DOĞA İLE DEĞİL, BOĞA İLE GÜREŞİLİR sözünü sıkça kullanıyorum, kullanmaya da devam edeceğim.
Yaşadığımız bölge Kuzey Anadolu Deprem kuşağının en riskli Fay hattı üzerindedir.
Bizler felaket tellallığı yapıyoruz, lakin bu bölgede yaşayan ve gerçekleri bilen insan olarak yaşanan ve yaşanması muhtemel olan sıkıntıları yazmak, insani görevimizi yapmak zorundayız.
Perşembe günü akşam saat 18 den sonra Niksar bölgesine aşırı derecede Yağmur yağdı, Niksar merkeze yağan yağmurdan dolayı halkız herhangi bir sıkıntı yaşamadı ama, Niksar merkeze bağlı eskiden köy olan; Kum Çiftlik, Haydarbey ve Boğazbaşı mahalleleri ile Yolkonak kasabasının Merkez mahallesi ve diğer iki mahallesinde Dolu yağışı sonrasında büyük maddi kayıplar meydana gelmiştir.
Yolkonak kasabasında meydana gelen Yağmur ve Dolunun yağması sonrasında meydana gelen hasarın tespiti için Kaymakam sayın İlhami Doğan ve İlçe Jandarma Komutanı ve Komando Tabur Komutanı J. Binbaşı Halil Keskin bölgeye giderek incelemelerde bulundu, resmi kurumlarla irtibata geçerek hasar tespiti ve mağdur olan vatandaşların mağduriyetinin giderilmesi için çalışmalar başlattı.
Bundan sonra dikkat edilmesi gereken önemli hususlar vardır.
Bizler yıllardan beri KÜRESEL ISINMAYA dikkat çekiyoruz. Küresel ısınmanın sonuçlarını Bilim insanları ortaya koymalı ama, Bilim İnsanlarının bizlere iletti şu hususu bir kez daha yazmakta fayda var; “bundan sonraki Yağmurlar hızlı yağacak, sellenmeler olacak, Yağmur Sellerine karşı yetkililer ve halk dikkatli olmalıdır” dediler.
Peki Küresel ısınma her geçen gün yerleşim yerlerini tehdit ederken, yaşanacak felaketlere karşı tedbirler alınıyormu?, sanmıyoruz!.
Küresel ısınma ile birlikte Dünyada Buzullar erimeye başlayacak, Buzullar eridikçe Su seviyesi yükselecek düz alanları Sular kaplayacak, Deniz seviyesi yükselecek pek çok şehir Sular altında kalacak!.
Yukarıdaki sözleri Bilim insanları söylüyor, Bilim insanlarına inanmayanlar, bizim gibi eli kalem tutan insanlara da inanmıyor, felaket geldiğinde; “NEREDE DEVLET” diyor.
Aslında “Nerede Devlet” diyenlere “sen devlet ve millet için ne yaptın?” demek gerekir.
Bir Musibet Bin Nasihatten iyidir, sözü bir kez daha hayat buluyor, ders almak isteyenler için tabi ki.
Sel olur; “DEVLET NEREDE?”, Yağmur yağar; “DEVLET NEREDE?”, Deprem olur “DEVLET NEREDE” diyerek feryat edilir, ama bir türlü vatandaş olarak üzerimize düşen görevi yapmayız!.
Aslında Devlet her zaman vatandaşın yanında ama, vatandaş işine gelmediği zaman hep devletin yanından kaçıyor!. Ne zaman sıkışınca, son çara olarak Devletin varlığını hatırlıyor.
Yağmur ve sellenme olmadan Devlet ayakta ve iş başında, Devletimiz diyor ki; “sevgili halkım, karşılaşacağınız felaketler karşısında mutlaka mallarınızı sigorta yaptırınız. Deprem olduğunda DASK sigortası, arazilerinizde ekip diktiğiniz her ürün için TARSİM sigortası ve canlı Hayvanlarınız için de Hayvan Sigortası yaptırınız, yaptırdığınız her sigorta için ben devlet olarak ödenen sigorta bedelinin %50 sini destekliyorum” diyor.
