Cemalettin Bilgin

ALGI YARATARAK!

Seçimler yaklaştı algı yaratanlar çoğaldı!.

Birileri algı yaratarak iftiralar atarak seçim kazanmak istiyor!

Birileri de seçildiği illerde hizmet yapmak yerine sanki Ankara ve İstanbul’da halkı memnun eden hizmetler yapmış gibi, ülke yönetimine talip olduklarını ortaya koymaya çalışıyorlar!.

Seçimler yaklaştıkça bazı insanlar macera arıyorlar!

Bazı insanlar; “efendim bu hükümet 20 yıldır başımızda artık değişmelidir!” diyerek kendisini kandırıyor ve etrafındaki insanları kandırmaya çalışıyor!

Peki; “neden hükümetin değişmesini istiyorsun?” dediğimizde. Efendim yeter artık 20 yıldır iş başında birazda başkaları yönetsin” diyorlar.

Bizler  seçimlerde neden oy veriyoruz?

Bizleri sağlıklı, mutlu, huzurlu bir şehirde yaşamamızı sağlamaları için!.

İnsanlar nankör olunca, geçmişte yaşadıkları sıkıntıları unutuyor, bugün elindeki imkanlara şükür edeceğine, karşı taraftaki insanın kaşına, gözüne bahane bularak “değişsin” diyor!.

Bu ülkede çok fabrika varmış, var olan fabrikalar kapanmış işsizlik bu nedenle çoğalmış!!!

O zaman şunu soralım.

Bu ülkede çok fabrika vardı da neden ülkemiz insanları 1960 lı yıllardan itibaren 1970-80-90 lı yıllarda hem yurt dışına gitti?

Öyleye mademki bu ülkede binlerce fabrika vardı neden insanlarımız 1960 lı yılardan itibaren yurt dışına çalışmak için binlerce insanımız gitti!

Yıl 1960 Türkiye’nin Nüfusu 27.754.820 bin

Yıl 1965 Türkiye’nin Nüfusu 31.391.421 bin

Yıl 1970 Türkiye’nin Nüfusu 35.605.156 bin

Ülkemiz nüfusu 27 milyon iken ve çok fabrikaların olduğu söylenirken yurt dışına çalışmak ve geçinmek için binlerce insanımız giriyor.

1960 lı yıllarda başlayan yurt dışında çalışmak üzere resmi kayıtlara göre gidenler ve resmi kayıtlar dışında gidenlerin sayısını tam olarak bilmek zor ama, 1961-1973 yılları arası dönem yurtdışına göçün en yoğun olduğu dönemdir. Bu dönemde yaklaşık 780.000 bin insanımız yurt  dışına resmi kayıtlı olarak gitmiştir.

Ülkemizin nüfusu 27 milyon iken binlerce insanımız yurt dışına çalışmak için gidiyor, yurt dışına çalışmak için gidenlerin sayısı ciddi rakamlarda, bu göç 2000 li yıllara kadar devam ediyor, özellikle 2002 yılından sonra yurt dışına giden insan sayısında ciddi bir düşme meydana geliyor!.

Yıl 2023 Türkiye’nin Nüfusu 85.279.553 bin  yurt dışına çalışmak üzere giden insan sayısı çok net değil, ama rakamların çok az olduğunu, çalışmak, çoluk çocuğunu geçindirmek, iş bulamadığı için yurt dışına gidenlerden çok ülkemize çalışmak üzere gelenlerin sayısının çoğunluğunu görüyoruz.

İnsan özel bir varlık, bugün burada, yarın bir başka yerde olmayı seviyor.

Yukarıdaki düşüncelerimizi neden yazdık?

Sanki 1960 lı yıllarda ülkemizde çalışma imkanları çok olan fabrikalar varmış, var olan fabrikalar 2002 yılından sonra satılmış, insanlar çalışma imkanı bulamıyor, işsiz sayısı çokmuş gibi algı yaratılıyor!.

Ülkemiz nüfusu 27 milyon iken on binlerce insan yurt dışına gitmiş, yıl 2023 nüfus 85 milyon insanlarımız yurt dışına eğitimlerini geliştirmek için, yeni teknolojileri öğrenmek için az sayıda insan gitmiş, iş bulamayıp çalışmak için gidenlerin sayısı çok düşük!.

Ülkemiz 1960 lı yılları kıyaslanamayacak kadar iler hamleler yapan, ciddi işletmeleri olan, devlet yerine özel sektörün iş imkanlarının olduğu bir ülkede yaşıyoruz.

Geçmiş yıllarda teknoloji imkanları için yurt dışına giden insanlarımız yerine bugün ülkemizde var olan teknolojiyi öğrenmek için yurt dışından insanlar ülkemize geliyor.

Seçimlerin algısından bahsedecekken, ülkemizde var olan farklı gerçekleri yazmaya çalıştık!.

Ülkemizde algı yaratarak halkımızın kafasını karıştırmak isteyenlerin varlığını göstermek istedik.

Seçimler yaklaştıkça öyle algılar yaratılmaya başlandı ki insan olarak şaşmamak mümkün değil.

Aslında algı yaratanlara çok sert ifadeler kullanmak isterim ama, her siyasi partide eş dost tanıdık olunca onların kırılmasına gönlümüz razı gelmiyor, ama gerçekleri de yazmakla yükümlüyüz.

Seçimler öyle hale geldi ki, Ülkemizin varlık ve yoklukla imtihanı haline gelmeye başladı.

Bazı arkadaşlar gibi; “yeter artık hükümet değişsin” demek için milletimizin varlık ve yokluk meselesini düşünmek zorundayız.

Bir seçimde mesele mevcut hükümetin gitmesi değil, yeni seçilmek istenen hükümetin kimlerden oluştuğu ve ülkemizde var olan değerlerin devamımı, yoksa var olan değerlerin yok olmasına çalışmak isteyen bir hükümet mi gelmeli?

Bizler seçmen olarak neyin doğru, neyin yanlış olduğunu iyi anlamamız gerekecek.

Bugün en büyük sorumluluk biz seçmenlere düşüyor.

Siyasetçilerin nasıl bir algı yaratarak bizlerden oy aldığı değil. Bizlerin vereceği oylarla ülkemizin ve milletimizin huzur ve mutluluğunun devamı için oy vermek zorundayız.

Bizler, Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçilmek için Ankara ve İstanbul belediye başkanları ile seçim pozu vermesi yerine, bu ülkenin dertlerine çözüm üretecek bir ekip ile poz vermesini isterdim.

Ankara ve İstanbul halkına hizmet için seçilen iki belediye başkanı sanki, iki önemli şehrin dertlerine çözüm bulmuş!, işlerini tıkır tıkır götürürken, boş zamanlarını Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı sayın Kılıçdaroğlu  destek veriyormuş! Gibi algıların yaratılmasına karşıyız.

İşin özü şudur, sayın Kılıçdarolu’nun iki tarafında resim görüntüsü veren iki belediye başkanı Kılıdaroğlu’na fayda değil zarar vermektedir!

Kim olursa olsun, algı yaratarak halktan oy alacağını düşünenler, ancak cahil olan insanları kandırarak oy alabilirler!.

Günün Sözü; Şu kişilere güvenme.

Yalancı; O Uzağı yakın, yakını uzak gösterir.

Aptal; Faydalı olayım derken zarar verir.

Korkak; O zorluk da seni tek bırakır.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.