Cemalettin Bilgin

KORONA!, AYLAN BEBEK!.

Aylan bebeğe sessiz kalan dünya, neden telaşa düştün?.

Daha dün gibi Aylan bebek Deniz sahilinde Sağ Yanağı tarafına yatmış insanlığa haykırıyordu; “ben AYLAN  bebek henüz Annemin  kucağında hayat  buluyordum, Annem aç iken bile benim karnımı Ana sütü ile doyuruyor, bana hayat veriyordu, annem doğduğu memleketinde bombaların katliamından kurtulmak için Türkiye’ye geldi, sonra normal bir hayat yaşamamız için AB ülkelerine gitmeye karar verdi, henüz emekliyordum, annem beni kucağına aldı, Denizden yaşamak için yola çıktığımı, bir başka ülkeye yolculuğa çıkmıştık, içinde oturduğumuz Lastik bot engin Denizlerin azgın sularına dayanamadı battı, ben ve ailemde  azgın suların derinliklerine kapılı verdik, sonrası malum, küçük bedenim Denizlerin azgın dalgaları sonunda Türk yurdunun Deniz sahiline vurmuş, dünyada yaşamak için Türk yurdunda fazla yaşamadık ama, hiç değilse ebedi yurdumda, ahiret yolculuğunda bir vatan toprağımız olarak gördüğümüz Müslüman Türk yurdunda kara toprağa konulu verdim, bu kısa hayat hikayemden ders alan varmıdır?, kısa hayat hikayemden ders alan oldu ise hakkımız helaldir, ders alan olmadı ise bizleri yaradan Yüce Allah’ın adaletine onları havale ediyorum, Allah her şeye kadirdir” diye tarihe not düşmüş oldu.

AYLAN bebeği unutanlar, Denizin dalgalarına bırakanlar, sahile vurmuş minik bedenini görmeyip milyonlarca insanın üzerine Bomba atanlar, Göklerden gelen esintinin sesini dinlemeliler, esintiyi dinlemeyip AYLAN bebeğin bedeni karşısında irkilmeyip kahpece atılan bombalara sessiz kalanlar, mazlumların ahının fırtına olarak tekrar eseceğini bilmeleri gerekirdi!.

AYLAN bebeğin cansız vücudu karşısında suskun kalanlar, dünyayı katliamlarla egemenliklerine alan, her türlü üstün silah teknolojilerine sahip ve her imkana sahip olan ülkelerden başlamak üzere  sert fırtınalar karşısında nasıl aciz kaldıklarına şahit olursunuz.

Allah verdiği nimetler karşısında her insanı denemeye alır, her millet, her insan bu dünyada imtihana tabidir.

Evet; dünya insanlığı hep birlikte imtihan içindedir, yapılan imtihanda sınıf içinde zayıf not alanlar, yüksek not alanla bir olmayacak ama, zayıf not alanlara katkı sağlamadığı için sınavda ortalama not alındığı için “Kurunun yanında yaş” da  sıcaklıktan nasibini alacaktır!.

AYLAN bebek, Denizlerin azgın sularında boğulurken, Deniz kenarında sağ tarafına yatmış şekilde can vermişken, ileri teknoloji ile öğünenler renkli hayatlarına devam ettiler, kimisi gözü doymayacak şekilde “petrolü çok severim “dedi, kimisi insanların üzerine bombalar atmaya devam etti, kimisi hayat mücadelesi  veren insanlara gaz bombaları attı.

AYLAN bebeğin çığlığını anlamayanlar, kimsesiz ve gariplerin sesine cevap veren yüce Allah bir musibeti dünyaya verdi ki, dünya insanlığı çaresizlik içinde kıvranıp her gün onlarca ölümle yüz yüze kaldı.

EY insanlık, sen neden öldün?.

Bizler Suriyeliyiz insan değilmiyiz?

Bizler Afganlıyız insan değilmiyiz?

