Bazen insanlar beceriksizliklerini, başkalarının üzerine atarak yaşamaya çalışır.
Ne yazayım? diye düşünürken, siyasetin kitlendiği bir konu aklıma takıldı.
Siyaset önemli bir hizmet alanı, neticede sevsek de sevmesek de bizleri siyasetçiler yönetiyor.
Siyaset denince aklımıza “teşkilatlar” geliyor. Belde teşkilatı, İlçe teşkilatı, İl teşkilatı ve Genel merkez teşkilatı.
Siyasette teşkilatlar çok önemli ve kıymetlidir, partilere hayat veren teşkilatlardır, gerçi ülkemizde çoğu zaman siyasi parti lideri teşkilatların önünde gözükse de, netice itibaren partilerin teşkilatları partilere hayat vermektedir.
Peki siyasi partilerin teşkilatları gerçek anlamda sağlıklı çalışıyor mu?.
Sanmıyoruz.
Aslında parti teşkilatlarını ayakta tutan teşkilatlar yani, ilçe başkanı ve yönetimler çok hayati öne taşımaktadır.
Peki teşkilatlardaki güç, teşkilat başkanlarına başta olmak kaydı ile bütün teşkilata yansır mı?
Sanmıyoruz.
Aslında güçlü bir teşkilat başkanı, güçlü bir yönetimin oluşmasını sağlar, ama bu böyle olmadığını pek çok insan bilir!.
Siyasi hıyarraşide teşkilatların önemini anlayabilmek için şunu bilmek gerekir.
Bir siyasi partinin genel başkanı ilçeye geldiğinde, kendisine şu soru sorulur; “sayın genel başkanım program nedir” dendiğinde verilen cevap çok anmalıdır. “arkadaşlar bizler bugün ilçe başkanının misafiriyiz, program onlar aittir” derler ve teşkilat başkanını toplum içinde onura eder, veya bir şehre iktidar partisinin bakanlarından bir tanesi gelse, bakana; “sayın bakanı programda ne var?” dendiğinde, “arkadaşlar bugün bizler teşkilat başkanımızın misafiriyiz, program akışı teşkilat başkanımızındır” der ve yine o partinin teşkilat başkanı olmak üzere teşkilat mensuplarını onura eder, o ilçe veya ilde belediye başkanlığı ziyaret eden partide olsa dahi, hatta çoğu zaman genel başkanlar ve bakanlar ilk ziyaretlerini teşkilatlara yapar, ama teşkilatın zayıf olduğu yerlerde çoğu zaman teşkilatlar baypas edilir, hatta milletvekilleri bile “kendilerinde güç görenler” teşkilatlara uğramazlar!.
Belde, ilçe ve il başkanlarının maaşları yoktur, onlar yönetim kurulları ile birlikte gönül seferberliği içinde siyasi partilerine hizmet yaparlar, belki istisna durum olarak çok az sayıda teşkilat başkanları kendi kişisel çıkarları için her fırsatı kullanır servetine servet katabilir, bunun sayısı da çok azdır!.
Siyasi partilerin teşkilatları ile ilgili bir iki not yazdım bunun sayısını artırmak mümkündür tabi ki.
Para pul almayan, sürekli cebinden fedakarlık yapan bir teşkilat başkanına, partinin genel başkanı ve bakanları, “biz sayın başkanımın emrindeyiz bugün” dediğinde bu gaz ile teşkilat başkanı bir sonraki seçime kadar aldığı bu enerji ile koşar koşturur!
Peki bir teşkilat başkanı bu kadar fedakarlık yaptığı halde, genel başkan ı temsil ettiği halde teşkilat başkanın çoğu zaman adam yerine konmadan iş yapanlar olur ise, bu yapılan karşısında teşkilat başkanı ne yapması gerekir?
Siyasi partilerde teşkilatlar gerçekten çok önemlidir.
Teşkilat başkanı ve yönetimi halka karşı en sorumluluk taşıyan insandır.
Halkan gelen talepler karşısında teşkilat başkanının çok fazla yalan konuşma şansı yoktur, çünkü başkan sürekli halkın içindedir, ama Milletvekilleri veya bakanlar sürekli halkın içinde olmadıkları için, eskiden sigara paketi üzerine yazılan notlar gibi vatandaşa; “tabi ki sizin her telefonunun bizim başımızın üstündedir, telefonum 24 saat açık emrinizdeyiz, yeter ki seçilip Ankara’da TBMM ne giderlim” der, sonrası malum 5 yıllık vize alan milletvekillerini arayıp bulana aşk olsun.
İstisnalar vardır!.
Hatta çoğu zaman vatandaşa; sen merak etme kardeşim, bak ile başkanımız burada, bak Ali kardeşim burada benim, benim telefonuma ulaşamadığın zaman Ali kardeşime iletirsin” der!.
Siyasi partilere teşkilatlar çok önemli olduğu halde çoğu zaman teşkilatın esamesi okunmaz!.
Bazı siyasi partilerde teşkilatlar öyle hale gelir ki, seçimden seçime halk akla gelir, seçimden sonra halk unutulur, hatta teşkilatın içindeki yöneticiler bile unutulur!.
Peki; siyasi partilerde teşkilat başkanı parti genel başkanının temsil ettiği halde neden teşkilat başkanları çoğu zaman görmezden gelinir?.
Günümüzde çoğu zaman “seçim yasaları değişmeli” derler, aslında seçim yasalarından önce teşkilatların saygınlığının artırılması gerekir.
Her söz kıymetlidir ama birkaç kıymetli sözü paylaşarak yazıma nokta koymak isterim.
“Hayatta hiç bir karşılama Tesadüf değildir,
Karşılaşıp hayatına aldığın her insan,
Ya bir imtihandır…
Ya bir cezadır…
Yada Allah’tan bir lütuftur…
Allah doğru insanlar ile karşılaştırsın..”
Yine bir başka anlamlı söz; “Fazla fedakarlık kişinin kendi kul hakkına girmesidir”.
Derler ki; Malı mülkü değil, kaşı gözü değil, merhametidir insanı insan yapan.
Sanırım siyasi partilerin teşkilatlarından birkaç not yazarak hayatın akışı içinde yaşananlara dokunmaya çalıştık.
Ama yazılan yazıyı iyi okumak, sonra halka hesap vermenin ne anlam taşıyacağını iyi bilmek gerekir.
Siyasi parti teşkilatları çok önemli STK lardır.
STK lar toplum içinde kıymetli çalışma yapan hizmet alanlarıdır.
Halka samimi hizmet yapan teşkilatlar, her zaman şehirlerin geleceğine ışık tutar.
Ama bazen ışık yerine karanlık dehlizlere sokulan şehirlerde vardır, teşkilatların beceriksizliği sayesinde!.
Bizler karanlık dehlizlere girmek istemiyoruz, geleceğimiz aydınlık olsun, bu şehirde yaşamanın keyfini doya doya yaşamak istiyoruz!.
Sakın ha, teşkilat denince akla TV de yayınlanan “TEŞKİLAT” dizisi akla gelmesin.
Günün Sözü: Ben kral falan değilim, kuru ekmeğe talim olan kureyşli bir kadının oğluyum. Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v.)
YORUMLAR