Cemalettin Bilgin

Mücadele Yapmak Zordur!.

Nereden başlasa bilemiyorum!.

Dün bazı hususları yazarken şu düşüncelerimizi paylaştım; “Kendimi bazı sıkıntılı süreçlerden geri çekmek istiyorum, lakin olaylar ve yaşanan süreçler  beni Mıknatıs gibi adeta içine çekiyor!.

Cenabı Allah her insanı yaratırken onlara bir rol veriyor, o rolü bu dünyada oynamak zorunda kalıyoruz.

Hayatımız hep zorlu mücadelelerle geçiyor, bazı konuları zaman içinde yazmış olsak da,  yazamadığız yüzlerce konu var ve yazmamızda söz konusu olmayacak” dedim.

Dünkü yazımdaki konu belli, bu yaşadığız güzel şehirde bizlerin iradesi dışında birileri yaşadığımız toprakları zehirlemeye çalışıyor veya bizler öyle düşünerek bir mücadeleye başladık.

Nedir yapmak istediğimiz?, “DOĞAMI?, ALTINMI?” diyerek, yanlış yapıldığını düşündüğümüz bir konuyu halkımızla paylaşmak istedik.

Yazımın başlığında “Mücadele Yapmak Zordur!.” Dedim, gerçektende yapılan mücadele zordur ve mücadele yapılırken, kimden, nasıl katkı alabiliriz ve mücadelemizde başarılı oluruz?, düşüncesinin hakim düşünce olması gerekiyor.

Bizler daha önce pek çok mücadele yaptık, mücadele yaparken; “GÖKTE UÇAN KUŞTAN, TOPRAKTA YAŞAYAN SOLUCANDAN” medet umduk ve de doğru bir düşünce olduğu için başarılı olduk.

Mücadeleyi kimin başlattığı hiç önemli değil, önemli olan mücadele için çıktığınız yolda, kimlerle yol arkadaşı olduğunuzdur.

Bazı konuları zaman zaman paylaşıyorum, yapılan mücadeleden örnekler veriyorum, haklı olarak yapılan mücadeleden örnek vermek zorundayız, var olanı inkar mı edelim?.

Bazı insanlar söylenen sözün ne anlam taşıdığını, yazılan yazının ne anlam taşıdığını bilmeden, karşı tarafa ya saldırıyor veya suçlayıcı ifadeler kullanıyor.

Peki söylenen sözü iyi anlamadan  tepki vermek, yazılan yazıyı sağlıklı okumadan tepki vermek kime ne kazandırır?.

Mücadele neden zordur?, çünkü karşında güçlü bir yapı vardır, yapılan mücadele içinde devlet yetkilileri de vardır, çok büyük firmada vardı ama, yapılan mücadelede haklı iseniz, karşındaki kişinin veya grubun büyüklüğünün hiçbir anlamı yoktur.

Ne diyoruz?; “ZALİMİN ZULMÜ VARSA, MAZLUMUN ALLAHI VARDIR”.

Haklı mücadelemizde ilk önce Cenabı Allah’a sığınıyoruz, sonra haklı mücadelemizde başarılı olmak için dedim ya Gökte Uçan kuştan medet umuyoruz.

Yıl 1985 Niksar Spor Kulüp başkanıyım Niksar’da Futbol sahası Toprak zemin, seyircinin oturacağı Türbin yok.

Ben bir kulüp başkanıyım, sporcunun bütün ihtiyaçlarını karşılamak zorundayız, sporcular müsabakada maç yaparken seyirciye ihtiyaç var, seyircinin ihtiyacı olan gereçleri temin etmek bizim sorumluluğumuzda değil ama, seyirci ile muhatap olan kulüp başkanı ve yönetimi, dolayısı ile resmi olarak sorumluluk olmasa da, fiiliyatta sorumlu biziz.

Maçı izlemeye gelen Futbol  seyircisi sanki profesyonel takımız gibi, maçlara geldiklerinde oturacak bir oturak dahi olmayınca maç arası veya sonrası; Yönetim istifa” sloganı atıyordu, aslında seyircinin ve kulüp yönetimi olarak bizim muhatabımız, Belediye başkanı, Kaymakam, Vali, İl Spor Müdürü, buna rağmen “belediye başkanı istifa” diyerek oturacakları türbün talebinde bulunması gerekirken, muhatap olarak hep bizleri gördü.

Bir gün maç bitti yine seyircilerimiz bizim aleyhimizde “yönetim istifa, türbün nerede” deyince akşam arabası ile yola çıktım ver elini Ankara.