Bizler Pakistanlıyız insan değilmiyiz?

Bizler Myambarlıyız insan değilmiyiz?

Bizler Kudüste yaşayan Müslümanlar, insan değilmiyiz?

Bizler Filistinliyiz insan değilmiyiz?

İnsanlığın bittiği yerde KORONA virüs, ortaya çıkar, Aylan bebeklerin hesabını sorar!.

Bakınız bu zulümler insanlığa ders olsun diye verilir!

Unutma;

Korona değildir aslında bu kadar can alan, kıyıya vuran çocuk cesetlerinin sızlayışıdır bu…
Depremler değildir bu bizi sarsan,  çöpten ekmek toplayan annenin yürek acısı, evine ekmek götüremeyip intihar eden babanın kahır gözyaşıdır bu…
Çekirge istilası değildir bu gelen,  gayrı meşru yoldan doğurulan ve poşete konulup diri diri çöp kutusuna atılan bebeğin feryadıdır bu…
Bu savaşlar sadece savaş değildir aslında; evinden, yurdundan sürülen, ailesinden koparılan yüz binlerin iniltisidir bu…
Afrika’da on binler açlıktan ölürken Avrupa’da insanların fazla yemekten hastalanmasının tezgahıdır ve adaletsizliğidir bu…
Müslüman olan iki tarafın tekbir getirerek birbirlerini katletmesinin acı karşılığıdır bu…
Çok su içiyor diye binlerce deveyi katleden sözde medenilerin pisliğinin sonucudur bu…
Kendi elimizle yakıp yıktığımız, talan ettiğimiz doğanın, evsiz bıraktığımız dilsiz yüz binlerce tepki veremeyen  hayvanın bedduasıdır bu…
Heyelanlar, seller, yangınlar değildir sadece üzerimize yağan belalar; Savaşta bütün ailesini kaybeden yetimin ölmeden önce “Sizi ALLAH’a şikayet edeceğim” feryadının ALLAH katında karşılık bulmasıdır bu…
Ve en acısı asırlardır müslümansız kalmayan Kabe ‘nin ALLAH tarafından müslümansız bırakılıp onu tavaf vazifesinin Ebabil kuşlarına verilmesinin, artık ümmetin tavaf etmeye bile layık görülmediğinin kahreden resmidir bu…

Evet; bu fırtına Denizlerde boğulup insanlığın yüzüne Deniz suları ile vuran AYLAN bebeklerin sesidir, iniltisidir.

Hani nerede insanlık?, dünya insanlığının katledilmesine sessiz kalan ABD.

Doğu  Türkistan’da Türkleri, Uygurlara insanlık dışı işkenceler yapan, katleden Çin, hani sizin teknolojiniz?, insanlık adına utanç günleriniz  artık yüzünüze vuruyor.

Kazakların, Kırgızların, Tatarların, Uygurların  yaşadığı bölgeleri  kan gölüne çeviren Rusya, hadi cevap versene?, neden çaresizsiniz bir Virüs karşısında?.

İtalya, Yunanistan, İran ne oldu sesiniz çıkmıyor, suskun kaldınız, aslında çaresiz kaldınız, çaresiz kalmak zorundasınız çünkü sizlerin ellerinde değil her tarafınızda insan katliamının kan izleri var.

Müslüman kılıklı, zalim Sudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri neden suskun ve çaresiz kaldınız?, İslam’ın bütün değerlerini ayaklar altına aldığınızda bunun cezasız kalacağınımı sanıyorsunuz?.

İnsanlık imtihanda; yapılan sınavda başarılı olanda, ikmala kalanda, dersten kaçanda, hocasına hesap verecektir.

2020 yılı insanlığın sınav yılıdır. Allah’ın emirlerine uyan, sınav sorularına sağlıklı cevap verenler, geleceğin lider ülkesi olacaktır.

Günün Sözü: 2020 YILI İNSANLIĞIN SINAV YILIDIR.

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.