen yeni yapılarla günümüze kadar geldiğini anlatıyor. Roma savunma planı gibi ,iç, dış ve orta olmak üzere üç ayrı hat oluşturan sur duvarlarının ,sonradan gelen akınlara karşı güçlendirildiğinden de bahsediyor. İki hamam,iki mescid, medrese ,kilise ve hapishane kalıntılarını da gösteriyor.

Sadece Aydınlılar değil bizim memleketin hanımları da oturdukları kalenin tarihini öğreniyor.

“ Gız anam bunca yıldır geliyi gidiyi bizim şu gafasız bedenimiz de bi kez olsun sormuyok ki ; bu gale kimden galdı kime geçti ,kim bu mapushaneler de eziyet gördü, bu şeherde neler yaşandı?

Ot gibi geldük ot gibi de gidiyok valla!..”

Leman teyze’nin acı gerçeği itiraf edişindeki samimiyete de gülüşüyoruz bir süre.

…… Bugün yine Kaberia’dayım yani Niksar kalesinde. Tam da o gün oturduğumuz yerde.

O günden kalan hatıralarla başbaşayım. Eksilen çok. Öbür tarafın nüfusunda hızla artış var.

“Bilgili insan güneş gibidir girdiği yeri aydınlatır” hadisi şerifiyle Gülben teyzeyi, Mevlana’nın ;

“ Soru da bilgiden doğar ,cevap da “ sözleriyle

Leman teyzeyi yâd ediyorum.

Ve Arasta köprüsünde yufka tatlısı yiyen birinin sesi ,kale surlarına kadar yükselip ,kulaklarıma hoş bir safâ bırakıyor.

Zeynep BOYNUDELİK

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.