Acı günde, sıkıntılı günlerde bunları konuşmayacağız, normal günlerde bunları konuşunca kimse dinlemeyecek, herkes kendi aleminde olacak, sonra felaket geldiğinde “DEVLET NEREDE?” diyeceksiniz!.
Bugün; Korona19 Virüsü tedbirlerini almayanlar nasıl ki karşısındaki insana hastalık bulaştırıyorsa, Doğayı tahrip edenlerde kendi çıkarları için insanları acımadan felakete sürüklüyorlar.
Acılı günlerde de, normal günlerde de bizler uyarıcı görevlerimizi yapacağız.
Sıkıntı yaşayan Çiftçilerimize Allah kolaylık versin, devletimiz mağdur olan insanlara mutlaka gerekli yardımız yapacaktır, ancak bundan sonra Çiftçilerimiz yaşanacak felaketler karşısında daha dikkatli ve duyarlı olmalılar.
Çiftçilerimiz mutlaka TARSİM SİGORTASINI yaptırmalıdır.
Hayvan üreticileri mutlaka Hayvanlarını Sigorta yaptırmalıdır.
Gayri Menkul sahipleri mutlaka DASK Sigortasını yaptırmalı ki, sıkıntı veya felaketten sonra daha fazla üzülmesin.
İşin aslı şu, ülkemiz dışında hiçbir devlet kurallara uygun hareket etmeyen insanlara herhangi bir ödeme yapmıyor.
Deprem sonrasında mesele DASK Sigortası olmayan konutların enkazlarına Devlet karışmaması gerekiyor, DASK Sigortası olmayan konutların enkazını devlet kaldırdığında bunun bedelini alması gerekiyor ama, Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz o kadar büyük ve kadirşinas ki, bugüne kadar hiçbir vatandaşını mağdur etmedi.
Evet; Devletimiz bizlerin zor anlarında yanımızda olması gerekir ama, bizlerde vatandaşlık görevimizi azda olsa yapmalıyız.
Bizleri ziyaret eden yetkililere ve siyasetçilerimize her şunu ifade ettik; Çiftçilerimiz artık ürünlerini mutlaka TARSİM Sigortası yaptırsın bu konuda sizlerde çiftçilerimizin bilinçlenmesine katkı sağlayınız” dedik, bundan sonrada aynı düşüncelerimizi her fırsatta ileteceğiz.
Doğa ile Güreşenler bedel öder” diye başlığımızı yazdık, bugün bedel ödeyenler Doğayı tahrip edenler anlamında söylemedik, lakin birleri Doğa ile oynadığı için yağışlar ve fırtınalar yoğunlaştı.
Bizlerin Doğayı tahrip etmemesi yetmiyor, önemli olan herkesin Doğaya sahip çıkması ve tahrip olmasını önlemesidir.
Korona 19 Virüsünün çıktığı ülke Çin olduğu halde, Virüs bütün dünyayı yakıp kavurmaya başladı, bu Musibetinde yine insanlara anlatmak istediği önemli noktalar vardır, Virüsün nedenlerini anladık mı?.
Korona19 Virüsü Çin devletinde çıkmasına rağmen, bedelini bizler ülke olarak 5 bin insanımızı kaybederek ödedik, milyonlarca Lira ekonomik zararla halen bedel ödemeye devam ediyoruz.
- yüzyılda insanlar daha bilgili ve bilinçli olması gerekirken, ne yazık ki kişisel çıkarlar, milletleri felakete sürüklemeye devam ediyor.
Cenabı Allah Niksar’a ve ülkemize bir daha felaketler yaşatmasın.
Günün Sözü: DOĞA İLE DEĞİL, BOĞA İLE GÜREŞİLİR.
YORUMLAR