Cemalettin Bilgin

BİRDE BU ÇIKTI!

MAĞDUR EDEBİYATI ÇIKMAYA DEVAM EDİYOR!.

EYT  DEN SONRA ŞİMDİDE “STAJ MAĞDURU SİGORTALILAR” çıktı!.

Ne günlere kaldık?

AK Parti hükümeti insanlara o kadar çok şeyler verdiki, ne kadar çok imkan verdi ise, o kadar karşılığında kötülük görmeye başladı!.

Kimse kusura bakmasın, bizler EYT ye karşı idik, karşı kampanya falanda yapmadık tabiki ama, AK Parti EYT yi çıkartarak ciddi ekonomik zorlukların altına giri verdi!!!

40 yaşında emekli olan bir insanın yükünün altından çıkmak kolay değil.

Hükümet çaresizlik içinde 4 milyon insanın haklı isteğine fazla dayanamadı ve Emeklilik yaşının 1999 da düzenlenesi karşısında fazla direnç gösteremedi.

Bir emeklinin devlet tarafından maaşının karşılanması için, devlette 3 Sigortalı çalışan olması gerekir!.

Bugün ülkemizde 3 çalışan sigortalı olur ise, 1 emekliye maaş ödeme şansı var.

Peki 1 emekliye bakacak 3 sigortalı çalışan varmı?

Asgari ücret 8500 TL oldu.

Emekliye en az 5500 TL olduğu söyleniyor.

Her emekli insan emekli olduktan sonra rahat yaşamak istiyor!.

Emekli olan insanın günümüzde rahat yaşaması için hiç değilse evinin olması gerekir.

Emekli olan insanımızın çoluk çocuğu varsa, torunları varsa, aldığı maaş nasıl harcanacak?

Bir konuya dokununca, bunun altından kalkmak mümkün değil.

Hani deriz ya; “BİR DOKUN, BİN AH İŞİT” diye.

Şimdi bizler, stajyer öğrencilerin meselesine dokununca “bin ah işiteceğiz ama, buna dokunmak zorundayız!.

Hükümet meslek liselerinde okuyanlara şunu demiş; “sevgili çocuklar, lise son sınıftan sonra hayata atılacaksınız, liseden sonra Üniversiteye gidemeyenler son sınıfta işletmelere  gidin orada hayatın gerçeklerini öğrenin ve okuldan mezun olmadan bir meslek sahibi olun, lise son sınıfta meslek sahibi olup hayata alınmanız için sizleri işletmelere gönderiyoruz, orada alacağınız meslek sahipliğine yön verilecek, bu zaman içinde sizlerin sağlık sigortasını devlet olarak ben ödeyeceğim, sizlerde staj yaptığınız yıl için, işletmeler tarafından cep harçlığı olarak ödeme yapacaklar, önemli husus şudur, sizlerin meslek sahibi olmanız için son yılınızda böyle bir imkan sunulmuştur, sizlere sunulan bu imkanla aynı zamanda ülkemizde ara elamanı ihtiyacının giderilmesine de katkı sağlamış olacağız” denmiştir!.

Devletin vermiş olduğu bu imkan bugün devletin, yani hükümetin karısına bir direnme gücü olarak çıkmaktadır!

Hükümet, meslek lisesi mezunu olmak isteyenlere, hem kendileri için, hem de ülkemizde 12 yıllık eğitimden dolayı ara elamanı sıkıntısının kısmen giderilmesi için sunduğu imkanlar, kendisine kurşun olarak çıkacağını hesap etmemiştir!!!.

Yanlış bir ifade kullanmak istemem, insanların emeklerinin de boşa gitmesini istemem ama, gerçekleri ortaya koymak zorundayız.

Meslek lisesinden mezun olmak için kaç öğrenci başarılı bir şekilde okuldan mezun oluyor?

Meslek lisesinden mezun olmak için, staj gören öğrencilerin arasından kaç tanesi meslek öğrenerek mezun oluyor?

Resmi kurumlara staj görmek için öğrenciler alınmasa, öğrencilerin çoğu staj yapacak işletme bulamazlar!

Ülkemizde  pek çok  şeyde olduğu gibi bu öğrenci stajlarında da bütün sıkıntılar Halının altına süpürülüyor!!!

Öğrenci 12 ci sınıftan mezun olmak için stajın amaçları ve hedeflerini değil, son sınıfta hangi resmi kurumda staj yaparken, daha çok ücret alırım”  noktasındalar!!!

Yani; ben liseyi bitirince hemen nasıl bir meslekte çalışırsam hayatıma devam ederim, aileme katkı sağlarım” düşüncesinde değiller!!!

