BEKÇİLER

Ülkemizde ne zaman huzuru ve asayiş sağlanmaya başlandığında, bir yerlerde çıngıraklı sesler gelmeye başlıyor.

Geçen hafta TBMM de çeşitli kanun teklifleri görüşüldü, pek çok kanun teklifi ve yasalaşan önemli kanunlar içinde Bekçilerimizi ilgilendiren yasalarda kabul edildi.

Bekçi; şehrin teminatı, şehirleri, caddeleri, mahalleleri tanıyan önemli güvenlik kuvvetlerimizdendir.

Bekçilere ait kanun teklifi TBMM ne geleceği duyurulduğunda TBMM de grubu bulunan veya Meclisi dışında belli kesimlerden çatlak sesler gelmeye başladı.

Bekçiler şehirlerin teminatlarıdır. Polislerimiz bu ülkenin huzur ve asayişini sağlayan önemli kurum yetkilileridir.  Jandarmamız bu ülken kırsal bölgelerinin, aynı zamanda şehirlerin huzuru ve sükunet içinde yaşamalarını sağlayan önemli devlet gücüdür, Jandarma denince son günlerde belki fazla ses çıkmadı ama, Uzman Çavuşlarımız bulundukları teşkilatın bel kemikleridir.

Türk Silahlı Kuvvetlerimizde Uzman Çavuşların varlığı, silahlı kuvvetlerimizin Profesyonel Ordu olma noktasında önemli rol oynadığını düşünüyoruz.

Bekçilerimize ait yeni düzenlemeler yapılırken bazı siyasi partilerden neden “hayır bu yasaları çıkartamazsınız” diyerek  fazla sesler çıkmaya başladı?.

Bekçilerimiz bu vatanın çocukları değimli?.

Bu ülkede Polis alımları yapılmaktadır, Polis alımları yapılırken de bazı kesimlerden çatlak sesler gelmektedir, özellikle Polis Özel Harekat alımlarında itirazlar çok oluyor!, neden?.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti kendi güvenliğini sağlamak için her kurum kurar, kurulan kurumda da çalışacak personeli devletin ilgili kurumları alımları yapar ve hizmetler yapılmaya başlar.

Devletimiz ülkenin güvenliği için Bekçi alımlarının önemli olduğunu düşünmüş ve ona göre düzenlemeler yapılmıştır.

Yukarıda ifade ettiğimiz gibi Bekçi alımlarında sonrasında Bekçilerin görev ve görevde bulundukları sırada nasıl davranmaları gerektiğini, milletin huzur ve mutluluğu için nasıl bir çalışma içinde olacakları kanunlar çerçevesinde ortaya konmuş, görev yapan Bekçi kardeşlerimizin görevleri sırasında karşılaştıkları sıkıntıların olmaması için yeniden kanuni düzenlemelere gidilmiştir. Yapılan düzenlemelere neden çok sesli koro gibi itirazlar yapıldı?.

Bekçilere kimlik sorma, Üst arama ve Silah kullanma yetkisi verildi.

Bekçiler göreve başladığından beri HIRSIZLIK, GASP ve YAĞMA suçları azaldı. Yakaladıklarını tekme tokat Eşek sudan gelinceye kadar dövüyorlar, acımıyorlar, ellerine sağlık!.

Görevli insanlara güvenmek zorundayız.

Bizler yaşadığımız şehirlerde huzurlu ve mutlu yaşamak istiyor isek, devletin görev verdiği insanlara güvenmeliyiz.

Devlet hem insanlara sorululuk verecek, sorumluluk verdiği insanlara yetki vermeyecek!. Böyle asayişin sağlanması mümkün mü?.

Polis yetki ve selahiyat kanunları çıktığında da, Polisin silah kullanma yetkileri genişletilmeye başlandığında da bu ülkede bazı kesimler çatlak sesler çıkartıyordu.

Bu ülkede terörün bitmesi isteniyorsa, Güvenlik kuvvetlerimize güvenmeliyiz, onları tam yetkilerle donatmalıyız aksi taktirde bu ülkede ve şehirlere asayişin sağlanması, olayların durması mümkün değildir.

Bu ülkenin huzurunun sağlanması için kurumlar içinde çalışan insanlar arasında ayrım yapmamak gerekir, ayrım yapanlar bölücülere katkı  sağlarlar bu ülkenin huzurunu kaçırmak isteyenler kaostan faydalanmaya devam ederler.

Bazı insanlar ülkemizdeki terörün bitmesi için bugün halen suçlayıcı dil kullananlar var; “efendim AK Parti 18 yıldır iktidarda neden terör bitmiyor?, neden olaylar son bulmuyor?, neden 1 aylık askerlerimiz terörle mücadeleye gönderiliyor?, şekilde çok sayıda saçma sapan sorular sorulmaktadır, bu soruları soranlar ne yazık ki Bekçilere kanunlar çerçevesinde verilen yetkilere itiraz eden kesimlerdir!.

Emniyet Teşkilatında  Polis ve Bekçi ayrımı yapılmamalıdır, her ki görevli insanda insanlarımızın huzurunu sağlamak için görev üstlenmişlerdir.

Silahlı Kuvvetlerimizde Subay, Astsubay ile Uzman Çavuş ayrımı yapılmamalıdır.

Her kurumda nasıl ki, amir, memur farkı vardır, tabi ki ast üst çalışanlar vardır, Uzman Çavuşlarımız tabi ki  Subay konumunda değildir ama görev sırasında bir birinden ayrılmaz parçalardır, yani et ve Tırnak misali.

Bizler Bekçi kardeşlerimize verilen yetkilerin doğru olduğuna inanan insanlarız, Bekçi kardeşlerimizin sağlıklı görev yapmaları için verilen yetkilerin hakkı ile kullanılacağından asla şüphemiz yoktur.

Bu ülkenin sağlıklı, huzurlu büyümesini istemeyenler her zaman vardı mesela;

Molotof atar barış istersin.
-Pusu kurar barış istersin.
-Taş atar barış istersin.
-Provokasyon yapar barış istersin.
-Dağa çıkar barış istersin.
-20 çocuk yapar ekmek istersin.
-Hırsızlık yapar özgürlük istersin.
-Töre diyerek katliam yapar anlayış istersin.
-Elektriği kaçak kullanır devlet bize baksın istersin.
-Yapılan tesisleri bombalar iş istersin.
-Feodal yaşar demokrasi istersin.
-Öğretmeni öldürür eğitim istersin.
-Doktoru darp eder sağlık istersin.
-Mühendisi linç eder yol istersin.
-Açılan kurslara gitmez anadilde eğitim istersin.!
-Türk Bayrağını indirip, ATATÜRK Büstlerini yakarsın, sonra hoşgörü istersin.
Sıkıntın varsa gel savaşalım!” deriz,” Aaa pis faşist” dersin!
Arkamızı döndüğümüzde pusu kurar, 20 yaşındaki Mehmetçiği Şehit edersin.!
Şayet bunları söylemek devleti ve milleti düşünmek ise, biz devletçiyiz, biz Milliyetçiyiz.

Yaz siz necisiniz?.

Günün Sözü: BEKÇİLER TÜRK MİLLETİNİN TEMİNATIDIR.