Cemalettin Bilgin

KIYASLAMA BÖYLE YAPILIR!.

Fatih Sultan Mehmet han hazretlerini tanımayanlar, sıradan bir kişiyi kıyaslamaya kalkarak cahilliğini ortaya koyar.

         İP genel başkanı Meral Akşener 30 Ağustos tarihinde yaptığı bir konuşmada İstanbul Belediye başkanını Fatih Sultan Mehmet hana benzeterek çok çirkin sözler sarf etmiştir.

Siyaseten birilerini sevebilirsiniz, onu savuna bilirsiniz ama, her şeyi bir güzelliği ve özelliği olmalıdır.

Bir örnek vererek kıyaslama yamak isterim.

Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan İnsansız Hava aracı AKINCI’nın göklerde uçması ve tesliminde imza atarak büyük bir hizmete destek verdi.

Birinci Dünya savaşı ile birlikte Vecihi Hürkuş Uçak yaparak Türk Milletine büyük katkılar sağlayan hizmete imza atmıştır, bu yaptığı hizmeti gören Gazi Mustafa Kemal Paşa rahmetli Vecihi beye; “HÜRKUŞ” soy ismini vermiştir, ilerleyen zamanda Vecihi bey ülkemizde yaptığı Uçağı uçması için izin alamamış ve Uçağı sökerek Tren Vagonuna yükleyip Çekoslovakya götürmüştür, rahmetli Vecihi beyin kısa geçmişine bakarsak.

Vecihi bey Savaştan sonra İzmir’de yeni tayyarecileri eğitmeye başlar. Edirne ‘ye yanlışlıkla inen bir yolcu uçağını almakla görevlendirilir. Hizmeti karşılığı uçağa “VECİHİ” adı verilince uçak inşa etmek düşünceleri canlanır. İzmir Seydiköy Hava Mektebi‘nde -bugünkü Gaziemir Hava Teknik Okullar Komutanlığı– uçak yapımı projesine devam eder. 1923’te ganimet olarak Yunanlılardan ele geçen motorlardan yararlanarak ilk Türk uçağını imal eder. 28 Ocak 1925’te “VECİHİ K-VI” adını verdiği uçağını uçurur, ancak ödül yerine onu ceza beklemektedir. Vecihi Hürkuş’un ödül beklerken ceza almasının nedeni, havacılıktan anlayan kimsenin bulunmamasıydı. İzin verecek mercî olmadığı için izinsiz havalanmış, bu yüzden de cezalandırılmıştır.

Daha sonra askerî havacılıktan ayrılarak uçak tasarımı ve yapımı çalışmalarına devam etmiştir. Havacılığa gönül veren Tayyareci Vecihi Hürkuş da sadece Türk havacılık tarihinin değil, belki de tüm Türkiye tarihinin en ilginç simalarından birisiydi.

1930’da Kadıköy’de bir keresteci dükkânını kiralayarak üç ay içinde ilk Türk sivil uçağını, aslında ikinci uçağı VECİHİ XIV’ü inşa etti. İlk uçuşunu 27 Eylül 1930’da Kadıköy Fikirtepe’de büyük bir kalabalık ve basın topluluğu karşısında yapmıştır. Bu uçuştan sonra VECİHİ XIV ile önce Yeşilköy’e, sonra Ankara’ya uçmuştur. Uçabilirlik Sertifikası için İktisat Bakanlığı’na başvurmuş, 14 Ekim 1930’da “Tayyarenin teknik vasıflarını tespit edecek kimse bulunmadığından gereken vesika verilmemiştir” cevabını almıştır. Hürkuş, bunun üzerine bakanlık nezdinde yapılan girişimler sonucu uçağa istenen belgenin alınması amacıyla uçağı sökerek demiryollarından kiraladığı vagonla Çekoslovakya’ya gönderilmesi için müsaade almıştır. Hürkuş, 6 Aralık 1930’da Prag’a geldiğinde henüz tayyare gelmemişti. Tayyareye ait statik raporu gibi resmî evrak önce Çek diline çevrilmiş, uçak gelince tekrar monte edilerek uçağın malzemeleri ve her türlü teknik kontrolü yapıldıktan sonra uçuşu istenmiş, her türlü uçuş şekilleri ile uçuşun kontrolü tamamlanmıştır.