Sonuç; Ankara da yaptığım çeşitli temaslarda sonuca ulaşmanın mutluluğunu yaşadım ve 1985 yılının 12 ayında Türk Sporunu Teşvik fonundan 750 kişinin oturacağı Türbün Niksar’a direk gelerek kurulu sağlanmış oldu.

Niksar Spor bizim yönetimimizde 9 dalla müsabakalara katıldı, Türkiye Gençler  Halter müsabakalarının Niksar’da yapılmasını sağladık, Futbol takımımızda oynayan sporcular ADİDAS ayakkabı giyerek müsabakalara çıkıyordu, antraman malzemeleri farklı, maç malzemeleri farklı idi, devletin hiçbir kurumundan ekonomik destek almadık, 9 dalda müsabakalara katıldık, maçlara giderken Niksar Belediyesi araç verdiğinde bizlerden araç kirası aldı, bizde verdik!.

Yetmedi; Niksar’da DEVLET MİLLET İŞ BİRLİĞİ İLE YAPILAN FATİH İLK OKULUNUN YAPILMASINA  “500 MİLYON” NİKSAR SPOR KULÜBÜ OLARAK BAĞIŞTA BULUNDUK!.

Ağlamadık!, sızlamadık ama mücadele yaptık, mücadele yaparken asla kişisel hırs yapmadık, yardım etmeyenlere sitem ettik, hizmetin yapılmasında katkı yapan destek verenlere teşekkür ettik, ama mücadelemizi doğru zamanda, doğru yerde yaptık.

Ülkemiz Futbol sahalarında ülke genelinde 2 Futbol sahasında ışıklandırma sistemi vardı, 3. Işıklandırma sistemini 1985 yılında bizler yaptık, sporcularımız gece Niksar Şehir Stadında ışıklandırılmış Futbol sahasında antreman ve maçlar yaptılar!. Bugün bile bunu düşünmek Niksar için sanırım bir hayaldir!…

Sabah pastacı Tahsin usta ziyaretimize geldi, bir sürü site eden sözler sarf etti, ona kızmadık, darılmadık ama geçmişte yaptığımız Erbaa HES mücadelesi konusunda birkaç hatırlatma yaptım, Tahsin usta; haklısın” dedi, bir hayli sohbet yaptık ve gazetemizden ayrıldı.

İki önemli mücadeye kalkıştık, 1ci  mücadelemizi çok şükür Niksar halkı olarak kazandık, mücadeleye başladığım konunun ilk bilgisi bana Ekrem Buhan hocam verdi, yapılan mücadelede kendisinin emeği çoktur.

İkinci mücadeleyi bana bildiren arkadaşım, kardeşim Mahmut Aybak oldu, bana bilgi iletildiğinde hiç tereddüt etmeden konuyu hemen, İnternet üzerinden haber yaptım paylaştım, bu paylaştığım haberin halk tarafından duyulmasını istemeyenlere rağmen, hemen haberi halkımızın bilgisine sundum, kimin ne diyeceğini hiç düşünmeden!.

Bugün yapmaya çalıştığımız mücadelenin haklı bir mücadele olduğunu biliyorum, lakin bilgi kirliliği olduğu içinde biraz temkinli hareket ediyorum.

Dün olduğu gibi, bugünde; havadaki Kuştan, topraktaki Solucandan medet bekliyoruz, yardım istiyoruz, çünkü bu canlıların tek sahibi Cenabı Allah’tır, ona inancımız tamdır.

Kendimce mücadelenin nasıl yapıldığını, yapılacağını bildiğim için düşüncelerimi her alanda paylaşıyorum, benim düşüncelerime katılıp katılmamak işin içindeki arkadaşların taktiridir.

Dün olduğu gibi bugünde doğru yerdeyim, doğu yerde duruyorum!.

Maden ocakları çalışmasında henüz işin başındayız,şimdiden araya nifak sokmaya çalışanlar var, buna kendi açımdan asla müsaade etmeyeceğim, yapmam gereken bir çalışma olur ise, her zaman var olacağım, başka insanlarımız,  yapılan çalışmayı  başarıya götürürlerse onları canı gönülden alkışlayacağım.

Birileri mücadele yapıyormuş gibi gözüküp, mücadeleyi sekteye uğratmak istiyorsa ki öyle gözüküyor, onun takdirini halkımıza bırakırız!.

Günün Sözü; ŞEYTAN AYRINTIDA GİZLİDİR.

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.