18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferinin 107. Yıl Dönümü Kapsamında Niksar’da Tören Düzenlendi.
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferinin 107. Yıl Dönümü dolayısıyla Harmancık Mevkii 80. Yıl Şehitler Anıtı önünde tören düzenlendi.
Törende Niksar kaymakamı İlhami Doğan, Belediye Başkan Vekili Salih Gürel ve Türkiye Harp Malulü Gazi Şehit Dul ve Yetimler Dernek Başkanı Şuayb Uysal tarafından Şehitler Anıtı’na çelenkler sunuldu.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitlerimizin manevi huzurunda bir dakikalık saygı Duruşu ve müteakiben İstiklal Marşı’nın okunması ile Türk Bayrak’ı göndere çekildi. Niksar kaymakamı İlhami Doğan Şehitlik Anı Defteri’ni imzaladı.
Öğrencilerimiz şiirlerini okuduktan sonra İlçe Jandarma Komutanlığı personeli Üsteğmen Gökhan İNCE tarafından günün anlam ve önemini belirten konuşma yapıldı.
Akabinde Harmancık ve Melikgazi Kabristanlığındaki Şehitlerimizin mezarları ziyaret edilerek karanfil bırakıldı. İlçe Müftüsü İlhami Şahin tarafından dualar okundu.
Sonrasında Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonunda Niksar Nizameddin Yağıbasan Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesinin Hazırladığı program başladı.
Halk Eğitim Merkezinde sunucu “Sen misin ey millet, yıkıntılar arasından bir çığlıkla kopan. Sen misin ey vatan, beyaz gelinliği çamurlara bulanan. Şehidimin kanı gelinime kına olmuş, baharlara vuslat, kalplere türkü olmuş. İşte burası benim memleketim. Uzanmış da hain eller yüreğine, boğazına zincirler vurmu. Bir ses yükselir Anadolu’nun bağrından: ‘’Ya İstiklal Ya Ölüm!’’ Gözümüzü kırpmadık, savunduk hırsla Tüfeğimizde mermi yokken bile, boyun eğmedik asla düşmana. Vatan sağ olsun, bu uğurda akan kanlar helal olsun. Aziz şehitlerimiz ruhlarınız şad olsun.” Diyerek programı başlattı.
Ardından Cumhuriyetimizin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve ebediyete intikal eden aziz şehitlerimizin manevi huzurlarında bir dakikalık saygı duruşuna duruldu ve İstiklal Marşı okundu.
Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Niksar Nizameddin Yağıbasan Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesinin okul müdürü Yusuf Beyazıt yaptı.
Yusuf Beyazıt “Sayın Kaymakamım, Sayın Belediye Başkanım, Değerli Protokol Üyeleri ve sevgili öğrenciler; Çanakkale kanın toprağı boğduğu, toprağın kana doyduğu; mavinin kızıl kızıl aktığı yerdir. Çanakkale, boğazın gırtlağına kadar gemiye, gülleye, silaha ve insana doyduğu ve yutkunamadığı yerdir.
Çanakkale, tarihin ellerini yüzüne kapatıp utanca boğulduğu, tarihin dudaklarını uzatarak alınlardan öpüp onurunu kurtardığı yerdir.
Çanakkale, Truva’da savaşan atalarının torunlarından utandığı; Malazgirt’te, Çaldıran’da savaşanların torunlarından gururlandığı yerdir.
Çanakkale, sarı saçlı bir komutanın tarihe ilk büyük selamını verdiği yerdir.
Birinci Dünya Savaşı’ndan bir kesit olan Çanakkale savaşları İngiliz ve Fransızların, İstanbul’a ulaşmak, hasta adam olarak gördükleri Osmanlıyı savaş dışı bırakmak, can çekişen dostları Rusya’ya destek gönderme, Osmanlı‘nın Kafkas ve Süveyş Cephelerini bitirip Osmanlı’yı yıkarak ve bir an önce savaşı bitirip topraklarına toprak katmak amacıyla başlattıkları savaştır.
Bu amaçları gerçekleştirmek için dünyanın en güçlü donanmasını hazırlayan İngilizler ve Fransızlar sırf amaçlarına ulaşabilmek için türlü oyunlar ve entrikalar oynamaktan da geri durmamışlardır. Avustralya, yeni Zelanda, Hindistan gibi sömürgelerden kandırıp topladığı birçok masum ve hatta Müslüman insanı Osmanlı halkıyla karşı karşıya getirip adeta kardeşi kardeşe kırdırtmışladır. İngilizler ve Fransızlar Sömürgelerden getirdikleri bu insanlara Türkleri medeniyetsiz, yamyam ve İslam Düşmanı olarak tanıtmışlardı ve askerlerine şu uyarıyı yapmışlardır. (Sakın Haa Esir Düşmeyin. Bu yamyam Türkler sizi pişirip yerler.)
