Cemalettin Bilgin

NİSAN YAĞMURLARI

Nisan ayı bereketli günlerin yaşanmasına esile oluyor.

Uzun yıllardan beri Nisan ayı kendi özelliğini kaybetmiş , Yağmurlar fazla yağmaz, havalar çok değişken geçerdi.

Uzun yıllardan sonra gerçek anlamda Nisan ayını yaşamaya başladık.

Nisan ayı bazen Yağmurlu bazen Güneşin doya doya yaşandığı ay olmaya başladı.

Nisan yağmurları çiftçin yüzünü güldürüyor, çiftçiler; “Nisan ayında yağan yağmurlar Buğdayın güçlü olmasını sağlar, Mayıs ayında yağan yağmur yeterli verimi sağlamıyordu, inşallah bu sene bereketli günler yaşayacağız”, diyerek yaşanan süreçlere olan şükürlerini ifade ediyorlar.

Nisan ayı bol bereketli yağmurlar yağarak geçiyor, arada bir de Güneş doğunca çiftçinin değmeyin keyfine!.

Bu sene inşallah bol ve bereketli meyvelerinde oluşması sağlanacak.

Geçen yıllarda Meyvelerin çiçekli dönemlerine oluşan Dondurucu soğuklar, çiçekli ürünlerin yanmasına neden olmuş, pek çok Ceviz ağacı aşırı dondan etkilenerek ürünlere ciddi kayıplar yaşanmış idi.

Nisan beklenilen anları yaşatıyor, Yağmur-Güneş kardeş gibiler.

Son iki gün gündüzleri hava gayet güzel ancak akşama doğru hava çok sertleşiyor.

Günlerden Pazartesi bugün sabah Yağmurla uyandık, Yağmur sicim gibi yağıyor, bu arada bir hayli soğuk zamanlar yaşıyoruz, tam sobaların sökülme zamanı derken hava birden soğudu.

Halk arasında Koca Karı soğukları ismi alan sayılı günlere mutlaka dikkat etmek gerekir.

Bugüne kadar sayılı soğuklar mutlaka yaşanmıştır, eski hava şartları ile yeni ikm değişiklikleri ne kadar değişken olursa olsun mutlaka eski fırtınalar ve sayılı günler yaşanmaktadır.

Döl Dökümü , Kuzu Ayı, Yazbaşı (Mart) günlerinde yaşanır bu ayda Koyunlar kuzulamaya başlar, Nisan Mayıs ayına kadar Koyunlar kuzulamaya devam ederler.

Yağmur Ayı, Yağar Ay (Nisan) bu sene tam olarak özlenen Nisan ayını yaşatıyor.

Çiçek Ayı, Tut (dut) Ayı (Mayıs) bakalım Mayıs ayında neler yaşanacak? Dut ağaçları yapraklarını açmaya başladı.

Yayla Ayı, Kiraz Ayı (Haziran) Haziran ayında Kraz ağaçları meyvelerin vermeye başlar, Eylül ekim ayına kadar bölgelerdeki açlar eyve vermeye devam eder.

Çaylakların gelmesi: 29 Mart aynın başlarında bölgemize daha çok Leylekler gelir, tabiki göremediğimiz çok sayıda kanatlı hayvanlarında geldiğini görüyoruz.
Kırlangıç Fırtınası: 8 Nisan da sayılı fırtınalar kaçınılmaz oluyor, dikkat etmek gerekir. Nisan Abril- Döl ayı olarak ifade edilir.

Şafak Korosu: 4 Mayıs
Mevsimsiz soğuklar 14 Mayıs

Abril beşi (miladi 18 Nisan) çıkmadan yaz gelmez. Bundan sonraki günler yaz günü sayılır. Mayısın yedisi kışın son soğuğudur. Miladi takvimde Mayısın 20’si yazın başlangıcıdır. Bu kabulü “Ver Hıdrellez’i veriyim yazı” sözü de destekler mahiyettedir. Gün döndü yaz, gün döndü kış.

