Dış politika bizim işimiz değil ama, işin içinde memleket meselesi olunca bizlerde duyarsız kalamıyoruz.
Irak, Suriye derken şimli Libya meselesi karşımızda, Kıbrıs meselesini asla unutmamak gerekir.
Memleketimizdeki başta Ana Muhalefet partisi olmak üzere Libya’da meydana gelen karmaşa karşısında TBMM de Türk askerimin Libya’ya asker gönderme teskeresi sonrasında “Libya’ya asker gönderilmesin BM davet edilsin” diyenler Suriye de neden BM var mı? Yok mu? Bilmiyor mu?.
BM Suriye de ne yapıyor?, başta ABD olmak üzere bir koalisyon gücü var, bu koalisyon gücü Suriye’deki zulmü, kadın ve çocukların katledilmesini durdurdumu?.
Artık TV izlemekten vazgeçeceğiz, koca koca adamlar ve bilim insanları bu adar inkarcılığı nasıl yaparlar?.
Allah’ını seven söylesin, Türkiye kendi kabuğuna çekilip durması gereken bir ülkemi olsun?.
Türkiye 45 yıldır terörle mücadele derken BM ve ABD terörün bitmesi için ülkemizde hangi adımları attı?.
Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan büyük devlet adamı, ülkemizin şamar oğlanı olmasını asla kabul etmiyor, bir dünya ülkesi olarak masum ve mazlum milletlere sahip çıkmak için yoğun gayret sarf ediyor ve şu önemli sözü defalarca ifade etti; “DÜNYA 5 DEN BÜYÜKTÜR” dedi.
Dünya 5 den Büyük tabi ki ama ne yazık ki BM de söz sahibi 5 ülke
Bu ülkede pek çok bilim insanı kendisini Atatürkçü diye anlatır ama halen “YURTTA SULH, CİHANDA SULH” un ne anlama geldiğini, bu değerli sözün nasıl hayat bulacağını bilemiyorsa yazıklar olsun.
Libya’yı kim işgal etmişti?, Libya’yı kim kan gölüne çevirmişti?, bu soruların cevabını bilmeyen ana muhalefet partisi yetkilileri bu ülkenin gerçeklerini de bilemezler.
Dünyada BM kuruluşuna ihtiyaç varmıdır?
Tabi ki dünyadaki zulümleri, katliamlara DUR!, diyecek güçlü bir kuruluşa ihtiyaç vardır lakin, bu kuruluş gerçek anlamda insanlığa hizmet etmelidir.
Dünyada ABD-İsrail-Rusya-Çin ve bazı AB ülkelerinin katliamları karşısında suskun olan veya yeşillik olsun diye “kınama” mesajları yayınlayan bir BM teşkilatı değil, gerçek anlamda KATLİAMLARI durduracak bir güçlü kuruluşa ihtiyaç vardır.
Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan; “Dünya 5 den büyüktür” sözünü söylerken BM teşkilatını tanımadığı için değil, BM teşkilatının işler hale gelmesini, katliamları durduracak bir yapıya bürünmesini istediği için dünya devletlerine ve milletlerine mesaj vermektedir.
TBMM Ordumuza Libya seferi emrini vermesi çok doğrudur, bizlerin bu düşüncesini eleştirenler, yazdığımız yazılara yorum yazanlar var, sözlü olarak eleştirenler var, her insanın eleştirisine açığız ama, bu ülkenin ve milletin menfaatlerini ne olur sırf siyasi körlük uğruna boşa gitmesi mücadelesi verilmesin.
CHP genel başkanı sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bir kaç ay önce konuşması içinde iktidarı eleştirirken şunları söyledi; “Akdeniz’de her ülke var, Türkiye yok, nerede Türkiye?, neden yok?, dünyadaki bütün ülkeler Akdeniz’de varken bizim ülkemiz neden yok,?” diyerek eleştirmişti, şimdi Türkiye Cumhuriyeti Devleti hem Akdeniz de Denizlerde, hem de Karada Ay Yıldızlı şanlı bayrağımızı dalgalandırıyor, peki böyle olunca sayın Kılıçdaroğlu şimdi ne diyor?; “Libya’da Türk Askerinin ne işi var?” diyerek yeni bir çelişkisini ortaya koymuş oldu.
