Bir konu başlığı hakkında yazı yazmayı düşündüm.
Hukukçu değilim ama sürekli hukuk savaşı verir haldeyim.
Çok şeyler yazmak mümkün ama, kendimde o gücü göremiyorum.
Hukuk yanlışlarını yazmak için, hukukçumu olmak gerekir?, bilmiyorum, ama hukukta sıkıntılar vardır!, dersem hata yapmadan sonuca gitmiş oluruz.
Kişisel bir şeyler yazmak istemem, yaşanan olayların detayına da girmek istemem, olur ya yanlış bir cümle kurar isem karşıma hukuki süreçlerin çıkacağını düşünüyorum, çünkü hoş görü şartları her geçen gün kayboluyor!.
Hukukta yeni düzenlemelerin yapılacağı ifade ediliyor, inşallah yeni kanunlar, insanları baskı altına alacak şekilde değil, hoş görü ve insan onuruna yakışacak şekilde yeni kanunlar çıkartılır.
Yeni hukuki düzenlemeler nedir?, bunu hukukçu arkadaşlarımıza sorsak da sanırım net cevap vermeyecek, çünkü bu işleri netleşmeden kimse bir şey söyleyemiyor.
Kanunları hazırlayan hukukçularda olsa, belki tasarı şeklinde olanlar hakkında kısa bilgiler verebilirler ama net bir şey söylemeleri mümkün olmadığını düşünüyorum. Çünkü; kanunlar hazırlanır TBMM de alt komisyonlara gönderilir, burada belli tartışmalar ve şekillenme olduktan sonra TBMM de genel kurula gelir orada siyasi partiler çıkması düşünülen teklifler tartışılır, olumlu veya olumsuz her ne ise, kanunlar TBMM de çoğunluğun kararı ile ya kabul edilir veya red edilir.
Bak yaptığım şu işe “Hukukçu değiliz” dedim, kanunların nasıl çıktığını anlatmaya çalışıyorum.
Bir hukukçu dostumla uzun zaman önce sohbet ederken, bir kanun hakkında soru sormuştum bana verilen cevap; “Cemalettin kardeşim biz işin içindeyiz, çoğu zaman altından kalkamıyoruz, o kadar çok değişiklikler oluyor ki hangisini takip edeceğimizi şaşırıyoruz” demişti.
Çıkan kanunlar herkesi bağlıyor, hele birde Resmi Gazetede yayınlandı ise, işte o zaman herkesi bağlayıcı özelliğe sahip oluyor yani; efendim ben bu düzenlemenin veya kanunun çıktığından haberim yok, o nedenle itiraz edemedim” deseniz de kanunun verdiği ceza varsa bizi bağlıyor, kaybettiğimiz bir hak var ise de o hakkı geri kazanmamız mümkün olmuyor.
Peki çıkan kanunları hukukçular bile tam olarak takip edemez ise, bir vatandaş olarak bizler nasıl takip edeceğiz?.
Sanırım işin püf noktası bu ve Hukukta kazanmak isteniyorsa, Hukukun tam içinde olan Avukat arkadaşlar bıranşlaşmaları halinde çıkan kanunları takip ederek başarılı olmaları mümkündür!.
Bak yine işin içine dalmaya başlıyoruz, en güzeli kenarda dolaşmaktır.
Ülkemizde hukukun içindeki insanların bile yorulduğu bir düzenleme veya sistemde bizim gibi cahil insanların işlerin altından kalkması mümkün değil!.
Son günlerde tartışılan ve çıkması muhtemel olan “Hayvan Hakları Kanunu” var, nasıl bir kanun çıkacağını, kanun çıktıktan sonra hangi garibanların, hangi insanların canı yakılacak?, veya yanacak? Bilmiyorum, lakin siyasetçiler ve bazı STK lar konu hakkında ısrarla duruyorlar, sanki çıkacak olan kanunlarla Hayvan Hakları korunacak hiçbir hayvan ölmeyecek!
Çıkması istenilen Hayvan Hakları kanunu ne getirecek?, içinde neler var? bunu çıkınca göreceğiz, benim temennim inşallah böyle bir kanun hiç çıkmaz, var olan kanunlar zaten insanların alabileceği cezalar için yeterli olduğunu düşünüyorum, her şeyden önce yaşadığımız süreçte Sosyal medyaya düşen bir Hayvan hakkı ihlali sonunda insanların ceza aldığını ve hatta Ceza evine atıldığını görüyoruz.