Hürkuş, 23 Nisan 1931’de Çekoslovakyalı yetkililer tarafından civardaki bir gazinoda düzenlenen bir törenle başköşesinde “Yaşasın Türk Tayyareciliği” yazılı bir pankartla onurlandırılarak uçuş müsaadesini almıştır. 25 Nisan 1931’de Çekoslovakya’dan uçarak Türkiye’ye gelmek için yola çıkarak 5 Mayıs 1931’de Türkiye’ye gelmiştir.

1932’de Vecihi Hürkuş,l Sivil Tayyare Mektebi isimli ilk Türk Sivil Havacılık Okulu’nu açmıştır. Okulda ilk Türk kadın pilotu olan BEDRİYE GÖKMEN ile birlikte 12 pilot yetiştirmiştir. İstanbul Kalamış-Kadıköy’de Türkiye’nin ilk sivil uçağı VECİHİ XIV, ilk eğitim ve spor uçağı VECİHİ XV, 160 beygirlik  Mercedes uçak motorlu deniz kızağı VECİHİ SK-X üretilmiştir.

Nuri Demirağ, bir tayyare yapımı için 5.000 TL vermiş, böylece 1933’te Vecihi Hürkuş tarafından NURİ BEY adı verilen VECİHİ XVI kabin uçağı yapılmıştır. Vecihi Bey, zor koşullarda eğitim yaparken bâzı kurumların, örneğin TEKEL  İdaresi’nin ve Türkiye İş Bankası’nın reklâmlarını yapmış, bâzı vatansever yetkili kuruluşların da yardımları oldu.

1937 yılında Türk Hava Kurumu, Hürkuş’u mühendislik eğitimi alması için Almanya’daki bir mühendislik okuluna gönderdi. 1939 yılında mezun olarak ülkesine dönen Vecihi Hürkuş’a iki yılda mühendis olunmasının imkânsızlığı gerekçesiyle uçak mühedisi ruhsatı verilmedi.

1954 yılında ilk sivil havayolu şirketi olan Hürkuş Hava Yolları‘nı kurmuş, ancak kazalar, kaçırılmalar ve sabotajlar gibi sebeblerle şirket, uçuştan men edilmiştir.

Peki Nuri Demirağ hayat hikayesine bakınca neler var?.

Rahmetli Nuri Demirağ, Vecihi beyden aldığı ilham ve destek ile Uçak yapmış, Okullar yapış, atölyeler yapmış, Türk tarihine altın harflerle geçen Uçaklar ve hava araçları yapmış, sonucunu hemen kısa olarak yazayım, yaptığı uçakların yurt dışına satışları engellenmiş, Başbakan ve daha sonra Cumhurbaşkanı olan İsmet İnönü’ye yaptığı çalışmaların kısıtlanmaması için ne kadar yalvardı ise, araya devlet yetkililerini koyarak yaptığı Uçakların engellenmemesini istemişse de başarılı olamamış, Türk milletini aydınlık yarınları siyasetçiler ve bürokratlar tarafından engellenmiştir.

Gelelim 1960 ihtilalinin, darbe Cumhurbaşkanına Cemal Gürsel’e.

Cemal Gürsel resmi kuru yetkililerine emir verir, Cumhuriyet Bayramına yetiştirilmek üzere Otomobil yapılmasını ister ve yurt içinde ve yurt dışında olan 23 Mühendis toplantıya davet edilir.

23 vatan sevdalısı Mühendis 129 günde 3 otomobil yaparlar, kısa hikayesi.