Libya’nın meşru hükümeti Türk Devletini davet ediyor, Devletimiz Türk Ordusundan bir grup askerimizi Libya’ya Barış ve Huzurun sağlanması için gönderiyor, başka devletler yanı sayın Klıçdaoğlu’nun ifade ettiği gibi; Türkiye dışında pek çok ülke Libya’ya davet edilmeden gidiyor, onlar Müslüman insanların katledilmesine göz yumuyor hal böyle olduğu halde ne yazık ki bazı CHP liler “askerin Libya’da ne işi var diyerek eleştiriyor ülkemizin birlik ve beraberliğine sıkıntı yaratıyor.
Bugün Türk Ordusunun mensupları dünyada 13 ülkede görev yapıyor, Türk askeri gittiği her yere huzur ve barış sağlamak için yoğun bir gayret içinde iken, başka ülkeler gittikleri ülkelerde Kan ve Göz yaşlarının akmasına gayret ediyorlar.
İşte Suriye; Suriye de olmayan ülkemi var?.
Başta ABD ve Rusya var, peki kan ve katliamlar duruyor mu?, her gün daha fazla artarak devam ediyor.
Suriye’de BM gücünü oluşturan ülkeler varmı?, var. Peki BM gücünü oluşturan ülkeler Suriye de varken halen çocuk katliamları devam ediyorsa sayın Kılıdaroğlu’nun; “Türkiye Libya’ya BM gücünü davet etmeli, Türk askeri Libya’ya gitmemeli” demesinin bir anlamı kalıyor mu?.
Siyaseten bazı insanlar AK Parti düşüncesini savunmaya bilir ama, Türk Devletinin ve Milletinin menfaatleri karşısında AK parti hükümetinin yaptığı hizmetleri taktir etmeli, taktir etmez ise de hiç değilse dünya milletleri karşısında suskun kalmayı bilmelidir.
Dünya yüz ölçüm olarak büyük gözükse de, aslında bir odanın içi kadar küçük olduğunu bilmek gerekiyor, bugünkü teknolojik imkanlarla dünyanın diğer ucundaki her olayı, her yaşanan süreci insanlar yanında gibi görüyor ve izliyor.
AK Parti Hükümetinin Libya konusunda yapmış olduğu çalışmaları Türk halkı taktir ediyor ve destekliyor.
Her sabah dünya yeniden şekillenirken, her akşam sabaha kadar farklı senaryoların yazıldığı, sabah oyuncuların sahneye çıktığı günümüzde artık çok güçlü olmak zorunluluğu vardır.
Günümüzde devlet adamlarımız asla şunu dememelidir; Irak’ta ne işimiz var?, Suriye’de ne işimiz var, Libya’da ne işimiz var?, derse bundan sonra şu sözlere inanarak konuşmaya başlarsınız?, “Anadolu da ne işimiz vardı?”.
Öyle ya; bugün Libya’da, Suriye’de, ne işimiz var?, diyenler, bir gün; Irak ve İran sınırlarındaki terör yuvalarında ne işimiz var, terör yuvaları Irak ve İran sınırlarında topraklarında, Uçaklarımız neden o bölgeye giderek masraf yapıyor?, Türk askerin Irak, İran, Suriye sınırlarında ne işi var, o ülkelerle DİPLOMATİK ilişkiler kuralım, Diplomasi ülkeler arasındaki terör belasını halleder” dersiniz!.
TV lerin çoğu Devletin tellerine dinamit koyuyor ve bazen de atıyor!, gün birlik günü iken siyasi körlük uğruna TV lerde güya demokratik analiz uğruna ülkemizin Milli Birliğine zararlar veriliyor.
Yazık oluyor bu ülkeye, yazık oluyor Devletimizin vermiş olduğu bağımsızlık mücadelesine.
Günün Sözü: YAZIK ETMEYİN BU ÜLKENİN HÜR VE BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNE.
YORUMLAR