Cemalettin Bilgin

Saksıda Domates-Marul!.

HAYAT PAHALILIĞI ÜST SEVİYEYE ÇIKINCA İNSANLAR YENİ ARAYIŞLAR İÇİNE GİDİYOR.

Pazartesi günü Pazar bölgesini gezme imkanız oldu, pazarda Marul 15 TL den satışa sunulması tezgahların tamamında anlaşmışlar gibi  “Marul kaç TL” dediğimizde hep birlikte “15 TL diyerek pazarlık dahi yapılmaması gelinen son noktayı göstermektedir.

Bu Marul olayına fazlamı takıldım?, bilmiyorum amma, gerçekten bu rezalete bir son vermek gerekir.

Marul safralarımızı zenginleştiren ve insanların yeşil ürüne ihtiyacını kısmen gideren bir gıda ürünüdür.

İnsanların nefis mücadelesini silah olarak kullanan Marul üreticileri, yaşadığımız mübarek Ramazan ayını art niyetli kullanarak insanların nefislerini kullanarak yüksek fiyatlarla ürün satmaya devam ediyorlar!.

Hayatımız boyunca son günlerde yaşanan fiyat artışları ile hiç karşılaşmadık!.

Neden gerekli tedbirler alınmıyor?.

Hükümet bir taraftan Gıda ve Temizlik ürünlerinde KDV indirimleri yaparken, marketler inadına fiyatlarda artış yapmaları.

Hükümet Götürü vergi olarak adlandırılan ve Pazar esnaflarını yakından ilgilendiren ticareti kolaylaştırıp, belge tutmayı kaldırırken, bu ticareti içinde olan bazı insanlar , kendilerine sunulan imkanları ve serbestliği kötüye kullanarak sanki sattıkları bir üründe satışta sınır yokmuş gibi 1 TL lik ürünü 15-20-25 TL den satış yapmakta ısrar etmesi çok düşündürücüdür!.

Şartlar ne olursa olsun asla ve asla Marul 15 TL olmamalıdır.

Her pazartesi ve Cumartesi günü sosyal medya platformundan yaptığımız canlı yayınlarda da dile getirmiştim, Marul fiyatlarının bu şekilde yüksek fiyatlara ulaşması asla iyi niyetli olamaz, bunun bir yaptırımı ve bir bedeli olmalıdır.

Üretmek insanlık için çok kıymetlidir.

Her zaman ifade ediyorum, kontrol mekanizması devreden çıkınca hayat çekilmez hale geliyor.

Ülke olarak, insanlar olarak ÜRETMEK mecburiyetindeyiz, ÜRETMEYEN MİLLETLER BAŞKA ÜLKELERİN BOYUNDURUKLARINA MAHKUMDUR!.

SAKSIDA Domates, Biber ve Salatalık üretmek gündeme geldi.

Bizlerin örnek çiftçi olarak gördüğü Medet Doğan ve sevgili eşi Nur Doğan yoğun çalışmaları içinde yeni bir çalışmaya daha katkı yaparak halkın üretim konusunda daha bilinçli olmaları için güzel bir çalışma başlattılar.

Saksıda Domates, Biber, Salatalık fidelerini belli bir seviyeye getirdikten sonra Pazar yerinde satışa sunan Doğan ailesi bizleri de unutmamış, Domates, Biber ve Salatalık (Hıyar) fidelerini saksıda getiren Nur Doğan hanımefendiye teşekkür ediyorum.

Üretmek mecburiyetindeyiz, üretmek zorundayız sözlerinin hayat bulduğu az sayıda insanla yola devam etmekte önemli.

Nur  Doğan hanımın şu sözleri kıymetlidir; bizler az sayıda saksıda fide yaparak halkımıza bir öncülük yapmak istedik, bağı, bahçesi olmayan her insan evinin balkonunda, işyerinin önünde saksılardaki sebzelere bakarak az sayıda da olsa üretim yapar ve daha da önemlisi evindeki, çocuklarına örnek olur ve çocukların üretim konusunda daha bilinçli olmalarını sağlarlar, tabiki dalından kopartılan her ürün insanların mutlu olmasını, günlük yorgunluklarını atmasına sebep olur, inşallah bu düşüncemiz büyüyerek hayat bulur” dedi.

Üretmek mecburiyetindeyiz, düşüncesinden hareketle, bizlerde evimizin önünde bulunan bahçeye ilk olarak Marul fidesi dikimini yaptık, inşallah devamında Domates, Biber, Salatalık (Hıyar), Maydonoz, Tere, Roka ekerek kısmen de olsa sofraların yeşillik gıdasına  destek vereceğiz.

Üretmek ve bu üretimi alışkanlık yapmak çok kıymetlidir.

Üretilen alanlarının daralması BETON yığını haline gelmesi,  kaybedilen Toprakların yerine yenisinin gelmesi mümkün olmayınca, kaybolan Suyun alternatifi bulunmayınca mutlaka tedbirli olmak zorundayız.

Geri dönüşüm kuralları sağlıklı uygulansa, Doğa kirlenmese, Topraklar katledilmese, Sular zehirlenmese, geleceğimiz aydınlık olacaktır, lakin her geçen gün kaybedilen Toprak ve zehirlenen Suların bedelini, bugün Marul ürününü 15 TL den alınca şaşmamak gerekir.

Dün;  Toprakların kaybedilmemesi için mücadele yapanlar, başkaları tarafından itilip kakılınca, bugün Domates 20-25-35 TL, Biber 40-50-60 TL olunca şaşmamak gerekir.

Dün; atalarımızın bizlere emanet ettiği Harkları, dereleri tahrip etmemek için mücadele eden insanlar başarılı olmuş olsa idik, bugün içme suyu sıkıntısı yaşamayacak idik!.

Bizlere emanet edilen değerlerimize sahip çıkmadığımız müddetçe daha çok sıkıntılar yaşamaya devam edeceğiz!.

En verimli araziler beton yığını haline gelirken, bir gün elindeki paranın hiçbir işe yaramayacağını görecektir, o günler geldi yaşıyoruz.

Bir Kızıldereli sözünü tekrar hatırlatmak isterim; “Son Irmak kuruduğunda, son Ağaç yok olduğunda,son Balık öldüğünde, Beyaz adam Paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacaktır”.

Bugün insanların yiyeceği gıda olmasa, odalar dolusu ALTIN paran olsa ne yazar ki!.

Altın para karın doyurmuyor, canlıların yaşaması için hiçbir katkısı olmuyor, ama, Toprakta yetişen her ürün, Su ile insanlar hayatlarını devam ettirirler, aç gözlü insanların en verimli Topraklara BETON yığını haline getirme çabaları devam ederken bizler gibi  KELEYNAK misali kalan insanlarda, Toprak ve Suları acımasızca katledenlerle mücadele yapaya devam edecek ve yine onların gıdaları içinde mücadele yapmış olacağız.

Karun Hazinelerini her insan bilir, Karun kadar hazinelerin olsa, insan kendisini besleyecek gıda bulamayınca hiçbir hazinenin anlamı olmayacaktır!….

Günün Sözü; SON IRMAK KURUDUGUNDA, SON AĞAÇ YOK OLDUĞUNDA, SON BALIK ÖLDÜĞÜNDE,  BEYAZ ADAM PARANNIN YENMEYEN BİR ŞEY OLDUĞUNU ANLAYACAK. KIZILDERELİ SÖZÜ.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.