Ülke meselelerinden bir türlü kurtulamadık.
Gazeteci olunca TV ve radyo programlarını izleme ihtiyacı hissediyoruz, haberleri okuyoruz, yaşananları ve yaşatılmak istenenleri anlamaya çalışıyoruz.
Günümüz dünyasında iki önemli konu var, 1. konu Covit aşılarının bir an önce yapılması ve hastalık zincirinin kırılması, 2. konu ABD nin 2021 yılından itibaren çeşitli kurum ve kuruluşları kullanarak hangi ülkeyi istila ve işgal etme planı ile birlikte, Ortadoğu bölgesinde Türkiye Cumhuriyeti Devletinin gücünü kırmak, bunun içinde AK Parti iktidarını yıkmak veya Cumhur Başkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı kendi kontrollerine alarak eskiden olduğu gibi Orta Doğu bölgesine hakim olmaktır.
Aklımıza gelince düşüncelerimiz başlıklar halinde ilk önce sosyal paylaşım sitelerinde paylaşım yapıyorum, daha sonra konu başlığı olarak köşe yazımda konuları değerlendirmeye çalışıyorum.
Bugün iki önemli noktayı ele almaya çalıştım.
Birinci konu; Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz S400 lerden taviz verip, çalıştırmaz ise veya atıl vaziyette tutarsa, dünyada güvenirliğini yitirir, güçlü olma yolunda kendisine en büyük zararı verir. Bu düşünceden hareketle, “S400 lerden vazgeçmek, ABD nin MANDA yönetimine girmek demektir. ABD den DOST, Domuzdan POST olmaz” dedim, çok iddialı ve sert ifade biliyorum ve bilerek kullandım.
İkinci husus olarak; Millet İttifakına; ABD dediki “Suriye topraklarında (PYD+PKK için) terör devleti kuracağım” dedi, sizde “hayır” kurulmasına müsaade etmeyiz dediniz!. ABD; “ o zaman Türkiye’yi F35 programından çıkartıyoruz” dedi. Ne yapardınız? diye soru sordum, cevabı net almak isterim.
Gerçekten bu soruların cevabını kim verebilir?.
Hiç polemiğe girmeden, net cevap almak isteğimiz, halkımızın birliği bakımından önemli görüyorum.
Her iki sorumuz ve ve düşüncemiz önemlidir.
Bizler ABD nin gücünü ve ne kadar kalleşçe ülkeleri istila ettiğini biliyoruz.
ABD nin gücünü inkar ederek bu düşüncemi paylaşmadım, bilerek yazdım, ama Türkiye’nin Hür ve Bağımsız olması için bu soruların net cevapları gerekiyor.
Domuz derisinden asla Post olmuyor bunu herkes bilir, bununla birlikte ABD nin dost olmadığını artık sokaktaki çocuklarda biliyor, lakin beyinlerini kiraya veren kişiler ABD nin dostluğunu ifade ediyor!.
ABD ile sözde; Stratejik ortağız, müttefikiz, NATO’nun en güçlü ordusundan birisiyiz, daha sayamadığımız onlarca ortaklıklar vardır, lakin ABD ülkemizi geçmişte hep “İleri Karakol” olarak gördüğü Türkiye’yi yine eskiden olduğu gibi Orta Doğuda, balkanlarda, Rusya’ya ve hatta Çin’e karşı ileri karakol görevi yapsın diye bekliyor!
Stratejik ortak demek, çok hayati önem taşıyan ortaklık demektir, hal böyle olduğu halde kağıt üzerindeki ortaklıklar ne yazık ki ABD tarafından gerektiğinde “tek taraflı fes” edilerek Türkiye’ye karşı sürekli kalleşlik yapıyor, ülkelere sözde “Demokrasi” götürüyorum” derken ülkelere kan ve göz yaşlarını sunuyor.
ABD gerçekten Stratejik ortak olsa, gerçekten gerçek anlamda müttefik olsak, gerçekten NATO da güçlü bir Orduya sahip olduğumuz halde ABD tarafından kıymetimiz bilinse, bugün bu olumsuzlukları yazmayacaktık.
ABD ülkemizi kendi egemenliğine almak için güya ülkemizi terör belası ile teslim almaya, esir konumuna alarak ülkemizi yönlendirmeye çalışıyor!.
Cumhurbaşkanımız şu sözleri çok kıymetli ve değerlidir; “TÜRKİYE ARTIK ESKİ TÜRKİYE DEĞİLDİR” . ABD dost gibi gözüken ülkeler bunu iyi anlamalıdır.
