Halktan kopuk olan siyasetçiler asla iktidar olamazlar.
Demokrasilerde İktidar olmak halkın oyları ile mümkündür, halktan kopuk olanlar, halkın oyları ile iktidara gelemeyince, iktidara gelmek için her yolu deniyorlar, en çirkin hareket olarak DARBELERE teşebbüs ederek iktidara gelmek içinde denemeler yapıyorlar.
İnsanların zamanla parti değiştirmesi olabiliyor.
Partilerin kurucuları arasında yer alan kadrolardaki kişilerin yer değiştirmesi halk nazarında pek uygun görülmese de, şartlar gereği parti değiştiren Milletvekilleri ve siyasetçiler oluyor, bunların çok az sayıda olanı halkın desteğini alıyor.
2023 seçimlerine giderken gündem çok yoğun olacaktır, partiler kapanacak, birleşecek, hatta kalabalık gruplar halinde bir partiden bir başka partiye geçişleri görebileceğiz.
Ülkemizin yoğun gündemi içinde bir Milletvekilinin bağımsız iken AK Partiye geçmesi gündemin nerede ise ilk sırasında yerini aldı.
CHP eski Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin AK Partiye geçmesi neden çok gürültü çıkarttı?
Milletvekili Mehmet Ali Çelebi normal bir Milletvekili iken bu kadar ses çıkartıldı ise, bundan sonraki geçişler olursa sanırım “Türkiye”de kıyamet koptu” denecektir.
İşin ilginç tarafını söyleyeyim mi?
AK Partide, Bakanlık ve Başbakanlık yapan sayın Ahmet Davutoğlu, parti kurdu, 6 lı masada yer aldı ülke gündeminde bu kadar yer alamadı!..
Yani CHP genel başkanı sayın Kılıçdaroğlu’nun kurduğu 6+1 lik yuvarlak masada yer alan Davutoğlu, Babacan parti kurdular, 6 lı masada yer aldılar bu kadar gündem olamazken, neden Milletvekili Mehmet Ali Çelebi bu kadar gündem oldu?
6+1 masa 2023 seçimlerini kazanamayacağını anladıkları için AK Partiye gelen her oyun kendileri için tehlikeli olduğunu düşünüyor olmalılar ki, sayın Çelebinin CHP den ayrılıp AK Partiye geçmeleri 6 lı yuvarlak masa için tehlike çanlarının çaldığının bir göstergesidir.
Yazımın başlığında “HALKTAN KOPUK OLANLAR” diyerek başladık.
Ana muhalefet partisi halktan kopuk olmasa, günümüzde yaşadığımız ekonomik sıkıntıların neticesinde mutlaka partine oy kazandırmış olur!.
Dünyada var olan ciddi ekonomik sıkıntılar karşısında ve bölgemizde var olan savaş ve kaos ortamları varken, CHP genel başkanı kemal Kılıçdaroğlu’nun ABD ye giderek orada yaptığı konuşmalarda kendi ülkesini suçlaması ve daha vahimi, “Rusya-Ukrayna savaşında, Ukrayna’nın yanında yer almalıyız” sözleri çok manidardır!!!
Rusya’nın Ukrayna topraklarına girmesi tabiki hatadır ama, Rusya’yı bu duruma sokak Ukrayna Devlet başkanı Zelenski’dir.
Dünyada iki süper güçten birisi olan Rusya, kendi toprakları yanına NATO ülkesinin gelmesini ister mi?
NATO, Rusya’ya karşı askeri bir güçtür.
Dünyada devletleri kendi kontrollerine almak isteyen Rusya ve ABD, kendilerince askeri güç oluşturmuşlar, her ülkeyi kendi egemenlikleri altına alarak sömürmeye çalışıyorlar.
CHP genel başkanının ABD ziyareti zaten bir muamma!, her ülkeye de gidebilir tabi ki ama, günümüzde yaşanan olaylar karşısında Türkiye’yi yönetmeye talip olan Ana Muhalefet partisinin ABD ye giderek oradan, Kılıçdaroğlu Amerika’da; “Rusya-Ukrayna savaşında, Ukrayna’nın yanında yer almalıyız” demesi daha iktidarı görmeden ABD nin kontrolüne girdiğini gösteriyor.
Bugünkü iktidar ABD nin yanında yer alsa, buna pek şaşırmayız, çünkü ülkemiz bir NATO ülkesi aynı zamanda ABD “stratejik ortak”, çok sayıda ortaklıklar bulunmaktadır, ama Cumhurbaşkanımız sayın Erdoğan milletimiz faydasına olan çalışmaları yaparak, Rusya’nın haklı olduğu yerde Rusya’yı destekliyor, ABD nin doğru kararlarında onlarla iş birliği yapıyor!.
Hani diyoruz ya; DÜNYA LİDERİ RECEP TAYYİP ERDOĞAN” diye, bu sözleri iş olsun diye söylenmedi, gerçekten Dünya Lideri bir devlet adamına sahibiz.
İki küçük fark kimin Türk Milleti için çalıştığını göstermesi bakından bir örnek.
