İP genel başkanı İpin ucunu kaçırınca, felaket senaryoları yazılaya başladı.
Peki ne olacak bundan sonrası? İP genel başkanı Akşener2in şu sözleri asla söylememesi gerekirdi; “sayın Erdoğan’ın İsrail versiyonu olan Binyamin Netanyahu, siyasi rakiplerini baltalamak ve bu şekilde koltuğunu koruyabilmek için gözünü kırpmadan, sivillerin ve çocukların hayatlarına kastetmekten geri durmadı.” Dedi.
Cumhurbaşkanımız hangi siyasi rakibine ve çocuklarına zarar verici hareket etti?, bunu bilen varsa söylesin, ha sayın Cumhurbaşkanımız şu emri verdi vermeye de devam ediyor; Türkiye Cumhuriyeti devletine ve milletimize hangi terör örgütü zarar verirse, yurt içinde veya dışında fark etmez onların tepesine çökmek boynumuzun borcudur, hiçbir terör örgütüne asla taviz vermeyeceğiz” diyerek teröristlerin gebermesi ve bertaraf edilme emrini dünyanın karşısında ifade ediyor, bu sözlerden dolayı ölen teröristlere atıftamı bulunuluyor da böyle bir ifade kullanıldı?
Şaşmamak elde değil, şaşırmamak mümkün değil, nasıl olurda Cumhurbaşkanımızı İsrail’in çocuk ve kadın katili başbakanı ile bir tutulur?.
Şunu bir kez daha ifade etmek isterim.
Cenabı Allah Türk Milletini seviyor, Türk milleti de sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı seviyor” dolayısı ile bu sevgi çemberinin kırılması, yok edilmesi mümkün değildir, bu böyle biline, ki bilindiği halde sürekli Cumhurbaşkanımıza çirkin sözler sarf etmek Türk milleti huzurunda asla karşılıksız kalmayacaktır.
Siyasetçilerin asla kavga etmesini istemeyiz, özellikle milletimize hizmet için yola çıkmış siyasetçilerin halkın sevgisine mazhar olmasını isteriz.
İP genel başkanı Meral Akşener, sayın Cumhurbaşkanımıza ağır ifadeler kullandıktan sonra, halkın tepki göstereceği bilinmesi gerekirdi, daha öncede ifade ettim, içişleri Bakanlığı yapmış bir insan mutlaka toplumsal hareketleri iyi bilmelidir, halkın tepkisinin olacağı bildiği halde, halkın yanına gidip hal hatır sorarak topluma katılan siyasi lider, kendisine sorulacak her soruya hazırlıklı olması gerekirdi, bu toplumsal olayları Akşener’in bilmemesi söz konusu değil, kaldı ki, kendisini bunu düşünememiş ise, etrafındaki kurmayları veya korumadan sorumlu yetkililer bilmek zorundadır.
Ne olacak peki bundan sonra?, halkımız sağ duyulu davranacak Provakatör hareketlerden kaçınacak, kendisini riske atacak bir eylem yapmadan işin soğumasını bekleyecek, aksi taktirde Cumhurbaşkanımıza İP genel başkanı söz söylerse, Cumhurbaşkanımız seven milyonlarca insan içinden birileri çıkar daha vahim sonuçlar doğuracak “manukyanı” örnek vererek, toplumun farklı mecralara çekilmesi kaçınılmaz olur!…
Gösterilen örnek çok çirkindir, sonrasında gösterilmek istenen örnekte çirkindir.
Siyaseten insanlar farklı düşünebilir ama, siyasi farklılık kimseye hakaretin yapılmasını sağlayamaz, sağlamamalıdır.
Ülke gündeminde seçim yoktu, yine olmayacak, seçimler 2023 tarihinde olacağını sağır sultan bile bilir, lakin muhalefet her ne kadar “seçim istiyoruz” dese de seçim falan isteyecekleri yok, kırk yamalıklı bir sistem halkın karşısında asla dikiş tutturamaz!.
Ülkenin gündeminde Covit belasının ortadan kalkması, sonra ekonominin düzenli hale gelmesi ve sonrasında Sivil Anayasanın bir an önce halkın bilgisine sunulmasıdır.
2023 den önce seçimler yapılmayacak, seçimlerden önce keskinlikle Sivil Anayasa halkın tercihine sunulacak, 2023 seçimlerini provası yapılmış olacaktır.