Dönemin tanınmış genç şairi Rubert Brooke’ın düşünceleri sanki İngilizlerin hislerine tercüman oluyordu: genç İngiliz şair şöyle diyordu “İnanılmayacak kadar güzel bir şey bu. Demek Galata Kulesi toplarımızın altında paramparça olacak. Demek Türklerin denizi, top gümbürtüleriyle kana boyanıp, leş gibi olacak. Demek Ayasofya’nın mozaiklerini, halılarını yağmalayacağız. Hayatımda Hiç bu kadar mutluluk hissetmemiştim. Birden anladım ki, çocukluğumdan beri hayatımın tek arzusu İstanbul’a karşı askeri bir harekâta katılmakmış İngilizler ve müttefikleri Osmanlı devletini en zayıf anında yakaladıklarına inanıyor ve Çanakkale’yi geçerek İstanbul’a girecekleri ve Devleti dağıtacaklarına kesin gözüyle bakıyorlardı. Öyle ki İngiltere Başbakanı Loyd George şu alaycı cümleleri sarf ediyordu: “TÜRK MİLLETİ SADECE BİRİNCİ SINIF DÖVÜŞEN BİR KALABALIKTIR”. (23)Aynı alaycı Tavrı İngiliz Deniz Bakanı Winston Churchill de devam ettiriyor ve “TÜRKLER Mİ? BİR ELİMİZİ ARKAMIZA BAĞLAR VE DİĞER ELİMİZLE YENER GEÇERİZ O MİLLETİ” diyordu.
Bu kirli oyunlarını uygulamaya geçirmek isteyen İngiliz ve Fransızlar 18 Mart 1915 günü çelik zırhlı donanmalarıyla Çanakkale’ye en büyük saldırılarını gerçekleştirdiler.
Evet, artık Bu gün Türkler için namus günüydü. Belki de vatanlarını ebediyen kaybedecekler ve emperyalistlere köle olacaklardı çünkü şimdi karşılarında âlemi kendilerine köle yapmak isteyen, bunun için kan döken, zulüm yapan milletler vardı, Akif misali “Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela…”
Sonuçta 18 Mart günü Ehliyetli ellerde sevk ve idare edilen kahraman askerlerimiz hayatlarını hiçe sayarak kanlarını fedakârca akıttılar.
Nusret isimli mayıncı gemimizin zekice döşediği mayınlar ve Seyit onbaşımızın Rabbine yakarışları ile olağanüstülükle kaldırdığı 276 kilogramlık toplarımızın darbeleri Çanakkale’yi itilaf donanmasına adeta mezar yaptı. Ve bu sayede düşmanların en modern donanması onların hayalleriyle birlikte boğazın serin ve karanlık sularına gömülü verdi.
Bozkırın o güne kadar deniz görmemiş çocukları, o gün sanki kırk yıldır denizlerde savaşıp da usta piri reisler, barbaroslar olmuşlardı. Bu kahramanca direnişin sonucunda İtilaflar 7 modern savaş gemisini ve binlerce askerini kaybederek geri çekilmek zorunda kaldılar.
Denizde başarısız olan itilaflar bu sefer de karadan şanslarını denediler. Ancak Gelibolu’da yapılan Çanakkale kara savaşlarında da itilaflar beklemedikleri güçlü bir savunma duvarına çarptılar. Özellikle Conkbayırı’nda düşman ilerleyişini süngü savaşıyla kazanan Mustafa kemal Arıburnu’nda askerlerine “ben size sadece taaruz emretmiyorum ben size ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize yeni kuvvetler geçebilir” emrini verdi. Sonuçta itilaf askerleri Arıburnu Conkbayırı Anafartalar kireç tepe gibi yerlerde yine büyük hezimetlere uğradılar ve Gelibolu’dan çekilerek geldikleri gibi geri gittiler. Böylece tarihimize altın harflerle yazılacak olan Çanakkale destanı doğdu. Peki, bu başarının şifresi neydi? Neydi yedi düvele karşı savaşan ve bu vatan için şehit olmaktan çekinmeyen kahramanlarımızın yüreğini çelik gibi yapan. İşte Bu Şifre “ALLAH (C.C.)BİZİMLEDİR.”
Tarih tarih olalı böyle bir savunma muharebesi kaydetmemiştir. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar küçük bir yarımada üzerinde bir milyona yakın insan kitlesinin kullanıldığı görülmemiştir Çanakkale muharebemesi Mehmetçik için bir saygı ve şükran buketi olmuştur. Çanakkale Müdafaası yapılmış ve kazanılmıştır. Görev orada savaşan komutan ve askerler için bitmiştir. Ancak bizler için yeni başlamaktadır. Hepimiz şunu iyi bilelim ki, Çanakkale de kanlarını akıtanlar ölmek için ölmediler. Şehitleri büyük yapan onların ölüm sebepleridir. Onlar hep bu TARİH,BU NAMUS VE BU VATAN için yani BİZLER için can verdiler. Onların kan borcunu bizde son nefesimize kadar ödemeliyiz. Sadece Çanakkale de değil bu vatan için geçmişten bu güne kadar şehit olan tüm canlarımızın ruhu şad olsun.” dedi.