Bölgemizde Rusya-Ukrayna savaşı varken, Cumhurbaşkanımız dünyada Gıda Krizi olmaması için Rusya ve Ukrayna devlet adamlarını bir araya getiriyor, Gıda Krizinin yaşanmamasına gayret ediyor ve yine Rusya ve Ukrayna devletlerinin ellerinde esir olan askerlerin kendi ülkelerine verilmesi için arabuluculuk yapıyor sıkıntıyı çözüyor ve son olarak Kazakistan’da Asya’da İş Birliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı 6. Zirvesinde yaptığı konuşmayı görünce gerçek anlamda bir devlet başkanı olduğunu anlamayan olmamalıdır.
Peki CHP genel başkanı ABD de yaptığı toplantıda ne diyor; ABD nin egemenliğine girerek ““Rusya-Ukrayna savaşında, Ukrayna’nın yanında yer almalıyız” diyor.
ABD nin kontrolüne giren Almanya ve AB ülkeleri yaklaşan Kış aylarında yakıt sıkıntısı çekmeye başladı, ABD nin haksızlığına karşı suskun kalan AB ülkeleri, kendi halkının mağdur olmasına göz yumuyor.
Türk milletinin faydasını isteyen bir siyasi lider kesinlikle bugün ABD nin yanında yer almaz, ona tabi olan sözler sarf etmesi Türk milleti için endişe verici bir durumdur.
Kendisini Sosyal Demokrat olarak görev ve halka anlatan bir siyasetçi, Rusya-Ukrayna savaşında “Rusya-Ukrayna savaşında, Ukrayna’nın yanında yer almalıyız” diyorsa bunun yakasını bırakmak gerekir, ne işi varsa görsün!!!
Yeni bir ilginç çıkış daha kendisine; “Hazreti Ali Kimdir?” sorusu üzerine Kılıçdaoğlu; “Hazreti Ali önemli bir İslam Düşürüdür, kitapları vardır, nasıl onun İslam düşünürü olduğunu düşünmezsiniz, açın kitaplarını açıp okuyun” diyor, yani “kitapları vardır açıp okuyun” diyecek kadar cahil bir CHP genel başkanı Kemal Klıçdaroğlu Türk milletine verebileceği hiçbir şey yoktur, Türkiye Cumhuriyetini de yönetemez, Allah korusun ABD nin bir eyaleti olarak ülkemizin yok olması sağlar!…
O zaman bizler Hazreti Ali efendimizle ilgili küçük bir not düşelim; Hz. Ali dört halife dönemindeki halifelerden bir tanesidir. Hayatı sıklıkla merak edilmekte ve araştırılmaktadır. İlk Müslümanlardan biri olması, yaşayış şekli, ibadetleri ile örnek alınan Müslümanlardan biridir.
Hz. Muhammed’e (SAV) ilk emirler geldiği zaman kendisine ilk iman eden kişi Hz. Ali olmuştur. 10 yaşında İslam ile tanışmış ve Müslüman olmayı kabul etmiştir. İslam’ın yayılması konusunda her zaman Peygamber Efendimizin yanında olmuş ve her zaman onunla birlikte savaşlara katılarak Peygamber Efendimizi korumuştur.
Hicri takvimin ikinci yılında Peygamber Efendimizin kızı olan Hz. Fatma ile evlendirildi. Mutlu bir evliliği olmuştur. Evliliğinden 5 tane çocuğu olmuştur. Bu çocukların isimleri ise Hz. Hasan, Hz. Hüseyin, Muhassin, Ümmü Gülsüm ve Zeynep’tir. Hz. Ali Kur’an ile sünnetleri en iyi bilen Müslümanlardan biriydi.
601 yılında Hz. Ali’nin Mekke’de dünyaya geldiği rivayet edilmektedir. Asıl adı Ali bin Ebu Talip olarak bilinir. Bunun yanında Peygamber efendimizin de damadı olduğu bilinmektedir. Hz. Ali, Peygamber Efendimize ilk inanan ve iman eden ilk Müslümanlardan bir tanesidir.
Hz. Ali’nin (r.a) doğumunun Kabe içinde olduğu da söylenmektedir. İyi huyu ve ahlakı sebebi ile kendisine pek çok güzel lakap verilmiştir. Bunlardan en çok kullanılanları ise Şah-ı Velayet ile Sultanu-l Evliya olmuştur. Bunun yanında Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’i (SAV) kerramallah-u Veche olarak kardeşi olduğunu söylemiştir. Hz. Ali (r.a), Peygamber Efendimizin (SAV) amcası olan Ebu Talib’in oğludur. Bu vesile ile Hz. Muhammed’in dedesi Hz. Ali’nin de dedesidir. Hz. Ali (r.a) kufe mescidinde saldırıya uğramış ve 661 yılında şehit düşmüştür.
Diyerek nokta koyalım ve daha fazla Kılıçdaroğlu ile ilgili düşünceleri yazmayalım, bırakınız yakasını istediği gibi yaşamaya devam etsin!.
Müslüman Türk milletini yönetmeye talip bir siyasi parti başkanı Hazreti Ali efendimizi bilmiyorsa, tanımıyorsa, bizlerde onu tanımayacağız!!
Günün Sözü; En acı yalnızlık anlamayanlar arasında olmaktır.
YORUMLAR