Cemalettin Bilgin

ERBAA HAREKETLİ, NİKSAR HAREKETLENİYOR!.

Niksar ve Erbaa ilçeleri bölgesinde Maden arama çalışmalarına tepkiler her geçen gün büyüyerek devam ediyor.

Erbaa ilçesinde yapılacak olan Altın Madeni arama çalışmalarına bölge halkı çok ciddi tepkiler vererek, “Maden Erbaa’dan kıymetli değildir” sloganlarını yazarak meydanlara asarak tepki vermeye başladı, Niksar olarak yapılacak maden arama çalışmalarını geç öğrenilmesi dolayısı ile çalışmalara geç başlamış oldu.

Daha öncede notlar halinde yazmış idim Niksar’da 3 maden ocağı ruhsatı alınmış, Erbaa ilçemizde 1 tane.

Niksar’da 3 maden ocağı haberleri yayınlanmaya başlayınca, halkın tepkileri büyüyünce ilk toplantıyı Belediye Başkanı Özdilek bey yaptı,kendisine ulaşan bilgiler ışığında biz basın mensupları ile düşüncelerini paylaştı, daha sonra Niksar’daki STK  lar ayrı ayrı toplanarak tepkiler verdi ve son olarak Niksar’daki STK lar Kent Konseyi tarafından toplanarak yapılacak çalışmalar hakkında herkes düşüncelerini ortaya koydu.

Yapılacak çalışmalarda STK  ların tavırları çok önemli, STK lar elde ettikleri bilgileri kendi üyeleri ile paylaşacak, üyelerde doğru bilgiler ışığında harekete geçecektir.

Niksar halkı olarak yanlışa DUR! diyecek yapıda halkız, doğru yapılacak olan hizmette her zaman çalışmayı alkışlarız, yanlışta ise Allah’tan başka hiçbir güç Niksar halkının tepkisini durduramaz, yani Niksar halkı doğru zamanda doğru yerde durmasını bilen bilinçli insanlardır.

Niksar ve bölge halkına yakın zamanda pek rahatlık verilmeyeceğini görüyoruz.

Aslında işin detayına bakınca bu bölgede çok rahat yaşamak da mümkün değildir, çünkü dünyada var olan Küresel Isınma iklim değişikliklerini tetiklemekte bundan dolayı da sömürgeci devletler, Doğası, Suyu, Toprağı sağlıklı ülkeleri istila etmek için çok çeşitli bahaneler uydurarak ülke topraklarını elde etmeye çalışıyorlar.

Dünyadaki Küresel ısınmada en az etkilenmesi gereken Kelkit Vadisi, ne yazık ki etkilenmeye başladı, bunun nedeni vadiye yapılan çok sayıda HES’ler den  Doğal yapı etkilendi.

Niksar Akınca köyünde Lübnan Sediri ağaçları görünce hayranlık duymamak elde değil, lakin bu kıymetli bitkinin bölgede nasıl yaşadığını, bundan sonra ne yapılırsa bu bölgede Küresel ısınmadan etkilenmez? Diyerek araştıra yapılması gerekirken, ne yazık ki Bilim insanlarının bırakın araştırma yapmasını!, pek çok bilim insanı kısa vadede kişisel çıkarları için Doğanın katledilmesine göz yuman ÇED raporlarına imza atarak Türk milletini geleceğini karartacak imzalar atıyor, raporlar tutuyorlar.

Niksar halkı kendi geleceğin karartacak çalışmalara HAYIR derse, bunun karşılığında kurumlar yani devletin yetkilileri silindir gibi Niksar halkını ezecekmidir?, tabi ki hayır!.

Ülkemizin yer altındaki zenginlikleri de, yer üstü zenginlikleri de Türk milletinindir, her karış toprağındaki zenginlik ülkemizin bağımsızlığı bakımından çok kıymetlidir.

Altın ve Bakır ekonomik hizmetler için kıymetli madenlerdir, ancak insanlar altını kullanmadan hayatlarını topraktan elde ettikleri ürünler ile devam ettirebilirler, Altın bir ticari emtiadır, alınır, satılır, insanları zengin eder, ama, Toprağı üstündeki zenginlik ise Altından daha kıymetlidir, çünkü Toprağın üstünde yetişen her ürün Cenabı Allah’ın yarattığı bütün canlılara hayat vermektedir.

Altın deninle ilk akla gelen Karun Hazineleri gelir.