Cumhur İttifakını oluşturan AK Parti ve MHP ve hatta BBP, Türk milletinin istekleri doğrultusunda yeni Sivil bir Anayasa hazırlayacaktır, bu konuda ilk çalışma MHP den geldi, ikinci çalışma AK Parti grubunun hazırladığı Sivil Anayasa olacaktır.
Şunu da pas geçmeyelim, tarihe not düşelim.
Millet İttifakının oluşturan CHP+İP+HDP+SP daha önceki seçimler arasında kapalı kapılar arkasında Devletin temel değerlerini ortadan kaldıran bir Anayasa çalışması yaptıkları alenen ortaya çıkmıştı, sonra hedeflerine tam ulaşamadıkları için, taslak haline getirdikleri Anayasa çalışmasını inkar edenler oldu, sonra konu kapanıp gitti, tabi ki yaptıkları Anayasa çalışması ortaya çıkmış olsa idi, Millet İttifakı ilk darbeyi o zaman yerdi, ama inkar ederek işin içinden sıyrılmak istediler, hatta HDP ile yapılan gizli Anayasa çalışmasını inkar ederken; “HDP değil, DP ile çalışma yapıldı” diyerek işin içinden HDP yi çıkartarak toplun tepkisini azaltmaya çalıştılar ama, halkımız neyin doğru, neyin yanlış olduğunu zaten görüyor.
Siyasette ipin ucu kaçtı, bunu kim toparlayacak?, toplumu sürekli yalan haberlerle veya dini ve milli duyguları ile oynayarak germeye çalışanlar ellerine ne geçeceğini düşünüyor?.
İP genel başkanı ikizdereye giderek halkın sinir uçlarına dokunması en büyük hata idi. Şimdi bizler bunu yazınca bazı arkadaşlar; ne demek siyasetçi her tarafa giderek konuşur, sen nasıl siyasi partinin bir ilçeyi veya bölgeyi ziyaret etmesini kabul etmezsin” şeklinde tepki verecektir, ama bizler Akşener’in veya başka siyasetçilerin istedikleri yere ziyarete gitmelerine karşı değiliz, daha öncede ifade ettim toplumun hassas olduğu değerlere dikkat etmek gerekir.
Şimdi bir kısım basın İkizdere halkını suçlamaya kalkacaktır zaten suçlamalar başladı, hatta soruyu soran bayanın İkizdereli olmadığı söyleniyor, soruyu soran bayanın nereli olduğu çok önemli değilki, önemli olan bayan arkadaşın medeni şekilde sorduğu soruya Akşener’in tepki vermeden nazik bir şekilde cevap vermesi gerekirdi, Akşener’in sorulan soru karşısındaki tavırları ve sözleri nezaket kurallarına uygun değildir.
Şimdi şunu söylesem; Akşener o günlerde bu ülkenin neresine giderse gitsin halkın içine karışıp; “nasılsınız?” dediğinde aynı veya benzeri soru ile karşılaşacağı kaçınılmaz gerçektir, Akşener Niksar’a gelse, caddelerde dolaşsa veya basın toplantısı yapsa buna benzer soruları ve hatta daha farklı soruları sorarak aydınlanma ihtiyacı hissederdim!.
Bizlerin sorduğu soruya sağlıklı cevap alır mı idim?, sanmıyorum, almak isterdim!.
Hatta sorduğum soru karşısında birileri, Kraldan çok Kralcılık yaparak beni “provakatörlük” ile suçlayabilirdi ve ya “bunlar yandaş basın” diyerek de suçlayabilirdi!.
Bizlerin tabi ki dünya görüşleri için siyasi tercihimiz vardır, bu tercihimiz Cumhur İttifakıdır, ama haber konusunda asla taraf değiliz, terörle anılan, terör örgütlerine destek veren siyasi partiler dışında her görüşteki insanların düşüncelerini, birikimlerini gazetemizde yayınladık, yayınlamaya da devam edeceğiz, bu böyle biline.
İpin ucu kaçtı, bu kaçışı toparlayacak yine Türk milleti olacaktır inşallah.
Önemli bir not; MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin,TBMM Başkanlığına sunduğu “RUH SAĞLIĞI YASASI “acilen gündeme alınmalı ve kabul edilmeli. Ruh sağlığımız hepten bozuldu. Sosyal medyaya yazılan yorumlar, yapılan beğeniler, bunun en açık göstergesi. Yazılanı okuyan, anlayan yok maalesef.
Günün Sözü: KOLTUK SEVDASI İÇİN VATAN SATANLARA YAZIKLAR OLSUN!…
YORUMLAR