Cemalettin Bilgin

Tokat Bölgesi Kırmızı Boyalı!.

Korona Virüsün gitmesini beklerken, hastalık Tokat bölgesine yapıştı gideceği yok.

Havaların ısınmaya başlaması ile birlikte halkın daha çok cadde ve sokaklara çıkma isteklerini görünce inşallah şu hastalık belası kısa zamanda bölgemizi ve ülkemizi terk eder diye düşünürken son iki hafta içinde hastalık bölgemizde patlama yaptı sanki.

Tokat bölgesi neden Kırmızıya bu kadar boyandı?,  sorunun cevabını yetkililer mutlaka verecek veya cevabını biliyorlardır.

2 hafta önce Niksar, yeşil ve Mavi renkli olmaya başlamıştı, bu iki rengi görünce; “oh nihayet halkımız daha rahat olacak, Bahar geliyor” demişken hastalık zirve yapınca üzüldük.

Hastalığın geçmesi için olmazsa olmaz 3 kural var; MASKE+MESAFE VE TEMİZLİK kuralları.

MASKE+MESAFE VE TEMİZLİK kurallarına uyulduğunda kesinlikle hastalık inişe geçiyor, lakin uygulamadan vazgeçildikten sonra ne yazık ki hastalık birden zirve yapmaya başlıyor.

Ülke genelinde yeni Pandemi uygulaması başladı.

Korona Virüs denetimleri daha öncede farklı uygulamalar içinde idi, artık uygulama görevlileri daha sıkı denetim yapacak şekilde düzenlendi, aynı zamanda, halkın içinden binlerce sivil görevli denetimlerde görev aldı.

Yeni uygulama çok doğru bir kararla hayata geçmiş oluyor.

Hangi il veya ilçe kurallara uyarak uygun haraket ediyorsa mükafatı serbest yaşamak, halkın daha rahat yaşamasını sağlamak, kurallara uymayan bölge insanları ise sıkı denetimlere tabi olarak hayatları daha kısıtlayıcı olmaya devam edecek.

İddia ediyoruz, halkımız 3 ana kurala 10 gün uygun hareket etsin kesinlikle bölgemiz, Yeşil ve Maviye dönüşecek o zaman Lokantalar, Kahvehaneler, Spor alanları açılacak, insanlar baskı altından kurtulacaktır, lakin serbestlik olması 3 ana kuralın uygulamasının kalkması anlamı taşımıyor.

Serbest olmanın en büyük özelliği Cumartesi ve Pazar günlerinin yasak kapsamından kalkması ama MASKE+MESAFE VE TEMİZLİK kurallarının aynen devam etmesi demektir.

Yeni kuralların uygulanması ve sonuç alınması halinde aylardan beri kapalı olan Kahvehanelerin ve Lokantaların açılmasına neden olacaktır.

Yeni uygulama bir anlamda OTO Kontrol sisteminin uygulanmasıdır, yani halkımızı, yine halkımız içinden olan insanlar denetleyecek, bu denetimler gerçekten sağlıklı uygulanması halinde hastalıkla savaşta başarı sağlanacaktır.

Devletimiz yani Valilikler ve Kaymakamlıklar Hastalığın yayılmaması için Cumhurbaşkanlığı, Sağlık bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının kurallarını harfiyen uygulamak için yoğun gayret sarf ettiler.

Ülkemizde ve bölgemizde Hastalığın yayılmaması için yapılan çalışmalar taktire şayandır, hata yapılmamışmıdır?, diye soranlara, “tabi ki hatalarda yapılmıştır” ama sonuçta insanın olduğu her yerde hatalar vardır.

Hata aranırsa mutlaka bulunur önemli olan hatanın sürekli olmamasına dikkat etmektir.

Bir hata örneği verelimi?.

Sağlık Bakanı sayın  Dr. Fahrettin Koca geçen hafta bir cenaze Namazına katıldığı için siyasetçilerden bir tanesi sayın Bakanı eleştirdi, sayın Sağlık Bakanı da kendisine yapılan Cenazeye katıldığı için yapılan eleştiriye; “özür dilerim bunu öngörmem gerekirdi” diyerek ilginç bir açıklamada bulundu.