Karun Hazineleri kimin karnını doyurdu?, bundan sonra kimin karnını doyuracaktır?.

Doğanın katledilmesi, yani 1 kilo veya 1 ton veya daha fazla altın çıkartmak bir şirketi ihya edebilir, hatta onlarca şirketi ekonomik olarak ihya edebilir ama, o Altının çıktığı bölgedeki Toprak ve Su açlıktan ölecek olan yüz binlerce insanın açlıktan ölmemesini sağlar!.

Devletimizin yetkilileri veya siyasetçiler, bir veya birkaç şirketin zengin olması için, şayet binlerce insanı aç bırakacak bir çalışmaya “evet derse” bu devlete olan güvenimiz sarsılacaktır, ama halkın ve nesillerin geleceğini karartacak, Toprağı ve Suları zehirleyecek olan çalışmaya DUR! dediği zaman bölge halkının taktirini bir kez daha kazanarak, yer altındaki ve yer üstündeki bütün canlıların hayır duasını alacaktır.

Aslında Karun hazineleri ile bugünkü toprak yapımızı karşılaştırmak sanırım doğru olacaktır, Karun Hazineleri bir kişinindi veya 1 ailenindi, veya bir sülalenindi!, sonuç ne oldu?, Karun Hazinelerine sahip olanlar öldü gitti yaptıkları zulüm ve işkencelerle öbür dünyada Allah’ın huzurunda hesap verecekler.

Peki Karun Hazinelerini değil de, Toprak anayı değerli gören ve Toprak uğruna can verenler ne yaptı?, bu topraklar için can verdi, Allah’ın huzuruna gittiklerinde Melekler soracak, Allah için ne yaptın?, o kullar hiç tereddüt etmeden; “BİZ ALLAHIN YARATMIŞ OLDUĞU BÜTÜN CANLILAR İÇİN TOPRAKLARI KORUDUK, TOPRAĞI İŞLEDİK BÜTÜN CANLILARIN HİZMETİNE SUNDUK, ALLAH BÜTÜN CANLILARI KENDİSİNE HİZMET İÇİN YARATMI, BİZDE BÜTÜN CANLILARIN YAŞAMASI İÇİN TOPRAĞA VE SUYA SAHİP ÇIKTIK” diyecekler, Allah’ın huzuruna mutlu bir şekilde çıkmış olacaktır.

Cenabı Allah hiçbir insana; “sen dünyada Altın madenleri bularak, Altın toplayarak ne yaptın?” dendiğinde aç gözlü insancıklar ne diyecek?, sanırım şu sözden başka söyleyecek sözleri kalmayacak; “biz sizin yarattığınız bütün canlıların katledilmesi için, ölmesi için Toprak ve Suları katlettik, zehirledik, canlıların ve insanların ölmesini sağladık, sağladığımız Altınları yaşadığımız dünyaya bırakıp geldik” diyecekler!.

Cenabı Allah’ın huzuruna çıkarken bizler daha mutlu olacağız, çünkü; bütün canlıların yaşaması için hayatımızı riske attık, dövüldük, hakarete uğradık, sıkıntıya düştük, ama Allah’a olan insanlık görevimizi yapmaktan geri durmadık!

Toprak anaya sahip çıkmak gerekir.

Toprak anaya sahip çıkmayanlar, bu dünyada Karun hazinelerine yeniden sahip olsalar ne yazar ki?.

Karun Hazineleri için binlerce can alındı, ama hazineler bugün başkalarının elinde oyuncak gibi oynanıyor.

Karun Hazineleri hiçbir canlının karnını doyuramadı, ama Toprak ve Su bütün canlıların yaşaması için yeni ürünlerle canlılara hayat verdi vermeye de devam edecek.

Sonuç olarak, Altın ve Bakır maden olarak kıymetlidir ama Toprak Ananın Su ile hayat verdiği hiçbir canlı kadar kıymetli değildir.

Peygamber Efendimiz  (SAV)ne demiş; KOMŞUSU AÇKEN, TOK YATAN BENDEN DEĞİLDİR”.

O zaman Allah’a (cc) inanıyorsak, Hazreti Muhammed’in (sav) ümmeti isek, bütün canlıların hayat kaynakları olan TOPRAK ve SU  yok olmasını MÜSLÜMANIM diyen hiç kimse sağlayamaz.

Günün Sözü; KOMŞUSU AÇKEN, TOK YATAN BİZDEN DEĞİLDİR. Hz. Muhammed Mustafa (sav)

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.