İNSANI YAŞATKİ DEVLET YAŞASIN!
Önemli ve kıymetli söz.
Kafamda pek çok konu vardı, sabah kalktık, her zaman olduğu gibi, hem doğadaki hem de kendimize ait olan kümes hayvanlarının ihtiyaçları olan Yem ve Sularını tazeledim.
Sabah güzel başladık, erken saatte kalktım, Niksar’da kısa bir tur attım, Organize sanayisinde çalışan insanlar yollara çıkmış, rızıklarının peşine gidiyor, henüz işyerleri açılmamış.
Sabah turu yaparken Keşfi Camii meydanı ve eski PTT binası arası kapalı, alt yapı çalışması 1 aydır devam ettiği için yol trafiğe kapalı, sakin bir gün, sabah Pazartesi pazarının açıldığı gün ve Pazar Saat Kulesi ile Jandarma hizmet binası arasındaki ana yola kurulmuş.
Pazartesi, Salı ve Cuma günleri Niksar’ın ekonomisinin hareketlendiği gündür, diğer günlerde rutin alışverişler yapılır, sıradan günlerde Bayramlar hariç çok yoğun alış verişler yapılmaz.
Sabah erken caddelerde kısa tur atmanın ne anlama geldiğini anlamadım. Sanırım “nasipten öteye bir şey olmazmış” derler ya, bizim nasibimize de sabah turu çıktı, yazacağım köşe yazınının başlığı netleşmiş oldu!.
Nasipten ötesi olmayınca bizim nasibimize Niksar ekonomisine küçük bir dokunuş düştü.
Kış bitti, Bahar geldi, Çiftçinin para harcayacağı zaman ve harmanda fazla ürün alacaksa bu dönemde Toprak tohumla buluşmalı, tohumla buluşacak toprak için masraf gerekli, şu ana kadar baktığımızda üreten çiftçi ciddi paralar harcıyor, bu yıl bol bereketli mahsul almak için toprak ana ile buluşuyor.
TOPRAK ANA İLE İLGİLİ BİRŞEYLER YAZMAYA BUNDAN SONRA GAYRET EDECEĞİM, BUGÜN DEĞİL, NOTUMUZU DÜŞELİM TARİHE.
Kısa bir Niksar turundan sonra eve tekrar gittim bahçedeki kümes hayvanları ile biraz daha ilgilendim, mevsimin değişkenliği hayvanlara da sirayet ediyor sanırım bir iki kırgınlık yaşayan hayvanlara gerekli tedavi ilaçlarını verdim ve Bismillah deyip işyerimizi açtım.
İşyerimiz FSM caddesi ile Cumhuriyet caddesi arasında, Pazartesi pazarının açıldığı bölgede.
Pazartesi günü Pazar bu bölgede açıldığı için sabah erken saatlerde hareketlenirdi, müşteri olarak bize pek katkı olmazdı ama, caddenin hareketli oluşu bizleri heyecanlandırırdı, son haftalarda bugünkü kadar dikkatimi çekmemişti, hem FSM caddesi, hem de Cumhuriyet caddesi sanki Pandeminden dolayı kısıtlı gün gibi idi, hatta kısıtlı günlerde bu caddeler daha hareketli olduğunu söylemek gerçekçi olur.
Pazartesi pazarı, sanki “KUŞ UÇMAZ, KERVAN GEÇMEZ” misali nerede ise her iki caddede insan yok, FSM caddesinde alt yapı çalışmalarından dolayı çalışan insanlar olmasa, ama sokak köpeklerinin varlığını görüyoruz.
Niksar’ın ekonomisine ciddi katkılar sağlayan Pazartesi pazarı yok, esnaf Pandeminden dolayı sıkıntılar içinde, Kış günlerinden sonra Bahar ve Yaz aylarına hazırlık ve daha önemlisi Ramazan Bayramı için hazırlık yapan esnaflar suskun ve sessiz.
