Cemalettin Bilgin

BU ÜLKENİN DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKMAK!.

Kırıcı olmadan bu yazımı noktalayabilecekiyim?, yazalım görelim.

Yazılarımın çok okuyucumuz ve dostlarımız tarafından okunduğunu biliyor ve görüyoruz.

Bizler tarihe not düşüyoruz, var olan değerlere sahip çıkıyor, yanlışları kırmadan, dökmeden ortaya koyup yapılan hatalardan dönülmesini arzu ediyoruz.

Şu sosyal medya denen iletişim araçlarının varlığı iyimi?, kötümü?, bunu tam kestirmek kolay değil, ama bir gerçek var ki, ülkenin ve milletin bölünmesi için, halkı isyana teşvik edilmesi için kullanıldığında en güçlü silah olduğunu söylemek gerekir.

Bizlerin mesleği gazeteci olunca sosyal medyayı zorunlu olarak kullanıyoruz ve sosyal medyayı takip etmek zorundayız.

Sosyal medyadan çok şeyler paylaşıyoruz, yine orada da tarihe not düşüyoruz, bir gün sosyal medya ağımız birileri tarafından ele geçirildiğinde tabi ki yazılan bütün notlar tarihin derinliklerinde kaybolacak, ancak kendi gazetemizde yazdığımız notlar ebediyen saklanma imkanı olacaktır.

Sosyal medyadan çok şeyler paylaşıyoruz, hem bizler için, hem de bizlerle irtibatlı olanlar insanlarımızın gerçekleri anlamak, görmek, bu ülkeye ve millete faydalı olmak istiyoruz.

Geçen günlerde önemli bir paylaşım yaptım.

1964 yılında Kıbrıs’ta katledilen Şehit Hava Yüzbaşı Cengiz Topel anısına bir paylaşım yaptım bazı arkadaşlar yapılan paylaşımı anlamamak adına hiç hoş olmayan paylaşımlar yaparak yazılar yazdılar.

1964 yılında Rumların başı Başpiskopos Makaryosun emri ile Kıbrısta şehit olan şehit Yüzbaşı Cengiz Topel’i kısa olarak yaşadığı hayattan kısa bir kesit yazalım.

Trabzonlu Tütün eksperi Hakkı Topel ile Mebuse Topel’in oğlu Cengiz Topel  babasının görev yaptığı Kocaeli’nin İzmit ilçesinde 2 Eylül 1934’te dünyaya geldi.

Rumlar, 5 Ağustos 1964’te Erenköy ve Mansur bölgelerine denizden hücumbotları, karadan ise tanklarla takviyeli piyade birlikleriyle ani bir saldırıya geçerken, Türk kasabaları ve sahildeki Türk balıkçı teknelerine ateş açtı. Ada’daki Birleşmiş Milletler Gücünün bu katliama sessiz kalması üzerine Türkiye’den ilk yardım 7 Ağustos’ta 4 uçak ile yapıldı.

Rum kesiminin Kıbrıs’taki Türklere karşı işlediği suçlarda caydırıcı etki amacıyla Türk jetlerinin Kıbrıs üzerinde uyarı uçuşu yapmasına karar verilmesinin ardından Pilot Yüzbaşı Topel, 8 Ağustos 1964’te Eskişehir’den Kıbrıs’a, dörtlü kol komutanı olarak gönderildi.

Hücumbotlara yönelik ikinci hücum kolundaki dört jette, Yüzbaşı Cengiz Topel, Üsteğmen İzzet Öztarhan, Yüzbaşı Mehmet Konedralı ve Üsteğmen Ethem Sancar bulunuyordu ve komuta, Yüzbaşı Topel’deydi. Topel’in F100F jeti, ikinci dalışına hazırlanırken yerden isabet alarak düşürüldü.

YÜZBAŞI TOPEL, İŞKENCEYLE ÖLDÜRÜLDÜ

Paraşütle atlamak zorunda kalan Topel, Lefke, Gaziveren, Elye ve Çamlıköy Türk yerleşim birimleri arasında bulunan Peristeronori isimli Rum köyü yakınlarında bir asfalt yola indi ancak olay yerine gelen 3 Rum askerince esir alındı.

Esir düşen Topel’in başına gelenler insanlık dışı işkenceler sonucu öldürüldüğü, gözlerinin oyulduğu, kolları matkapla delindiği, vücudundaki kaburgaların kırıldığı  raporlarda yerini almıştır, uluslararası savaş hukukunun esirleri kapsayan maddelerine aykırı olarak yapılan işkenceler sonucu öldürüldüğü Birleşmiş Milletler kayıtlarında mevcuttur.

Rum kesimi ise Topel’in yaralı olarak yakalandığını ve hastanede tedavi altına alındıktan sonra öldüğünü savundu.

Aynı zamanda Kıbrıs’taki ilk Türk Hava Harp şehidi de olan Cengiz Topel’in naaşı, Türkiye’nin yoğun girişimleri sonucu 12 Ağustos 1964’te Rumlardan alındı.

