Cemalettin Bilgin

ERBAA’ya ERKEK GİDER!!!

Niksar garibanlar şehridir.

Çok sayıda garibanlar içinde halkımızın en çok tanıdığı garibanlar yani Allah dostu Buzköylü Selim kardeşimiz vardı, Selim kardeşimiz vefat etti,  Allah rahmet eylesin mekanı zaten cennet olduğunu düşünüyoruz.

Selim kardeşimiz vefat etmeden önce zaman zaman bir araya gelirdik.

Bir kardeşimiz Selim ile ilgili bir düşüncesini anlattı.

Arkadaş şunları dile getirdi; Selim kardeşimiz arada bir Erbaa ilçesine giderdi, Niksar’da herkes onu tanıdığı için ne yapsa sıkıntı olmazdı, Erbaa’ya gittiği bir gün Erbaa ilçesinde bir olay oluyor, yolda gezerken Polisler bunun hareketlerinden şüphelenip karakola götürüyorlar, derken Karakolda buna soruyorlar, “senmi yaptın?” sorusu üzerine, Selim kardeşimize, ne sorsanız; ben yaptım, ben yaptım” derdi!!!

Sonuçta Selim bir hayli ıslatılmaya başlayınca, akıllı bir amir işin aslını öğreniyor, rahmetli Selimin saf olduğunu anlayınca Karakoldan bırakılıyor!!!!

Rahmetli Selim kardeşimiz sıkıyı görünce doğru Niksar’a geliyor, derken konu öğreniliyor ve rahmetli Selim’e; Selim Erbaa ya gidermisin?” “ dendiğinde; “erkek gider” derdi!!!

Şimdi sıra bize geldi, son aylarda sıkça Samsun ilimize gitme gereği duyduk ve Samsuna gittik derken Erbaa’dan geçmek zorunda kaldık!.

Son günlerde Erbaa dan cezalar Yağmur gibi yağmaya başladı!

2 ayda kesilen ceza geçen ay geldi ödedik ve aklımdan geçen husus şu oldu; “itiraz etmeyelim devletimizin canı sağ olsun kesmişler bir ceza ödeyelim” dedik ve peşin ödeme yaptık!

Senmisin ödemeyi yapan?; peşinden bir Trafik cezası daha, Erbaa girişine ve çıkışındaki şipşaklara uygun hareket ettiğim kesindir, derken ikinci cezayı ödesem mi?, ödemesem mi diye düşünürken 3. Ceza geli verdi!!!

Rahmetli Selim kardeşimizi bir kez daha anmış olmakla birlikte, yaşadığı tramvayı bizler bu kez peş peşe gelen 951+951+951 TL Trafik cezaları karşısında yaşamaya başladık!

Sanırım bundan sonra bizlerde Erbaa ilçemize gidip gelmekten, o bölgeden geçmeye yemin edeceğiz!!!

Geçen gün bir yazı yazdım yazdığım; “İLGİNÇ BİR KONUYA DOKUNMAK İSTİYORUM.

Siyasetin dışında bir arkadaşımla sohbet yaparken bana söylediği söz;  “HÜKÜMET İLE VATANDAŞIN ARASINA SET ÇEKENMİ VAR?” diyerek bir yazı yazmıştım, bu yazımın konusu farklı idi ama, demek oluyor ki, birileri yerel seçimler yaklaşırken düğmeye basmış, vatandaşın çokca canının yanmasını ve cezalarla vatandaşın canını yakarak HÜKÜMETE karşı sıkıntı çıkartmasını istiyor!

Şunu açık ve net yazıyorum!

Bizlere yazılan Trafik cezaları gerçekten haklı ise buna şapka çıkartacağım!, bu güzergahın neresi olduğunu kesinlikle öğreneceğim resimleyeceğim, video kayıtları çekeceğim ve bunu halkımızın taktirine sunacağım!

Burada iki şık var.

İlk Şık; birileri çokca ceza yazarak halkımızı hükümete karşı tepki göstermesi isteniyor ve her yazılan ceza Hükümet kaynaklı görüldüğü için vatandaş cebini yakan Trafik cezalarından dolayı Hükümete tepki gösterecek!

İkinci şık; Erbaa belediye başkanına tuzak hazırlanıyor!.

Doğrumudur? Bilmeyiz, şayet doğru ise, Erbaa belediyesi şip şak sistemini Erbaa ilçesin değişik bölgelerine yerleştirmiş, o bölgelerden geçen her araç TUZAĞA düşmüş oluyor!!!

Şunu açık ve net ifade edeyim, Erbaa ilçesinden Samsun’a giderken ben kurallara uygun hareket ettiğim için yanımdan KAMYONLAR bile “vızt” ederek geçiyor, Kamyonlar benden hızlı geçiyor ise, o bölgeden günlük geçen binlerce aracın benim ceza yediğim yerde ceza yemesi söz konusu olamaz!

Bizler bir haksızlığa parmak basmaya çalışıyoruz!

Şayet Erbaa ilçemizin genç ve çalışkan belediye başkanı Ertuğrul bey “Belediye para kazansı” diyerek bir şirket ile anlaşıp vatandaşının canını yakacak şekilde CEZA TUZAĞININ kurulmasına onay verdi ise, buna üzülürüz!.

Belediye başkanları halkın huzuru ve mutluluğunu ister!

Bir belediye başkanı halkı yıldıracak şekilde sürekli ceza makbuzlarının yağmur gibi yağmasını sağlayan çalışmaları yapar ise bunun bedelini siyaseten öder!

Yaşanan ekonomik sıkıntılar içinde birde halkımız Trafik cezaları ile yontulmak istenirse hiç şık olmayan bir durum ortaya çıkar!!!

Cezalar doğru yerde, doğru zamanda olur ise kimse itiraz edemez, ama Devlet, yani devletin kurumlarını yönetenler insanları uyarmak yerine CEZALARLA eğitmeyi düşünürse, bunun adı halkı hiçe saymak, halkla Hükümetin arasına Duvarlar örmek demektir.

İşin gerçek tarafı artık bu cezalar halkı yormaktadır.

Evet ortada bir ekonomik sıkıntı var, bu sıkıntıyı hep birlikte üstlenmemiz gerekir ama, kurumlar halkın üç kuruş parasına göz dikerse bunun adı adalet olmaz, adil yönetim olmaz, bunun adına şehirlere girişlerde “AYAK Bastı Parası” denirki, bunu kabul etmek mümkün değil!.

Erbaa ilçesinin girişinde tuzak olduğunu düşündüğümüz EDS le sisteminin olmadığı söyleniyor!!!

Bunun nedeni, Niksar istikametinden gelen her türlü aracın şehre girmesi sıkıntı yaratmasın ama şehirden çıkarken “ayakbastı parasını çeşitli sistemle halkın cebinden alma girişimi olurki bunuda kabul etmek mümkün değil!!!

Evet Sürat “ölüm getirir” süratli araç kullanmak doğru değil, ama Duble yollarda şaye doğru ise 87 kilometre hıza ceza kesilmemelidir!.

Hiçbir yetkili veya insan, insani ilişkileri zedeleyecek işle yapmamalıdır.

Rahmetli Selim kardeşimin dediği gibi; Selim Erbaa’ya gidermisin?” dendiğinde “ERKEK GİDER” sözü bizler içinde uygun olan bir düşünce olacaktır!

Hiçbir babayiğit sürekli ve keyfi alın teri ile kazandığını birilerinin keyfine para ödemez!!!

Günün Sözü; “Alçakça söylenen bir söze sakın karşılık vereyim deme. Çünkü o sözün sahibinde daha nice düşük sözler vardır..”

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.