Sakın ha yanlarına gidip selam vereyim falan demeyin!.
Bir dokunun, BİN AH İŞİTİRSİNİZ!.
Arada bir kellemizi yukarı çarşıya uzattığımızda; “ne olacak bu halimiz” diyerek başlıyorlar, sonrasını yazmayayım!.
Niksar’ın ekonomisi Tarım ve Hayvancılık üzerine.
Çiftçi, Köylü üretecek, Niksar ekonomisi hayat bulacak, diğer iş kolları tabiki şehre hayat veriyor ama, Tarım ve Hayvancılıktan girdiler kadar canlılık vermiyor.
Tarım ve Hayvancılık neden çok önemli?.
Niksar’da Toprak Ana çok kıymetli idi, çok kıymetli olan Ananın kıymeti çokta bilinmiyor ama!..
Toprak olmaz ise, hayat olmayacağını birileri bu şehirdekilere anlatmalı!. Kişisel RANT uğruna Toprak Ana katlediliyor!..
Yazıya devam ettikçe, “sağa sola serseri mayın gibi” çarpmadan sonuca gideyim, aksi taktirde ipin ucu kaçacak gibi!.
Yazımızın başlığı; “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN” bu kıymetli sözleri sıkça kullanırım ama, bugün bir başka oldu, nasibimize sabah bu sözlerin yer aldığı yorumlar düştü.
Evet; çok kıymetli sözler; “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN” bu sözler Niksar’da iki önemli caddede esnaflık yapanlar için her geçen gün kaybediliyor.
Pazartesi Pazarının Cumhuriyet meydanı bölgesinden alınıp, Saat Kulesi ve Jandarma hizmet binası arasında kurulması, bugün den itibaren ve gelecekte FSM caddesi ve Cumhuriyet caddesinde bulunan esnafların hayat damarlarının kesilmesi demektir.
Niksar’da Pandeminden dolayı Pazar konusunda çok oynandı, tabi ki hastalığın gerilemesi, gerekli tedbirlerin alınması şart.
Pandeminin çıktığı günlerde neyin ne olduğu bilinmediği zamanda alınan hızlı kararlar hayati önem taşıyor, artık bir yılı doldurduğumuza göre taşlar yerine oturmalıdır.
Pandemi hastalığı zaten insanların hayatını karatmakta, bütün dengeler bozulmaktadır, bunun için “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN” düşüncesi Niksar’da hakim olmalıdır.
İnsanımızı yaşatamaz isek Devlet yaşamaz.
Belki akla şu gelebilir; “Niksar hiç olmasa ne olur ki?, devlet 84 milyon ile yoluna devam eder” düşüncesi inşallah hakim düşünce olmaz!.
İnsanlar birer birer dünyaya geliyor, “bir elin nesi, iki elin sesi var” sözleri boşa söylenmiş sözler olamaz.
Ülke genelinde yaşanan sıkıntıları, şehrimiz için düşündüğümüzde mutlaka gerekli tedbirlerin alınması gerekir.
Normal günde kim ne yaparsa yapsın, insanlar başının çaresine bakar, lakin ülkede ateş varken, bu şehrinde ateşten etkilenmemesi mümkün değil.
Sıkıntılı dönemlerde yetkililer konuya daha duyarlı yaklaşacağını düşünüyoruz ve Kaymakam sayın İlhami Doğan ve Belediye Başkanı sayın Özdilek Özcan’dan Pazar konusunun tekrardan gündeme getirmelerini ve sıkıntılı süreçlerin atlatılmasına destek vermelerini bekliyoruz.
Esnaf gerçekten sıkıntılı süreçlerden geçiyor, sıkıntılı süreçleri atlatmak için bazen verilen kararları gözden geçirmek; “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN” düşüncesinin hakim olmasını sağlar.
Günün Sözü: “İNSANI YAŞATKİ, DEVLET YAŞASIN”
YORUMLAR