Sağlık Bakanı bu Pandemi döneminde en popiler bakan konumuna gelince sanırım halkın ve hatta siyasetçilerin kendisine yaptığı övgüler ağırlığını kaldıramayınca gereksiz bir siyasi polemiğin içine giriverdi.

Sağlık bakanımız ülkemizin en öncelikli konusu Korona hastalığından kurtulmak olunca bütün açıklamaları kendisi yaptı, son aylarda biraz kendisini açıklamalardan çekse de her insanın bildiği devlet adamdı konumuna geldi.

Sağlık Bakanımız sayın Fahrettin Koca bugüne kadar vermiş olduğu sağlık çalışmasını küçük bir hata ile nerede ise son verecekti, çok şükür ki, devletimizin başında sayın Cumhurbaşkanımız olduğu için onun hoşgörüsü içinde konu kısa zamanda kapanmış oldu.

Sağlık Bakanımızın diğer bakanlıklardan aslında çok farkı yok, gündemin 1. Maddesi sağlık olduğu için yaptığı her basın toplantısı ve konuşmalarında samimi oluşu onun halkın gözünde popiler yaptı, ama bir cenazeye katıldıktan sonra kendisine yapılan küçük bir eleştiri için hemen kameraların karşısına geçerek; “hata yaptım önceden öngörme gerekirdi” diyerek en büyük hatayı yapmış oldu.

Evet;  ülkemizde Pandemi mücadelesi kapsamında cenazelere katılım sınırlı sayıda olacaktı ama bazen istisnalar oluyor, elde olmayan şartlar oluşuyor.

Sağlık bakanının ve diğer bakanların ve sayın Cumhurbaşkanımızın cenazeye katılması normal, ama öngörülemeyen sayıda halkın cenazeye katılmasını engellemek bazen mümkün olmuyor, sayın bakanın katıldığı cenaze de halkın büyük katılım sağlamasından kaynaklıdır, böyle durumlarda karşı tarafların eleştirileri olacağını unutmamak gerekir ve siyasetçi her yaptığı harekete, konuşmaya, yaptığı çalışmaya dikkat etmeli, bazı sözleri duymamazlığa gelmelidir.

Korona Virüsle en güçlü mücadeleyi yapan Cumhurbaşkanımızı bile çok acımasız eleştiren kişilerin olduğu yerde sağlık bakanının eleştirilmemesi asla mümkün değildir, bakmayın siz bazı insanların gaz verdiğine!.

Sonuç şudur;  sayın Cumhurbaşkanımızın katıldığı bir cenazeye, Sağlık Bakanımızın katılması doğaldır, gerçekleşen dini bir hizmetten dolayı da kimseden özür dilemeye gerek yoktur!.

Bazen susmak, konuşmaktan daha sağlıklıdır.

Atalarımız ne demiş; “KONUŞMA GÜMÜŞ İSE, SUSMAK ALTINDIR” Sağlık Bakanımız Altın değerinde olan bir konumda susmayı tercih ederek konuşarak hata yapmıştır.

Bakınız Anadolu’nun bir köşesinde yaşayan bizler bile, bu ülkeye kıymetli hizmetler yapan bir bakanı eleştirmek durumunda kaldık!.

Ülkemizde Ana Muhalefet partisi lideri bu ülkenin selametini istese, her şeyden önce “ÇİN den alınan Aşıların ücretsiz aldınız, sonra fatura kestiniz” diyerek gereksiz polemikler yaratmazdı!.

Bölgemizin Kırmızılığından bahsederken iş döndü dolaştı işin başındaki sayın bakanla sonuçlanmış oldu.

Bir not daha düşelim.

İnsanlarımız 1. Doz aşıyı yaptırırken, o anki görevliler 2. Doz aşının ne zaman ve hangi saatte yapılacağını aşı yapıldıktan hemen sonra aşı olan insanlara bildirmeleri gerekir, şu anki uygulama öyle değil, 2. Aşının olmasını sıkıntıya sokacak uygulama ile karşı karşıyayız.

Yani şu denmemeli; “2. Doz aşını 18-25 günleri arasında olabilirsin” deniyor, tek sonuç olmalı. “2. Doz aşın 18 Mart saat 10 da” dır denirse siste daha sağlıklı olacaktır.

Günün Sözü: MASKE+MESAFE VE TEMİZLİK KURALLARINA UYALIM.

 

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.