Cemalettin Bilgin

DOST ZOR GÜNDE BELLİ OLUR!.

Dost olmak, arkadaş olmak çok önemli.

Arkadaş her zaman bulmak mümkün, selam verdiğin insanla biraz sohbet ederseniz arkadaş olursunuz, Dost olmak ve ömür boyu dostluğu korumak insanlık gerektirir, adam olmayı gösterir.

İnsanlar arasında Dostluklar olur, ülkeler arasında da olur.

Ülkemizin en önemli Dost Ülkesi Pakistan’dır, hiçbir zaman, hiçbir dönemde ülkemize ve milletimize Pakistan halkı ve yöneticileri sırt çevirmemişlerdir, Afganistan’ı unutmuyoruz, Azarbaycan’ı unutmuyoruz, sonrasını saymakla bitmez, ne zaman satacakları, ne zaman sırtından vuracakları belli olmaz.

Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz aslında bütün dünya milletlerine ve devletlerine Dost bir ülkedir, Osmanlı İmparatorluğu döneminde de böyle olmuştur, ama Osmanlı İmparatorluğu hangi devlete ve millete Dostluk yaptı ise, ondan kahpelik görmüştür, yukarıda saydığım ülkeler hariç.

Peki insanlar ararsındaki Dostluklar çok fazla olur mu?, sanmıyoruz.

Dostluk; iyi günde ve kötü günde, her zaman ve her yerde, kıtlık zamanında bir dilim ekmeğini paylaşan, bir bardak Suyun yarısını sana verme büyüklüğünde olan, cesaretinde olan, eli açık, gönlü güzel insandır.

Hani deriz ya; iyi ve kötü günde, her zaman ve her yerde, Karada, Denizde, Havada sana katkı yapan, seninle güzel zamanlar paylaşan, derdinler dertleşen insandır Dost.

Günümüzde daha çok “iyi gün dostları” çoğunlukta!, iyi günde yediğin içtiğin her zaman beraber gibi olan insan, kötü günde veya başın biraz sıkıştığında senden uzak kalıyorsa o asla dost değildir, günümüzde dost insan sayısı da azdır.

Dedik ya; İnsanların dostluğu gibi devletlerin de dostluğu vardır, ülkeler arasındaki dostluğun en güzel yansıması, dünyayı yakıp kavuran KORONA 19 Virüsünün yaşandığı şu günlerde, Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz ve Devlet Başkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın dünya insanlığına  ve devletlerine olan Dostluk elini uzatması ile zirveye çıkmıştır.

Bizler Türk ve Müslüman Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ile dünya insanlığının en sıkıntılı günderinde dünya insanlığına ekmeğimizin yarısını vererek onların hayata tutunmalarına destek veriyoruz.

İnsanlar nefes almakta zorlanıp acılar içinde kıvrandığı bir dönemde, devletimiz elindeki imkanları zorlayarak insanlığa elini uzatarak, acılı günlerde çile çektiği günlerde onlara her türlü yaşam malzemesi gönderiyoruz, işte DOST denen ülke Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Devlet Başkanıdır.

Devlet adamı olmak kolay değil.

Ülkemizde hiçbir sağlık gereçlerinin sıkıntısı olmamasına rağmen, maske de dahil, bazı insanlar kendi devletine ve yöneticilerine kötü sözler sarf  ederken, yabancı ülkeler hem ülkemize ve hem de devlet başkanımıza teşekkürlerini iletmek için özel basın toplantıları yapıyor, keşke içimizdeki art niyetli insanlarda  bugünleri “dostluk günü” olarak görseler de millet olarak tek yürek, tek vücut olduğumuzu dünyaya bir kez daha göstersek.

Dostluk ülkeler için önemli ama, insanlar için daha önemli.

Dost olmak ve dost kalmak insanlar için hayati önem taşıyor.

Bugün ülkemiz yurt dışında olan 25 bin insanımızı yurdumuza devlet imkanları ile getirdi, Ramazan Bayramına kadar yine 25 bin insanımızın talebini karşılamak için çalışmalar devam ediyor, çok sayıdaki ülkelerde bulunan, Turist, öğrenci, İşçi veya iş adamının talebini karşılıyor, devletimizin bu önemli çalışması karşısında diğer ülkeler, kendi vatandaşlarını sınırlarına sokmuyor.

Ülkemiz dünyanın en güçlü ülkesidir, sağa sola yalpa yapmaya gerek yok.