Hukukçularımızın bir toplantısına katılmıştım, o toplantıda çok kıymetli konuşmalar yapıldı, bir vatandaş ve gazeteci olarak sorulan soruları ve yapılan konuşmaları dinleyince çok faydalandığımı ifade ederken, orada yapılan konuşmada şu çarpıcı sözler beynime nakış gibi işlendi.
Soru şu; “ölen ve yaralanan hayvanlar konusunda cezai durumlar ne olmalı, ne yapılmalı?” dendi.
Verilen cevap çok anlamlı ve çarpıcı; Hukuk içinde yargıçlarımıza çok önemli görevler düşmektedir, özellikle dava açan Cumhuriyet Savcılarımız açacakları veya alacakları kararlarda çok cesur olmak zorundadır, yaşanan bir olayı hepimiz biliyoruz, bir iş makinası operatörü yol düzenlemesi yaparken çalılıkların arasında olan köpek yavrusunun ayağının üzerinden geçmiş ve hayvanın ayakları kopmuş, bu durum sosyal medyada ortaya çıkınca iş makinası operatörü ilk önce ifadesi alınıp serbest kalmış, sonra Sosyal medyadaki yoğun haberlerin olmasından sonra, iş makinası operatörü Savcılık tarafından tekrar göz altına alınıp mahkemeye sevk ediliyor ve mahkeme iş makinası operatörünü tutukluyor, arkadaşlar bu yaşanan olay hukukun üstünlüğünü zedelemiştir, Savcılarımız ve Hakimlerimiz Sosyal medyada çıkan haberlerle asla hareket etmemeli, biz hukukçular, gazete haberleri ve sosyal medyada çıkan haberlere göre ceza verir veya vermez isek, o zaman bu ülkede hukukun üstünlüğünden bahsetmek mümkün değildir, özellikle ifade ediyorum, Cumhuriyet Savcılarımız çok cesur olmalı, eldeki verilere göre gerçek adaletin sağlanmasına en büyük katkıyı yapmalıdır ve sonrada Hakimlerimizde cesur ve cesaretli olmalı, gerçekten hukukun üstünlüğünün sağlanmasına özen göstermeliyiz, bu sözlerim hepimiz için geçerlidir, Hukukta duygusallık olmaz, hele ön yargılı asla olmamak gerekir” demişti!.
Evet; ülkemizde yaşanan onlarca hatalı kararlardan bir tanesi ele alınıp çok önemli ve hayati önem taşıyan cevaplar verilmiş oldu.
Peki; şimdi çıkması düşünülen Hayvan Hakları Ceza kanunu neye göre ve nasıl çıkacak?.
Sözde Hayvan haklarını savunanların seslerinin çok çıkması sonucu çıkacak kanunlar, aynen insanlara, öğretmenin öğrencilere dokunması sonrasında “TACİZ” suçlaması gibimi çıkacak?, yoksa nasıl bir düzenleme yapılacak ki? Hayvan Hakları korunsun?.
Hemen soruyorum; Hayvan hakları denince hep evcil haklarımı gelecek ve cezalar, sokakta, caddede, bağda ve bahçede yaşayan Hayvanların dövülmemesi, ezilmemesi, horlanmaması için mi çıkacak?, yoksa Doğada yaşayan her canlı için mi çıkacak?
İkinci soruyu soruyorum; Hes’ler yapılırken, Yollar yapılırken Doğanın yapısı bozuluyor ve yolların, yapıların, yerleşim alanlarının geçtiği, yapıldığı yerlerde Doğadaki Canlı hayvanların barınakları yıkılıyor, yok oluyor, açlıklarını giderecek alanlar yıkılıyor, su içecekleri alanlar tahrip ediliyor, Doğadaki Hayvanların Hakları yıkılıp bozulunca Hayvan hakları ihlali olmayacakmı?
Son söz; bizler çocukluğumuzdan beri hayvanları severim vede halen beslemeye çalışırım, sokakta, caddede gördüğüm yaralı her hayvanın sağlığına kavuşması için ciddi paralar harcarım, Köpeğimde var, bir sokak Köpeği bir insana saldırdığında , ilgisiz mi kalayım ve insanlara zarar vermesine gözmü yumalım?.
Günün Sözü: HAYVAN HAKLARINI SABUNAN İNSANLAR, SİZLER İÇİN İNSANIN DEĞERİ YOKMUDUR?
YORUMLAR