29 Ekim sabahı, Devrim arabaları motosikletli oldukça kalabalık bir trafik ekibinden oluşan eskortun arasında yola çıktı. Çıktı ama, eskorttakiler, benzin alma işinden haberdar olmadığı için, Mobil’e uğramadan yola devam ettiler. Meclis’in önüne gelindiğinde durum anlaşıldı, alelacele getirilen benzin ilk otomobile kondu. İkinci otomobile benzin konacağı sırada Cemal Paşa Meclis’in önüne gelmiş ve Anıtkabir’e gitmek üzere 2 numaralı benzini henüz konamamış Devrim otomobiline binmişti. Yola çıkıldı. Fakat 100 m. kadar sonra motor öksürerek durdu. Cemal Paşa’nın ”Ne oluyor ?” sorusuna direksiyondaki Yüksek Mühendis Rıfat SERDAROĞLU sıkılarak ”Paşam, benzin bitti.” cevabını verdi. Paşa’dan özür dilenilerek 1 numaralı Devrim arabasına geçmesi rica edildi. Buna uyan Cemal Paşa Anıtkabir’e bu otomobil ile gitti.

Cemal Paşa Anıtkabir’de araçtan inerken “Garp kafasıyla araba yapıyorsunuz, ama Şarklı olduğunuz için benzin koymayı unutuyorsunuz” diyerek hışımla aracı terkeder. Oysa, o aracı yapmayı başaranlar deposuna benzin koymayıda bilmektedirler elbette. Fakat, kimse aksiliğin yaşanan panikten kaynaklandığını cunta liderine anlatamaz ve Türkiye’nin ilk yerli otomobili devrim arabaları daha doğdukları gün bizzat devlet eliyle öldürülürler. Arkalarında, kendilerine doğru düzgün bir teşekkür bile edilmemiş 23 tane gözü pek mühendisi bırakarak…

Hani bazı insanlar Türk Mühendislerini ve bilim insanlarını küçümserler ya, sanırım onlara en güzel cevabı, 1. Dünya savaşı ile birlikte ilk Türk Uçağını yapan Vecihi Hürkuş, sonra Nuri Demirağ ve arkadaşları, 1961 yılında 129 günde 3 otomobil yapan 23 vatan sevdalısı Mühendisler vermiştir.

1930 yılından 15 temmuz 2016 tarihine kadarki zamanda ülkemizde yapılan bütün ciddi Uçak sanayisi engellenmiş, yapılan çalışmalar zaman zaman çöpe atılmış, mucit ve başarılı insanlar baskı altına alınmış, 2016 yılı ile birlikte ülkemizde, Hava sanayisi ve savunma sanayisi hale üstüne hamle yapmaya başlamıştır.

Yıl 2021 Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanı sayın recep Tayyip Erdoğan, İnsansız Hava Aracı AKINCININ göklerde uçması için şu mesajı anlamlıdır. “Türkiye’nin mühendislik kabiliyetlerinin yeni sembolü, bağımsızlığımızın gökyüzündeki yeni temsilcisi Taarruzi İnsansız Hava Aracımız AKINCI” diyerek İnsansız hava aracına imza atarak çalışanların yanına giderek kutlama yapması. 1930  tarihinden günümüze gelinceye kadarki süreçte, bu ülkenin neler kaybettiğinin göstergesidir.

Bazı Cumhurbaşkanları Türk insanının vermiş olduğu emekleri ellerinin tersi ile iterek Türk Milletinin Hür ve Bağımsız oluşunu engellemişler. Bugün Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan ise ülkemiz ve milletimiz için yapılan her yeni çalışmaya tam destek vererek ülkemizin HÜR VE BAĞIMSIZ olması için çalışmalar yapıyor, hizmet edenlere destek veriyor.

Günün Sözü; “İnsana ateşe yaklaşır gibi yaklaş. Ne çok yakın ol ne çok uzak.”

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.