Ülkemizde 5 milyon mülteci vardır, bunlar kamplarda veya evlerde yaşamaktadır, aynı zamanda Suriye sınırında, Irak sınırında kapılar insani gerekçelerle zaten açık idi, AB ülkelerinin göçmenler konusunda yaşattığı sıkıntılar devam ederken bu KORONA 19 denen Virüs ortaya çıktı, bazı işler çözüleceği sırada yaşanan virüs sıkıntısına rağmen ülkemizdeki vaka sayısı çok şükür başka ülkelerdeki gibi çok fazla değildir.

Ülkemiz çok güçlüdür, hem 83 milyon insanımıza hizmet veriyor, hem 5 milyon göçmene sahip çıkıyor, hem dünya  milletlerine sağlık malzemeleri gönderiyor ve halen sınırlarımız dışında ve içinde terör belası ile amansız mücadele yapıyor.

Ülkemizde 40 yıldır terör belasının ülkemize ve devletimize ne sıkıntılar yarattığını biliyoruz, devletimiz terörle mücadele derken bazı insancıklar, beyinsizler terör örgütünü “meşru kılmaya” çalışırken, bugün dünya insanlığını yakıp kavuran virüsle milletimiz mücadele yaparken kahpe terör örgütleri halen güvenlik kuvvetlerimize kahpe tuzaklar kurmaya devam ederken, ülkemizdeki terör “örgütü sevici” insancıklar, yaşanan süreçte suskun kalıyorlar!. Siz zaten insan değilsiniz, insan görünümünde hainsiniz, kahpesiniz, kan emici vampirsiniz.

Bakınız Kıbrıs Türk Cumhuriyetinden hiç bahsetmedim, bahsetmeye gerekte yok, o topraklar bizim içindeki satılmışlar hariç!, tabi ki orada sağlam, vatan millet aşkı için çalışanlar var tabi ki, Kıbrıs’ı sağlıklı ele alıp, sağlıklı hale getirmek gerekir, buda da siyaset yok, vatan sevdalıları  ile vatan hainleri arasında tercih var.

Kıbrıs içimizi sızlatan derin yaralar açılan bir toprağımız, ne yazık ki ülkemizde hain sayısı az, Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde fazla!, ne yapalım Beş parmak dağlarındaki tankın nasıl ve ne şekilde Dağlara çıktığını halen insanların hafızası almazken, hainlerin vatan toprağımızda sayısının fazlalığı bizleri üzüyor.

Bugün sosyal medyada gezinirken karşıma Kıbrıs’ta yürüyüş yapan bir avuç ahlaksızın taşıdığı pankartı gördüm, çok utanç verisi bir pankart taşıyorlar; “cenabet gezerim Suyunla yıkanmam, sidiğimi içerim Suyunu içmem” diyen pankartı taşımak asla insanlıkla alakası olmayan insan görünümünde olan şeytanların taşıyacağı bir sözdür.

Kıbrıs denince içimde bir hüzün kaplıyor.

Dün değerli bir komutanımız Kıbrıs Şehidimiz rahmetli Hava Pilot Cengiz Topal’in ölüm yıldönümünü hatırlatmış, güzel bir paylaşım yapmış, paylaşıma şunu not  düştüm; Allah rahmet eylesin, Mekanı Cennet olsun, lakin bu şehitlerimize saygısızlık yapılıyor, Cengiz Topel’i işkencelerle katledenlere KATİAM EMRİNİ VEREN RUM PAŞKİPOS MAKARYOSUN ROLYEFİ HEYKELİ HALENİSTANBUL BEYLİK DÜZÜ PARKINDA DURUYOR, AYYIP DEĞİLMİ?” dedim.

Şehitlerimiz anmak, onların ruhlarına dua okumak, onları hayır ile yad etmek çok kıymetli ama, onların ruhlarının incinmemesi için İstanbul beylik Düzü Parkındaki MAKARYOS HEYKELİ VEYA ROLYEFİ KALDIRILMALIDIR!. Sözde Kıbrıs davasını savunanlara ve sosyal Demokrat geçinenlere duyurulur!.

Neymiş peki; DOST OLMAK, DOSLUK KURMAK öyle kolay değilmiş!. Kimin Dost, kimin düşman olduğunu zor günlerde anlamak mümkündür.

Günün Sözü; DOSTÇA KALIN, HOŞÇA KALIN, İNSANCA KALIN.

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.