18 Mart Çanakkale Şehitleri Anma Günü münasebetiyle düzenlenen Şiir ve Kompoziyon yarışmalarında birinci olan
eserler okundu. Şiir yarışmasında 1. Olan Şehit Bülent Ay Ortaokulu öğrencisi Utku Bora ERTUBAY ve kompozisyon yarışmasında 1. Olan Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi Gülşen YAYLACI eserlerini okudular.
Akabinde ‘’Çanakkale Zaferi ‘’ temalı sinevizyon gösterisi izletildi.
Niksar Nizameddin Yağıbasan Mesleki Ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencilerinin hazırladığı “Çanakkale Şehitlerine” adlı video gösterimi, akabinde “Çanakkale Geçilmez” adlı oratoryo sunuldu.
Çanakkale’de yazılan destan aziz şehitlerimizin emsalsiz fedakârlıklarıyla tarihe damgasını vurmuştur. Her yılın mart ayında takvimler 18’i gösterince bu milletin damarlarından hasret sızmaktadır. Yüreği kocaman vatan evlatları, sizi unutmadık. Bu vatanın her karış toprağı hatıralarınızla dopdolu. Şehadet şerbetini tatmış aziz ecdadımız vatan size minnettardır. Bu gaye uğruna 2020 yılında şehit düşen Uğur Bora’nın slaytı izletildi.
18 Mart Çanakkale Şehitleri Anma Günü Münasebeti ile Niksar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlenen Resim, Şiir ve Kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi
Resim yarışması birincisi Ulvi Saime Kaya İlkokulu öğrencisi Osman Kağan Tuğlu
Şiir yarışması birincisi Şehit Bülent Ay Ortaokulu öğrencisi Utku Bora Ertubay
Kompozisyon birincisi Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi Gülşen Yaylacı’ya ödüllerini Niksar kaymakamı İlhami Doğan verdi.
Resim Yarışması ikincisi Gürçeşme İlkokulu öğrencisi Aynur Aydın
Şiir yarışması ikincisi Gürçeşme Ortaokulu öğrencisi Yusuf Sami Üstün
Kompozisyon ikincisi Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi A. Zeynep Arslanyürek’e ödüllerini Niksar Belediye Başkan vekili Salih Gürel verdi.
Resim Yarışması üçüncüsü TOKİ Ulucan İlkokulu öğrencisi Başak Bayrakçıoğlu
Şiir yarışması üçüncüsü Gazi Ahmet Ortaokulu öğrencisi Ceylan Durmaz
Kompozisyon üçüncüsü Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi Yiğit Akbolat’a ödüllerini İlçe Jandarma Komutanı Jandarma Üsteğmen Gökhan İnce verdi
Niksar İlçe Müftülüğünce “18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi” etkinlikleri kapsamında devletin bekası, milletin huzuru için iman dolu göğüsleriyle Çanakkale’yi geçilmez kılan, Anadolu’daki Milli Mücadele’nin meşalesini ateşleyen şehitlerimizin kutlu mücadelesini diri tutmak amacıyla ilçede lise öğrencileri arasında “Çanakkale Ruhu” temalı şiir yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Yarışmada,
Birinci olan Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi Yiğit Akbolat
İkinci olan 15 Temmuz Şehit Erdem Diker Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi Semih Kaan Tosun
Üçüncü olan Prf. Dr. Mustafa Erol Turaçlı Fen Lisesi öğrencisi Gülşen Yaylacı
Niksar İlçe Müftülüğünce “12 Mart İstiklal Marşı’nın Kabul Edildiği Gün ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü” etkinlikleri kapsamında Kurtuluş Savaşı’nın amacı ve ruhunu, milletin bağımsızlık istek ve azmini dile getiren İstiklal Şairi’nin dizelerinde hissettiğimiz milli ve manevi ruhu yansıtacak ve yaşatacak şekilde Niksar genelinde ortaokul öğrencileri arasında “Yüreklerde Akif, Dillerde Hürriyet” adlı kompozisyon yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Birinci olan Şehit Bülent Ay Ortaokulu öğrencisi Buket Gül
İkinci olan Şehit Bülent Ay Ortaokulu öğrencisi Selinnur Dilmeç
Akabinde Kentpark Sosyal Tesislerinde Şehit ve Gazi aileleri onuruna düzenlenen yemek programına geçildi. Yemek programına Niksar kaymakamı İlhami Doğan’ın eşi Hümeyra Doğan hanımefendi, Niksar kaymakamı İlhami Doğan, Niksar Belediye Başkan Vekili Salih Gürel, İlçe Cumhuriyet Başsavcısı Servet Cem Toplar, İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Gökhan İnce, İlçe Emniyet Müdürü Nurettin Saçkan, Gazilerimiz, Şehit Aileleri, Kurum Müdürleri, öğretmen ve öğrenciler katıldı.