Söze; “eskiden böyle idi” diyerek başlamak gerekirse.
Gıda ürünlerinde kontrol edilemeyen fiyatlar!
Gıda fiyatlarında neden kontrol edilemiyor?.
Pazarda sabah 7.5 TL. olan ürün, akşama doğru 2.5 TL ye düşmesi akıl karı değildir.
Etrafımızda insanlarla konuşurken, özellikle “sebze ve meyvelerde fiyatlar kontrol altında olurdu, Toptan sebze haline giren faturalı ürünlerin alış fiatı belli, manavlara satılırken satış fiyatları belli oranda olurdu, alış satış fiatı belli olunca yüksek fiyat artışları söz konusu olamazdı, dünden bugüne ne değişti?” diyerek sözler başlıyor.
Gerçekleri yazmak gerekir, ama ne kadar gerçekleri yazarak, gerçeklerin hayat bulmasını sağlayabiliriz!.
Günler; lay loy lom larla geçmeye başladı.
Altta kalanın canı çıksın, düşüncesinden hareket edilerek günlük hayat devam ediyor.
Kontrolsüz güç, Güç değildir.
Dünyada hiçbir şey kontrolsüz hayat bulamaz.
Kontrolsüz olan her çalışma, ilerleyen zamanda dengesizliklerin ortaya çıkmasına neden olur ki, sonrasında alınacak tedbirlerin pekte faydası olmaz, olsa da çok canların yanmasına neden olur.
Konuşanlar çok,
Süslü sözleri sarf edenler çok,
Toz Pembe hayallerle hayatın geçmesi isteyenlerde bir hayli fazla, ama hayatın gerçekleri onu göstermiyor.
Günümüzde; vur, kaç taktiği uygulanıyor.
Vuracaksın, kaçacaksın,
Sonrada ortada gözükmeyeceksin!.
Ülke genelindeki Zincir marketler, “devlet içinde devlet var” sözlerinin yansımasını sağlıyor.
Zincir marketler, halka hizmet için kurulmuş olabilir ama, artık Hükümetleri yıkmak için, Hükümetleri dizayn etmek için varlıkların sürdürüyorlar gibi!!!
Zincir marketlerin varlık nedeni tabiki para kazanmaktır ama, bunlar normal para kazanmanın ötesinde hedeflerinin olduğunu düşünüyoruz!.
Eskiden; belediyelerin belediyeler her konuda fiyat artışlarının önüne geçerdi.
Emlak değerlerine varıncaya kadar her alanda fiyat artışlarının önüne geçer, halkın sağlıklı ürünler almasını sağlarken emlak değerlerinde bile önemli rol oynardı!.
Dün ile bugünün, yani on yıl önce ile, on yıl sonra ne değiştir?
Bazen birileri şunu söylerdi.
Şu sözler ilginç; “Cumhur İttifakını dışarıdan hiç kimse yıkamaz ama, içerden yıkılması için yapılan çalışmalar hayat buluyor” derlerdi!!!!
Toplum olarak yanlışları başkalarına yıkmayı alışkanlık haline getirdik!.
Baklasının yaptığı güzel işleri, kendimiz yapmışız gibi, algı yaratıyor ve sahipleniyoruz, bizlerin yaptığı hatalar ortaya çıkınca da bu yanlışları, “başkası yaptı” diyerek işin içinden sıyrılıyoruz!
Yaşandığımız günlerde sıkıntılar var ise, bu sıkıntıların oradan kalkması için her insan, her yetkili, her kurum sorumlu değimlidir? yanlışlığın ortadan kalkması için her şeyden önce insanı sorumluluğumuz vardır!.
Yolda giderken, yola düşen ODUNU almayıp, yoldan geçen her insan; “banane, benden sonraki alsın” derseniz, o alınmayan Odun, sizden sonra sizin sevdiğiniz insana zarar vereceğini asla unutmamak gerekir!.
Ortada bir oyun oynanıyor.
Oynanan oyun kimin işine yarayacak?, kim ne için oyunu kurgulayıp sahneye attı bunu bilmiyoruz!.
Ortaya konan tehlikeli oyunun kim veya kimler tarafından ortaya konduğunu devletin mekanizmaları ortaya çıkartacaktır mutlaka ama, ortaya konan oyun bozulması için de her insan, insani ölçüler içinde sorumluluğunu yerine getirmelidir.
Fiyat artışlarının önüne geçilmemesi söz konusu değildir!, amma lakin geçilmemek için mücadele edenlerin galip olduğunu görüyoruz!!!
Buğdayın hasat döneminde üreticiden Buğdaylar 7.45 TL den alındı, bugün Buğdayın satışı 5-6 TL den devam ediyor!.
7.45 e alınan Buğdayların karşılığı olan ürünler zamanında yüksele bildiği kadar yükseldi, peki Sonbahar ve Kış aylarına girerken Bakliyat ürünlerindeki artışın nedeni nedir?
Süt ürünlerini anlamak zaten mümkün değildir.
Tüm Gıda ürünlerindeki artışlara bakıldığında, en tehlikeli süreçleri yaratanların Zincir marketlerin kontrolünde olduğunu görüyoruz.
Kontrolsüz Güç, Güç değildir, mutlak kontrol altında olmalı ve herkes üzerine düşeni yapmalıdır.
Zincir marketlerin mahalle baklalı gibi her tarafa açılması zaten hatalı idi, bu hataların zincirleme devam etmesi, Ticaret Bakanlığının bu Market Zincirleri konusunda yeterli duyarlılığı göstermediğini düşünüyoruz.
Bizler halk olarak şuna inandık; Cumhurbaşkanlığı seçim sistemi ülke genelinde oluşacak olan her sıkıntılı sürece kısa zamanda müdahale edecektir” düşüncesi hakim idi, bizlerde bu düşünceyi savunduk, amma lakin görüyoruz ki; “Cumhurbaşkanlığı seçim sisteminin darbe yemesi için, içeride oynana oyunlar var, oyuncular oynadıkları oyunu ortaya koyuyor ama kendilerini çok gizleyebiliyorlar!.
Dünyada çözümsüz hiçbir sıkıntı söz konusu değildir.
Ölümün dışında her şeye çare varken, yaşadığımız hayat pahalılığına çözüm bulunmaması bizleri şaşırtıyor.
Çözüm Asgari ücrete veya maaşlara yıllık artış dışında yıl içinde zam yapmak değildir.
Çözüm; normal kar oranları dışında, yüksek karları etiketlere yansıtanların tepesine binerek, Devletin gücünü halk adına ortaya koymaktır.
Günümüze her sıkıntılı sürecin atlatılması için, geçmişte böyleydi, diyerek, gün doldurmak değil, çözüm üretmek halkın en büyük beklentisidir.
Günün Sözü; Günün Sözü: YILAN’a Bal yedirmişler yine Zehir Kusmuş!. Devletimiz ne kadar çok verirse versin, Hain yine haindir. Nankörlük diz boyu!.
YORUMLAR