Eski takvim hesabına göre gündönümü Haziranın 12’sinde (25 Haziran) olmaktadır. “Günün dönümü, otun biçimi” denilerek biçim zamanının yani yazın geldiği vurgulanır.

Eski hesapla yeni hesap arasında 13 gün fark olduğu söylenir halkımız bu tarihlere dikkat ederler.

Yeni hesaba göre bugün Nisan ayının 24 ü ama, eski hesaba göre 11 Nisan oluyor.

Gel gelelim bu bilgilerle oluşan takvimde yer alan sayılı soğuk ve fırtınalara.

Eskiler hesap etmişler saymışlar günleri, Cemrenin düşüşünden bilmişler, baharın çetin mi sıcak mı geleceğini. Ona göre ekip, ona göre biçmişler.

Mayısın ortasında bu soğuklarda nereden çıktı diye şaşırmamak için bilip hesap etmeli evvelden ve eskilere kulak vermeli…

Mayıs Yedisi: Mayıs yedisi il genelinde baharın gelişini ve bir canlanmayı ifade etmektedir.

Bugün içerisinde herhangi bir kutlama olmamasına rağmen, senenin iyi geçmesini, kötülüklerden korunmayı sağlamak üzere birtakım uygulamaların yapıldığı görülmektedir.

Yörede Mayıs yedisinde bir cadının gezdiğine, çocukları ve küçük hayvanları yediğine dair eski bir inanışın izleri görülmektedir. Bu durum ise yöresel tabirle “erüşük” olarak adlandırılmaktadır. Bundan korunmak için pencerelere, kapıların başına ve tarlalara kuşburnu dikeni asılarak korunmaya çalışılır. Kuşburnu çubuklarının da aynı günde evlere bolluk ve bereket, insanlara sağlık vermesi için kullanıldığı görülmektedir.

Bu sözler her ne kadar dikkate değer görülmesede yaşanan tecrübeler sayılı mevsimler mutlaka kendisini göstermektedir.

Nisan ayındaki Bayram zamanlarında genelde havalar yağışlı geçer.

23 Nisan günü metroloji Niksar yağışlı tahmininde bulunmuş olsada az süreli zamanda Yağmur çiseledi ama kayda değer bir Yağmur yağmadığı için öğrencilerin 23 Nisan Bayram kutlaması çok güzel geçti.

Öğrencilerin uzun zandan beri çalıştıkları oyunlar, sergilemek için verdikler emekler hava şartları uygun olunca herkes mutlu oldu.

23Nisan bayram hazırlıklarını yapan öğretmenler ve hazırlık içinde olan öğrenci velileri; inşallah 23 Nisan günü Yağmur yağmaz, bir sürü emek boşa gitmez” diyerek karmaşık duygular yaşarken cenabı Allah güzel bir günü çocuklara armağan etmiş oldu, hem çocuklar güzel bir Bayram yaşadılar ve yaşattılar, öğretmenler verdikleri emeklerin meyvelerini görmekten mutlu oldular, öğrenci velileri de çocuklarına yaptıkları kıyafet masraflarının  yorgunluklarını çocuklarının bir birinden güzel oyunları sergileyerek yorgunluklarını üzerlerinden atmış oldu.

Ata sözlerimiz çok güzel ve anlamlıdır.

Her söylenen Ata sözünün hayat bulduğunu görmek, söylenen sözlerin ne kadar kıymetli ve dikkat edilmesini gerektiriyor!

Mesela; “SAKLA SAMANI GELİR ZAMANI” sözleri bile ne kadar kıymetli olduğunu yaşıyoruz.

En kıymetsiz ürün gibi gözüken Samanın saklanması ve yeri geldiğinde ne kadar kıymetli olduğunu yaşarken görüyoruz!!!

Günün Sözü; “Her Allah’ın günü iki melek iner. Bunlardan biri ‘Allah’ım! Malını verene yenisini ver’ diye duâ eder. Diğeri de ‘Allah’ım! Cim­rilik edenin malını yok et!’ diye bedduâ eder.”

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.