Pilot Yüzbaşı Cengiz Topel’in naaşı, Kıbrıs, Adana, Ankara ve İstanbul’da yapılan törenlerin ardından 14 Ağustos 1964’te Edirnekapı’daki Sakızağacı Hava Şehitliği’nde toprağa verildi.

Bu kısa bilgi notunu yazdıktan sonra bizlerin paylaştığı not aynen şu şekildedir.

“1964 yılında Kıbrıs semalarında uçarken Rumlar tarafından uçak vuruldu, Paraşütle atlamayı başaran Yüzbaşı Cengiz Topel, Paraşütle Rumların bulunduğu bölgeye düştüğü için Rumlar tarafından esir alındı, Rumların lideri Paşpiskopos Makaryosun emri ile  yakalanan Yüzbaşı Topel’e Rumlar 4 gün işkence yaptılar, gözlerini oydular, vücudunu parçaladılar, kollarını matkaplarla deldiler ve Birleşmiş Milletlerin çabaları sonucu Şehit Pilotumuz ülkemize teslim edildi” dedik ve bu katliam emrini veren Makaryosun İstanbul Beylikdüzündeki parkta rolyefi (heykeli) bulunuyor, böyle bir çalışmayı halkımızın bilgisine sunduk, yaptığımız paylaşımlara gelen cevaplardan bir iki örnek;

Ahmet Ziya Lüleci O bir Kıbrıs anıtı,orda Rauf Denktaş ta var.Kıbrıs ın özgürlüğünü temsil ediyor.Selamlar

Cemalettin Bilgin; Ahmet Ziya Lüleci Kıbrıs’ın özgürlüğünde, Kıbrıs lı Türkleri katleden katil Makaryosun ne isi var?, katil Makaryos katliam yaptığı için 1974 BARIŞ HAREKATI yapılmıştır hainleri ve katilleri savunanlar yalnızca ülkemizde görüyoruz.

Mehmet Yeteroglu Yeteroglu;  Cemalettin Bilgin senin baskaninda sozde 38 tane askerimize bomba atan adamin elini sikmaya niye gidiyon diye sormazlarmi siz soramazsiniz cunku akepe sevicilersiniz siz

Murat; Mehmet Yeteroglu Yeteroglu abi onu ateşkes olarak görüyo abimiz.500 tane hatta 5000 tane askerimizide şehit etse.cumhurbaşkanımız elini tutunca herşey sulh olur

Veli Akbaş Nereye dikildi acaba onu bir öğrensek cemo iyi olur yoksa niksar ın girişinde olan bir şey var yoksa omu cok benziyor

Cemalettin Bilgin; Veli Akbaş Beylikdüzü parkına, parka gidersen Makaryos aynı zamanda papaz olduğu için karşısına geçersen “mavtizlenirsin”

 

Veli Akbaş; Cemalettin Bilgin bana bakma cemo benim bütün dinlere saygım var camiyede giderim kiliseyede bunu kimse buna karışamaz birileri kilisede mum yaktı ben hiç bir şey söylemedim sadece saygı duydum sen bir basın mensubusun araştırmadan yazman sana asla yakışmaz üzüldüm senin için bu yazmaların sana hiç bir şey getirmez zarar verir sadece sen bir esnafsın esnaf olarak kalmaya calış

Abdullah Şahin; Veli Akbaş abi beylikdüzünde ikamet eden biri olarak heykelide dikildiği yeride resim gönderebilirim. Acı ama gerçektende yaptılar

Okan Şöhretoğlu Makarios heykeli değil “Kıbrıs Anıtı”Heykeltıraş Azmi Sekban tarafından yapılan kompozisyonun ismi Kıbrıs Anıtı. Ekrem İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde yaptırılan anıt 19 Mayıs 2017 tarihinde açılışı yapılan Yaşam Vadisi Parkı’nda bulunuyor.
Önde Rauf Denktaş’ın heykelinin yer aldığı anıtta 19 Şubat 1959’da imzalanan Londra Antlaşmasını simgeleyen bir kısım da bulunuyor

Veli Akbaş; Okan Şöhretoğlu onu siz biliyorsunuz onlara güzelce anlatın okan bey bunlar anlamaz ben hala soruyorum niksarın girişindeki neyin nesi bunu acıklayan yok her halde niksar bir mezarlık oda mezarlığa giriş kapısı galiba cünkü bu mimari diyelim hep mezarlık girişlerinde yanlız cemo halen bu sorunu yanıtını bulamadı ama neyse niksarlı hemşerilerime ben söylemiş oldum bir mezarlık girişi bildiriyorum gerisini düşünmek lazım

Cemalettin Bilgin; Okan Şöhretoğlu evet masada oturanlar arasında Kıbrıs Türklerinin Katili papaz makaryos var, Rauf beyin yanında ne işi var? Rauf bey dahil Türkleri katleden ve katletmeye devam neden TÜRK düşmanı İstanbul beylikdüzü parkında

Şerafettin Hızarcı Cemalettin kardeşim,o tek başına bir heykel değil. Kıbrıs Anıtı. Orada Rauf Denktaş ta var. Lütfen,konuyu bir araştırır mısın?

