2 gün ara ile iki güzel sohbet gerçekleştirdik.
Her hafta Çarşamba ve Cumartesi günleri Facebook sayfamdan ve www.yeşilniksar.com internet sitemizden yapmış olduğumuz canlı yayına devam ediyoruz.
Perşembe günü sürpriz bir canlı yayın konuğumuz vardı, Niksar’ın değerli iş insanlarından Yücel Sezgin abimiz işyerimizi ziyaret etti sohbet sohbeti açtı derken bir de baktıkki canlı yayındayız!
Niksar’ın değerlerini imkanlar ölçüsünde yaşarken onların kısa hayat hikayelerinden kesitler sunmaya çalışıyoruz.
Kıymetli büyüğümüz memleket tabiri ile dükkan komşuuz aile dostumuz değerli büyüğümüz Yücel Sezgin maşallah Allah sağlıklı ömürler versin 1935 doğumlu, yani 88 yaşında, maşallah dik bir şekilde çarşıya çıkıyor arada bir dostlarını ziyaret ediyor.
Bizler günlük hayatımızda çok sayıda insanımızla değerlerimizle sohbet yaparız. Perşembe günü Yücel abimiz işyerimizin önünden geçerken kısa mola verdi, sohbet başladı, sohbet öyle koyu hale geldiki, Yücel abi konuşmasında; “dedem Niksar’dan 1000 koyunu İstanbul’a gönderirdi” deyince bizde ip koptu!!!
Niksar’dan İstanbul’a 1000 koyun gidiyor hem de yayılarak!!!
Yücel abi “dedem İstanbul’a 1000 koyunu satılmak üzere gönderirdi” dediğinde hani halk içinde ifade edilir ya “koptum” denir, şaşkınlık ifadesi ve mutlu olma anıdır!
Sanki duymamışım gibi!,
abi bir Dakka ya, nasıl yani Kurban Bayramı için mi İstanbul’a deden koyun gönderiyordu?” diye sorduğumda;
Yücel abi; “yokya ne Kurban bayramı sene içinde ne zaman şartlar uygun olunca Koyunlar buran yürüyerek çıkarlar, yayıla yayıla İstanbul’a giderdi” deyince, gerçekten şaşkınlık içinde kaldım, bir süre Yücel abiyi dinledim ve dedim ki. Abi kusura bakma seninle hemen canlı yayın yapmak istiyorum, bu fırsat kaçmamalı” dedim ve canlı yayına hemen başladık.
Yücel abiye Allah sağlıklı ömürler versin, 88 yaşına rağmen dinç ve hafızası mükemmel, 1940 yıllardan başlayıp günümüze kadar gelen adete canlı tarih!
Niksar’ın ne kadar büyük ve mükemmel şehir olduğunu bir kez daha perçinlemiş olduk!.
Niksar bırakınız Otobüsü, kamyonun olmadığı zamanlarda, Koyun sürülerini Niksar’da yetiştiren Tüccarlar, yetiştirdikleri hayvanları İstanbul’a satmak için gönderirlermiş, günümüzde Niksar’a başka şerhlerden koyun getirtiliyor, üretim yeterli değil!!!
Mükemmel bir sohbete tanıklık etmenin mutluluğunu yaşıyorum.
Yücel Sezgin abiye şunu dedim; “abi bir gün doğduk bir gün öleceğiz, Allah sana sağlıklı ömürler versin ancak ölmeden önce şu tarihin derinliklerinden biraz anlat ki bilgilerin anıların senle mezara girmesin” dedim.
Bu sözleri kim kaç kişiye söyleyebilir?
Yücel Sezgin; “haklısın Cemalettin seni kırmayacağım” dedi ve başladık canlı yayına.
Çok güzel sohbet gerçekleşti, sohbeti öyle akıcı anlattı ki araya girmekte bile çoğu zaman tereddüt ettim.
Hele birde almak istediği kamyon meselesini anlatınca tamamen kotum ve zevkle kendisin dinledim.
Niksar’ın tarihteki kahramanları arasında rahmetli Fatlılı Ali Çavuş vardı, rahmetli babamın çok samimi ahbabı olan Ali çavuş zaman zaman işyerimizi gazeteyi ziyarete gelirdi, bugünki imkanlar yoktu ama, o tarihlere işini seven, zevkle yapan insanlar vardı, her şeyden önce Milli Eğitim camiasında çok çalışkan ve yetenekli ÖĞRETMENLERİMİZ vardı, Öğretmenlerimiz gazeteye gelir yazı yazarlardı, Ali Çavuş gibi kıymetli insanların anılarını kaleme alır, sayfalarca röportajlar yaparlardı.
Eh, kolay değil tabiki, 58 yıllık mazisi olan bir işyeri bizlere emanet geldi ve bu emaneti bizler imkanlar ölçüsünde yürütmeye gayret ediyoruz.
Yücel Sezgin; Cemalettin Niksar’dan pancar çekmek için kamyon almak üzere Samsuna gittim, Kamyon 130 bin Lira idi, 65 bin TL sini bölge bayisine yatırdım, bana gün verdiler ve kamyonu İstanbul’dan satın alacaktım, gün geldi çattı, arabayı alacağım Holdinge gittim beni oyaladılar, hatta paramı vermek istemediler, bu süreci yaşarken İstanbul’da ilçe Kaymakamı Niksar’lı bir hemşerimizin olduğunu öğrendim, onu ziyarete gittik sıkıntıyı kendisine anlattım, bu sohbet devam ederken Şişli Emniyet Amirinin Niksar’lı olduğunu ifade etti” dedi ve anlattıkça müthiş keyifle dinledim!.
Yücel Sezgin abimi buradan yazarak anlatmak kolay değil, yukarıda ifade ettiğim gibi, onu canlı yayında yaptığımız kayıtların tekrarı var onu dinlemek daha anlamlı olacaktır.
İkinci konuğum Cumartesi günü Memleket Partisi İl başkanı kıymetli kardeşim Dursun Bayram idi.
Memleket Partisi ülke genelinde önemli bir ivme yakalamışken, genel başkanı sayın Muharrem İnceye karşı yapılan çirkin saldırılar sonucu Memleket partisi genel başkanı sayın İnce seçimden çekilmek zorunda kaldı, dolayısıyla Memleket Partisi genel başkanın seçimden çekilmesi partiyi sıkıntıya soktu.
Memleket Partisi İl başkanı Dursun beyle hararetli sohbet yaptık, öyle dertli idiki, 1 saatlik zaman kendisine yetmedi sanki, yaşanan sıkıntıları dile getirdi.
28 Mayıs tarihinde yapılan seçimde Siyasetin ne kadar kirlendiğini gördük, siyaset seçim döneminde kirlenmişti ama, seçimden sonra daha da kirli hale geldi!.
Canlı yayın sohbetimizde Dursun bey 9 ay sonra yapılacak olan Belediye seçimlerine ciddi olarak hazırlandıklarını ifade etti, yaşadıkları haksızlıkları dile getirdi.
Bizler canlı yayında konuklarımızı çoğu zaman serbest bırakıyoruz, Dursun beyde dertlerini anlattı arada bir soru sorduk cevap verdik derken güzel bir sohbete nokta koyduk.
Günün Sözü; Servet ve zenginlik için kendini hiç yorma, Eğer kısmetine fakirlik düşmüşse, asla zengin olamazsın…
YORUMLAR