Türkiye; “kazan kazan” düşüncesinden hareket ediyor, bu düşünceyi anlamayanlar artık anlamalıdır.
Türkiye’nin dostluğunu kaybeden, asla güçlü devlet olamaz, Türkiye’nin dostluğunu kazananlar, güçlü ülke olarak kendilerinin konumunu koruyacak, güçlü ülke olarak yoluna devam edecektir.
Şimdi sorumuzun cevabını almaya çalışalım.
ABD Suriye’yi işgal etti, işgal ederken de; “Esat devrilecek bunun garantisini veriyorum” dedi, gerekçesi belli idi Suriye’de yaşayan Kürtlerin kimliği yoktu, Suriye vatandaşları idi ama kimliksiz hayatları devam ediyordu, bu konuda Cumhurbaşkanımız katil Esat’ı çok uyardığını çeşitli kaynaklardan duymuş idik, bu uyarıları dikkate almayan, veya ciddiye almayan Esat’ın tepesine bombalar yağmaya başladı, Rusya uzun zaman bombalara sessiz kaldı, sonra Rusya Suriye’deki Türkmenlerin bulunduğu bölgeleri bombaladı ve Ok yaydan çıkarak milyonlarca Suriyelinin topraklardan göç etmesi sağlandı, yüz binlerce Suriyeli katledildi.
İşin detayına girmeye gerek yok, her şey ortada.
ABD Suriyeyi işgal etti, bazı AB ülkeleri de destek vererek Suriye’yi bölmek, parçalamak istedi, hedefleri her ne kadar Suriye’yi bölmek olsa da, esas hedef Türkiye’yi güçsüz devlet konumuna getirmek di, bunun içinde 40 yıldır terör belasını ülkemize ihraç ettikler yetmedi, bu kez de Suriye tarafında 30-40 bin civarında teröristlere ait devlet sınırları çizim ülkemizi ömür boyu terörle uğraştırma düşünceleri ortaya çıktı.
Sonuç olarak; Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz Suriye topraklarında ülkemizi tehdit edecek bir terör devletinin kurulmasına izin vermedi, ülkemiz topraklarımızı korumak için gelecek Füze tehditleri karşısında savunma amaçlı ABD de Patriot savunma sistemi almak istedi, paramızla ABD bize savunma silahı vermedi, Cumhurbaşkanımızda ekip arkadaşları ile birlikte çeşitli alternatifleri değerlendirdi, Rusya’dan S400 savunma araçlarını aldı.
ABD sürekli ülkemize baskı yapıyordu, S400 Savunma araçları da işin tuzu biberi oldu.
ABD dediki; Surye topraklarında silahlı güç oluşturacağım “PKK+PYD” den oluşan bir silahlı çete.
Türkiye; “hayır kuramazsın izin vermeyiz” dedi ve sınırlar dışında terör yuvalarını yerle bir etti.
ABD bu kez ülkemiz ile ortak kurulan F35 Uçak imal eden şirketten sizi atıyoruz, Uçakta vermiyoruz” dedi.
Türkiye; Stratejik ortaklığa yakışmıyor, biz ödememizi yaptık” dedi.
Sonuç; küçük örnekler verdik ve Millet İttifakına soruyoruz. Suriye’yi ABD ve AB ülkeleri işgal etmiş, Esat PKK ve PYD terör örgütüne karşı suskun kalırken kendi halkını en kahpece bombalamaya başladı, Türkiye sınırına dayanan milyonlarca insana kapısını açtı.
ABD; Suriye toprakların da Türkiye sınırlarında silahlı kuvvet kuracağız” dedi.
Türkiye; hayır kuramazsınız” dedi.
ABD; F35 uçaklarını vermiyoruz, ortaklıktan sizi attık” dedi.
Türkiye; “ortaklık kurallarını biz yerine getiriyoruz, çıkartmanız haksızlık” dedi
ABD; S400 Savunma araçlarını almayın, geri iade edin” dedi.
Türkiye; “ülkemizi savunma hakkımızı kullanıyoruz, sınırlarımız ötesinden tehditler alıyoruz, ülkemizi milletimizi korumakla mükellefiz, sizden de Patriot savunma sistemi alalım” dedi.
ABD; veremeyiz” dedi.
Millet İttifakı buyurun sizler bölgede barışı nasıl sağlamayı düşünüyorsunuz?.
Günün Sözü: Kuyuya atılmışız en sevdiklerimiz tarafından
YORUMLAR