 

Okan Şöhretoğlu; Cemalettin Bilgin yazarken doğrusunu yazarsan insanlar yanlış anlamaz senin yazdığını gören zannediyorki Makarios heykeli diye bir şey var bence olayın tamamını anlamak lazım ayrıca bu anıt yapılırken Denktaş ailesinin görüşleri alınarak yapılmış Makarios u öven yücelten birşey Yok

Cemalettin Bilgin; Okan Şöhretoğlu ayrıntı şudur o tarihte yapılan anlasma masasında Rauf bey yok, Türkleri temsilen Dr. Fazıl bey, Rumları temsilen katil papaz makaryos ve ingiliz yetkili, Rauf bey anlasma masasında olmadığı halde papazı meşrulaştırmak icin oturanlar arasına konmuştur, Türkleri katleden katili masumlastirmak yeni nesilleri aldatmak ancak yunan seviciliğin çarpıcı örneğidir

 

Okan Şöhretoğlu; Cemalettin Bilgin biz Makarios savunucusu değiliz sadece olayı çarpıtarak yazdıklarına cevap veriyoruz olayların doğrusunu yazarsan insanlar yanlış anlamaz bu ülkenin provakasyona ihtiyacı yok Yunan sevende yok

 

Cemalettin Bilgin; Veli Akbaş kardeşim işi çirkinleştirmemek gerekir , yazdıkların çok çirkin, biz hainleri söylüyoruz sen bizlerin yapmadığı düşünmediği şeyleri “varmış gibi”yazıyorsun, sende vatan sevgisi var ise bir kez KIBRISLI TÜRKLERİN KATİLİ, KATİL MAKARYOSUN ROLYEFİNİN TÜRKİYE DE BİR PARKA KONMASININ YANLIŞ OLDUĞUNU SÖYLERSİN Türklerin katilini eleştirmeyen, o heykelin olmaması gerektiğini söylemen gerekirken beni suçlayıcı yazılar yazman sana yakışmıyor, aramızdaki fark işte burada, sizler katillerimizi savunuyorsunuz, bizler “yapılan hatadır düzeltilmeli”, diyoruz ŞEHİDİMİZ CENGİZ TOPEL’E saygılı olun, 1974 Barış harekatına kadar Kıbrısta katledilen soydaşlarımızın ruhlarına saygılı olmayı bilin, beni istediğin gibi eleştir hiç mesele değil ama, çirkinlikleri halen savunmanı anlamadım, devlet terbiyesi alan kişi biraz sağlıklı düşünür, TÜRKLERİ katleden ŞEHİT EDİLEN CENGİZ TOPEL KOMUTANIMA SAYGILI OLUN, bu değerleri yok sayıyorsanız, sözün bittiği yerdir, şehitlerine saygısı olmayan bizlere saygılı olması beklenmez!..ŞEHİT PİLOTUMUZ CENGİZ TOPELİN KATLEDİLMESİ EMRİNİ VEREN PAPAZ MAKARYOSDUR, BUNLARI BİLEREK CAHİLCE YORUM YAZMAN YAKIŞMIYOR, her kim TÜRKLERİN katillerini savunursa bu vatana ve millete kötülük yapar

 

Veli Akbaş; Cemalettin Bilgin cemo hiç bir şeyi cirkinleştirmedim sadece zihniyeti yazdım niye zoruna gitti doğru değimli

Veli Akbaş; Şerafettin Hızarcı hocam cemo algı yaratmak için yaratılmış istediği gibi yazsın gelip görmesi iyi olur tamam katil katili yerle bir etmeye calışanı niksarda taşlayan zihniyet aynı zihniyet bu zihniyet bunun için yaratılmış tır bunların her yaptığı doğrudur” diyen arkadaşlar var, bu yorumlar bir kısmı. yukarıdaki yorumları yapanlar bizlerin ne dediğini neden anlamamakta ısrar ediyorlar?, bilmiyorum.

şu sözü söylemek çok mu zor?; ilk Pilot Şehidimiz Cengiz Topel’i, Kıbrıs’ta katledilen  soydaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz, yaşanan süreçlerdeki vahşeti unutmamak ve vahşeti yapanlara saygı duymuyoruz, İstanbul Belikdüzü parkındaki Makaryos rölyefi kaldırılmalıdır, 1959 yılında imzalanan anlaşmaya uyulmayıp, 1964 yılında bir Yüzbaşımız katledilmiş, 1974 yılına kadarda yüzlerce Kıbrıslı soydaşımız Makaryosun yönetiminde ki Kıbrıs’ta katliam yapılmıştır, böyle bir zulmü asla kabul etmiyoruz” şeklinde düşüncelerini paylaşmış olsa idiler sanırım, devletimiz ve milletimiz için birlik ve beraberliğin en güzel örneğini sağlamış oluruz.

Ne yazık ki; katliam  hiç kınanmıyor, ama bizler ve devleti yönetenler insafsızca eleştiriliyor. Yazık oluyor!.

Günün Sözü: Başkalarının dünyası için, kendi Ahiretlerine yazık edenlere şaşıyorum.

 

 

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.