Bugün bakıyoruz ki, ülkemizde EYT ile 40-41 yaşında emekli olanlar ortaya açıktı, bundan sonra öğrenci iken STAJ yapanlar gündem oluşturmaya çalışıyorlar.

Ülkemizdeki Meslek Liselerinden mezun olan her insan artık “Staj mağduru” gibi sosyal medyada yerini almaya başlamıştır.

Seçimler yaklaşırken bu konu muhalefetin gündemine tam oturursa şaşırmamak gerekir!!!

Halk arasında şu sözler vardır; “İYİLİKTEN MAZAR DOĞAR” diye.

Devlet öğrencilere staj hakkı verdi ise, bunun karşılığı meslek liselerinde okuyan “öğrenciler erken emekli olsun” diye vermedi, “ülkemizde ara elamanı meselesinin çözülmesi, öğrenciler Üniversiteye gidemeseler de, 1 yıl staj yaptığı için hayata rahat atılsın” diye vermiştir.

Son günlerde sosyal medyaya bakıyoruz, bir hayli “Staj hakkımız verilsin” gibi mesajlar görüyoruz!.

Öğrenci daha kendisini tam yetiştirmemiş, meslek lisesi mezunu olacak Bilgisayarı dahi tam kullanamazken, yaşadığı şehirde; Kaymakamlık makamını, belediyeyi vel hasıl önemli kuruluşları  dahi bilemeden mezun olacakken, kendilerine verilen imkanı güzel kullansın, “liseden mezun olunca hayata atılacak şekilde yetişsin” derken, bugün 16-17-18 yaşında öğrenci iken erken emeklilik hakkımı isterim” diye bir toplulukla karşılaşınca şaşmamak elde değil.

Bugün belli kesimlerde; “bana hakkım verilsin de devlet batarsa batsın banane” diyen bir kitle ile karşı karşıyayız.

Ülkemizin en büyük problemi “muhalefettir”.

Muhalefet iktidara gelmek için her yolu meşru görüyor, kitlerin haksız isteklerini yapma vaatlerinde bulunuyor!!!

EYT lilerin ülkemiz ekonominse olan yükünün ciddi rakamlara ulaştığını, bu rakamların verilmesi için yeni kaynakların mutlaka bulunması gerektiğini, bulunacak kaynakların başında, “Cezalar, vergilerin artması” gelecektir!.

Dünyanın hiçbir ülkesinde; 41 yaşında emekli insanlar yoktur.

Ben erken emekli olmak için işe girdim diyen bir kitlede yoktur.

Ben işe girdim, 5 bin gün sigortam yattı, emeklilik hakkı kazandım” diyerek eylem yapan ülke insanı da yoktur, ama ülkemizde seçimlere giderken ne yazık ki erken emekli olma hakkını kazanan 5 milyon insan vardır.

Günümüzde şu mantık yerleşmeye başlamıştır. “ben ticaret yapayım, devlete ergi vermeyeyim, ben ticaret yapayım, devlet benden fazla emeklilik payı istemesin ama emekli olduğumda devlet bana yüksek maaş ödesin, ben işte çalışmadan yaşamak istiyorum, devlet bana baksın, sosyal yardımlaşma vakfı tarafından benim ihtiyaçlarım karşılansın, belli bir yaşa geldiğimde, hayatımda sigortam az miktarda ödemiş olsam da devlet beni emekli etsin” diyen bir kitle oluşturulmuştur.

Bugün ara elemanı sıkıntısı yaşayan ülkemizde, iş beğenmeyen, işe girdikten sonra işi savsaklayan, “neden işini düzgün yapmıyorsun” diyen yetkiliye kafa tutan, kendisini fazla yormamak için işe gitmeyen ve işe gitmediği halde, işe zarar verdiği halde işten ayrılan kişiler Avukatlara koşarak” ben işten çıktım işyeri hakkımı vermedi” diyerek dava açılmasına neden olan, profesyonel mantıkla yürütülmeyen işletmelerin karşısına çıkan çeşitli kanunu zorlukların altında doğranan işletmeleri görmek mümkündür.

Bu kadar curcunanın altından kalkmak için, çok yürekli olmak ve ülkeyi ekonomik olarak yıkmak isteyenlere karşı direnç gösterecek yöneticiler gerekir!.

İşimiz zor; “Allah Devletimize zeval vermesin”.

Allah Devletimizin güçlenmesini, milletimizi huzurlu ve mutlu edecek devlet yöneticilerine güç ve kuvvet versin.

Günün Sözü; Güzel günlere giden yol, sabır ve duadan geçer..

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.